Birleşmiş Milletler tarafından her sene 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü’nde TEMA Vakfı’nın herkesi doğaya çıkmaya, doğayla bağ kurmaya ve onu korumaya davet ettiğini belirten Çoğal, “Bu yıl Birleşmiş Milletlerin Dünya Çevre Günü teması ‘Doğayla Temasta Ol’ olarak belirlendi. Bireylerin doğaya çıkması ve onun değerini anlaması çok önemli. Bu bakımdan TEMA Vakfı olarak ekolojik okuryazar bireyler yetiştirmek amacıyla okul öncesinden üniversiteye kadar çocuklar ve gençler için doğa eğitimi programları uyguluyoruz. Bu vesileyle çocuklara yönelik "İçeride Çocuk Kalmasın" sloganımızı yetişkinlere de uyarlayarak "Doğayla Temasta Ol" çağrısı yapıyoruz. Bununla birlikte ekosistemlerin tehlike altında olduğuna dikkat çekiyoruz ve herkesi doğaya çıkarak doğanın değerini anlamaya davet ediyoruz.” dedi.

DOĞANIN ZARAR GÖRMESİ YAŞAMI OLUMSUZ ETKİLİYOR

Şirin Çoğal, son yıllarda bilim dünyasında yaşanan gelişmeler ve iklim değişikliği gibi çevre sorunları nedeniyle doğanın öneminin daha iyi anlaşıldığını ifade ederek, şunları söyledi: “Okyanuslar, ormanlar ve toprak karbondioksit ve metan gibi sera gazlarını bünyelerinde saklayan depolar olarak faaliyet gösteriyor. Toprak ve su varlıkları gıda üretiminde önemli rol üstleniyor. Doğanın biyolojik çeşitliliğini oluşturan milyonlarca tür kullanılarak ilaçlar üretiliyor. Kırsalda yaşayan milyarlarca kişi doğa ile iç içe çalışıyor, geçimlerini verimli topraklardan sağlıyor. Bu durumda kirlilik, iklim değişikliği veya aşırı kullanma yüzünden ekosistemler tehlike altına girdiğinde bundan olumsuz etkilenecek ilk kişiler de kırsalda yaşayanlar oluyor.”

DOĞANIN DEĞERİNİ MADDİ OLARAK NİTELENDİRMEK GÜÇ

“Doğal varlıkların insanlık için teşkil ettiği önem ve değer ancak onların yokluğunda anlaşılıyor” diyen Çoğal, “Doğanın değerini maddi olarak ölçmemiz mümkün değil. Çünkü bize hiçbir karşılık beklemeden, paha biçilemez hizmetler sunuyor. Temiz havanın önemini hava kirliliğine maruz kalmadan önce de bilmemiz gerekiyor. Su ve toprak gibi varlıkların korunması için kıtlık yaşamadan önce harekete geçmeliyiz. Ekosistemi geri dönüşü olmayan bir yola girmekten korumamız lazım. Birleşmiş Milletler tarafından 2016'da yürürlüğe konulan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden olan 13. İklim Eylemi, 14. Sudaki Yaşam ve 15. Karasal Yaşam ile ilgili amaçları Türkiye ve dünya çapında gerçekleştirmek için somut adımlar atmamız gerekiyor. Bu yüzden ‘Doğayla Temasta Ol’ teması ile herkesi doğayla yeniden bağlar kurmaya, bütün duyularımızı kullanarak doğayı tecrübe etmeye çağırıyoruz.” diye konuştu.