Yaşayan insan hazineleri…

MURAT ARKAN

Keşan’da uzun yıllardır ayakkabı tamirciliği yapan Şerfi Begün ve Muhsin Acar, kaybolmakta olan ayakkabı tamirciliği mesleğini anlattılar. Mesleğin zorluklarına dikkat çeken Begün ve Acar, çırak sıkıntısı çektiklerini de kaydettiler.

BEGÜN: AYAKKABI TAMİRCİLİĞİ KAYBOLUYOR

Eski Yağ Pazarında 58 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan, bu meslekle 2 çocuk büyüttüğünü ve evlendirdiğini, bu işten emekli olduğunu söyleyen Şerif Begün,Askerde de dahil olmak üzere bu mesleği yaptım. Bu mesleğe bir ayakkabı tamircisinde 16’ncı çırak olarak işe başladım. Yıllar beni buraya kadar getirdi. Kendi dükkânımda mutluyum. Meslekte sıkıntı olarak gördüğüm bizlerden sonra bu mesleği yapacak insan olmayacak. Lastik ve ilaç kokuları yüzünden dahi zamanla mesleği bırakanlar oldu.” dedi.

ACAR: MESLEĞİMİ ÇOK SEVİYORUM

Paşayiğit Caddesi’nde 40 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan, bu meslekle 4 çocuk büyüttüğünü ve evlendirdiğini, bu işten emekli olduğunu söyleyen Muhsin Acar “Bu cadde benim için çok özel bir yeri var. Hayatımın büyük bir kısmını bu caddede ayakkabı tamirciliği yaparak evimi geçindirdim. Mesleğimi çok seviyorum. Mesleğimizin en büyük sıkıntılarında birisi yaptığımız mesleğin yaz kış dışarıda olması bizi çok etkiliyor. Bizler yaş kış ekmek teknelerimizi halkımıza hizmet vermek için açıyoruz. Mesleğimiz son zamanını yaşıyor, bizlerden sonra bu mesleği yapacak kişi yok.” dedi.


BEGÜN: SAHİBİ, 2 YIL SONRA AYAKKABISINI ALMAK İÇİN GELİYOR

İnsanların ayakkabılara çok önem vermediğine değinen Begün, sözlerine şu şekilde devam etti: “İnsanlar tamir için bıraktığı ayakkabıyı 2 sene sonra almak için geri geliyor. Ayakkabı sahiplerine ayakkabıyı teslim ediyoruz. Bende şu anda 4 yıldır tamirini yaptığım ve alınmayı bekleyen ayakkabı var. Eğer o da gelirse ayakkabısını teslim edeceğim. Bir keresinde nasıl oldu ben de anlamadım tamirini yaptığım ayakkabı kayboldu, ayakkabı sahibine yeni ayakkabı aldım. İnsanlar gün geçtikçe giydikleri ayakkabıya verdikleri değeri kaybediyor.”


ACAR: UFAK TAMİR GEREKTİREN AYAKKABILAR ÇÖP OLACAK

Ayakkabı tamirciliği mesleğinin aynı zamanda sanat gibi olduğuna değinen Acar, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu meslek aynı kuaförlük, berberlik ve terzilik gibi. Yani kendi el emeğinizle veya becerinizle yapabileceğiniz bir şey değil. Bu işin ustaları olmadan aldığınız bir ayakkabıda en ufak bir tamir gerektiren işleri dahi insanlarımız tamirini yaptıramayacak ve ayakkabılarını çöpe atmak zorunda kalacaklar.”

BUNDAN SONRA AYAKKABI TAMİRİ DİYE BİR ŞEY KALAMAYACAK

Ayakkabı tamiri diye bir şeyin yakın gelecekte olmayacağına değinen Acar sözlerini şu şekilde tamamladı:Önceden ayakkabılarımızı tamir ettirdiğimizde yeni bir ayakkabı almış gibi insanlar sevinirdi. Yapılan bazı ayakkabıların artık tamir dahi edilemeyecek durumda üretilmesi de bizim işlerimizi de etkiliyor. Bizler sadece dikim de yapmıyoruz ayakkabının ökçesini, tabanını değiştiriyoruz, fermuarını dikiyor, derisini yapıştırıyoruz. Bu işi benden sonra öğretebileceğim ne bir çırak var nede bu mesleği öğrenmeye istekli olacak kişi var. Çocuklarım dahi başka mesleklerde çalışıyor.”

BEGÜN: MESLEK ÖĞRENECEK İNSAN YOK

Mesleği öğrenecek çırak bulamadığına vurgu yapan Begün ise sözlerini şu şekilde tamamladı: “Önceden insanlarımız bizlere çocuklarını bir meslek öğrensin diye bize bırakırlardı. Sonrada bizlere bu mesleği çocuklarımıza öğretmek için ne kadar para vermeleri gerektiğini sorarlardı. Şimdi çocuğuma ne kadar ücret vereceksin diye soruyorlar. Hal böyle olunca ne bir meslek öğrenecek çırak da bulamıyoruz.”