SONGÜL KONAR

Şen açıklamalarında, çiftçilerin desteklemeler konusunda mağdur edildiğini ve sertifikalı buğday tohum desteklerinin hala ödenmediğini söyledi.

“KASIM AYINDA YAPILACAK EKİMLER İÇİN HERKES START VERMİŞ DURUMDA”

Gümrük sıfırlamanın üreticiler ve elinde malı olanlar için geçici süre uygulanmasını hatta kaldırılması gerektiğini söyleyen Şen, “Vergi sıfırlamaları, ham madde girdilerini pahalı alması için, yurtiçindeki piyasayı süspanse etmek amacıyla yapılıyor. Türkiye’deki buğday üretimi zamanında açıklanan veriler 18,5-19 milyon ton. Türkiye’nin ihtiyacı 21-23 milyon ton. Nüfus her geçen gün yukarı gidiyor. Pandemi sürecinde insanlar genelde evlerinde oldular böylece tüketim de artmış oldu. İnsanlar gıda ürünlerine yöneliyor. Devlet bu durumda kendi inisiyatifini kullanıyor. Gümrük sıfırlama olayları pek olmuyordu. Gümrük sıfırlama biz üreticiler ve elinde malı olanlar için inşallah geçici süre uygulanır ve kaldırılır. Fiyatlar dünya piyasalarında da yüksek, kendi trendinde yükselerek devam ediyor. Ürün ithal edilecekse bile yüksek oluyor. Dolar da yüksek, zaten dolara bağımlıyız. Girdi maliyetleri yüksek. Çiftçi şu anda ekim dikim telaşı içerisinde, yağışları bekliyorlar. Kasım ayında yapılacak ekimler için herkes start vermiş durumda. Çiftçimiz kasım ayını bekliyor. Üreticimiz bu dönemlerde sahada olacak” ifadelerini kullandı.

“EN BÜYÜK MALİYET EKİMDEN VE DİKİMDEN SONRA GÜBRELEME MALİYETLERİ”

Çiftçilerin araziye çıktıkları ve tüketmeye başladıkları zaman maliyetleri de fark edeceklerini belirten Şen, “Çiftçilerimiz ayçiçeği ve çeltik hasadından sonra gübre ve tohumluk ihtiyacını bir nebze karşıladı. En büyük maliyet ekimden ve dikimden sonra gübreleme maliyetleri. Çiftçinin belini bunlar büküyor. Fiyatlar açıklandıktan sonra pandemi döneminde girdi maliyetleri otomatik olarak yükseliyor. Gübre 2 bin 200-2 bin 300 TL, mazot 6 bin 250 TL, bu trend devamlı yukarı çıkıyor, gün günü tutmuyor. Çiftçi araziye çıktığı zaman, tüketmeye başladığı zaman maliyetlerin farkına varacak. Çiftçi ayçiçeği ve çeltikte yüksek fiyatlarda ürününü sattı ama artan bir maliyette oldu. Artan maliyetler göz önünde bulundurulması lazım, bu da çiftçinin belini bükecek” diye konuştu.

“HESAP, GÜN OLA HARMAN OLA HESABI”

Hala ödenmemiş olan destekler yüzünden çiftçilerin mağdur olduğunu, ödemelerin ivedilikle yapılması gerektiğini vurgulayan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen, sözlerini şöyle sonlandırdı:“Çiftçi desteklemeler konusunda çok mağdur ediliyor. Sertifikalı buğday tohum destekleri hala ödenmedi. Buğday ekim zamanı geldi, dışarıdaki insanlar devlet destek yapıyor diyor ama 2019 yılında ektiğimiz buğdayın desteğini almadık daha. Yenisi ekilecek, bu nasıl olacak? Uzun vadede ödenmeyen destekler çiftçiye hiçbir şey sağlamıyor. Kasım ayına geldik, çiftçi hala desteğini almadı. Hiçbir söylenti de yok. Bunların ivedilikle çiftçilere ödenmesi gerekiyor ki, çiftçi yeniden ektiği ürünün faturasını alsın, destek için yeniden müracaat etsin. Önceki yıllarda ödemeler kısa sürede ödeniyordu. Bunlar çeltik, hububat grubunda olduğu için ödemeleri de gecikiyor. Gruplarının ve ekiliş zamanlarının ayrılması gerekiyor. Buğdayın ekiliş zamanı ekim, kasım ayıdır. Çeltiğin ekiliş ayı mayıs ayıdır. O zamana kadar çiftçi desteği unutmuş oluyor zaten. Hesaba yatıyorsa yatıyor, yatmıyorsa da bekliyor. Hesap, gün ola harman ola hesabı.”