Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli, Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın, geçtiğimiz hafta sonu Edirne’nin de içinde bulunduğu Trakya gezisinde yaptığı açıklamaların gerçekleri yansıtmadığını belirterek, tarihin ve devletin resmi kayıtlarının, Erdoğan’ı yalanladığını vurguladı.

Değirmendereli, yaptığı yazılı açıklamada şu bilgileri verdi:

“Sayın Başbakan ‘Gavur İzmir’den sonra ‘Edirneliler Enver yerine Bulgarlar gelsin diyorlardı’ söylemiyle kendisini Enver Paşa’ya benzetip, CHP’ye destek veren Edirneli hemşehrilerimizi de Bulgar güçlerini isteyen densizler olarak nitelendirerek açıkça Edirnelilere hakaret etmiştir. ‘Yaradılanı seviyoruz, yaradandan ötürü’ diyen,  76 milyonun Başbakanı olduğunu ifade eden Sayın Başbakan’ın temsil ettikleri mevkiiye bu iddialar ve sözler hiç uygun düşmemektedir. Yine ayıran, yine bölen bir ses duymuştur Edirne halkı.

Sayın Başbakan son derece sönük geçen Edirne Programında kamuoyuna her zaman olduğu gibi yanlış bilgiler sunmuştur.

1.     CHP dönemini itham ederek Edirne’de 150 caminin yıkılıp yerlerinin satıldığını ifade etmiştir. Bu hiçbir şekilde kabul edilemez bir koca yalandır. CHP Dönemi Başbakanı Sn. İnönü’nün valiliklere gönderdiği 31 Ocak 1934 tarihli genelge açıktır. İnönü, imar hevesi yüzünden eski eserlerin yıktırılmasının önlenmesini sağlamak amacıyla maarif vekaletine sorulmadan hiçbir eserin yıktırılmaması talimatı vermiştir. Yine 3 Ekim 1935 tarihli genelge ile vakıf eserlerini haraptır diye çabucak yıkmaya çalışanların ağır mesuliyet altına girecekleri belirtilmiştir. Atatürk ve İnönü döneminde tarihi değeri olan eserlerin yıkımları önlenmiştir. 1941 yılı itibariyle kısa sürede 114 caminin tamiri tamamlanmış bunlardan 8’i ise Edirne camilerimizdir.

Sayın Başbakan’a sözümüz şudur; 70 sene önceye delilsiz ithamlara girmeye hiç gerek yok, bakın tarihçilerimiz ne diyor, daha yakın tarihte Menderes döneminin ispatlı cami yıkımları açık ve net olarak ifade edilmektedir. Sayın Başbakan imar için rölöveleri ve albümleri bile çıkarılmadan tarihe gömülen Mimar Sinan mescitlerinden, Topkapı’daki Kara Ahmet Paşa’nın Mimar Sinan eseri zarif sebilinden niye bahsedemiyor Edirne’mizde? Kendilerine Menderes döneminde sadece 1956-57 yılları arasında 54 cami yıktırıldığını hatırlatmak gerekiyor belli ki.

2.     Sayın Başbakan ayrıca son iki yılda Trakya Bölgesi ekonomisini yıkan hayvan ithalatının yapılmadığını hatta artık ihracat yaptığımızı ifade etmektedirler. Devletin resmi kayıtları Sayın Başbakanı yalanlamaktadır.

Bu hükümetin son beş yıldaki canlı hayvan ithalat ve ihracat figürleri şöyledir;

Yıllar

Canlı Hayvan İthalatı (Dolar)

Canlı Hayvan İhracatı (Dolar)

2009

33.664.000

24.366.000

2010

333.080.000

7.322.000

2011

1.028.121.000

6.215.000

2012

852.074.000

8.142.000

2013

318.035.000

10.353.000

3.     Bir de Ergene konusunda da yanıltıcı bilgiler paylaştı Sayın Başbakan. Ya doğru bilgilendirilmiyor ya da birinci elden halkımızı yanlış bilgilerle donatma peşindeler. Hala Ergene’yi CHP’li Belediyelerin kirlettiğini söylemekteler. Oysaki Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın resmi dokümanlarında Ergene Havzası’nda oluşan Atık Su Miktarının 210.000 m3/günün evsel atıklardan, 330.000 m3/günün endüstriyel atıklardan geldiği açıkça belirtilmektedir. Bu rakamlar ve Çorlu Deresi’nin Sağlık Mahallesi’ndeki simsiyah akan suyu, kirliliğin esas itibariyle endüstriyel kaynaklı olduğunu gözler önüne sermektedir. Sayın Başbakan bu konunun takibini iyi yapmalıdır.

4.     Ayrıca Sayın Başbakan son on yılda Edirne’mize 5.3 milyar TL’lık yatırım yapıldığını detaylarıyla paylaşmıştır. Konuşmasında sıkça değindiği vakıf eserlerinin ihyasına ilişkin Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne son on yılda 14 milyon TL gönderildiğini ifade etmişlerdir. Ancak kendilerine Edirne’deki Vakıf Gelirlerinden sadece 2012 yılında Ankara’ya 16 Milyar TL’nin gönderildiğini hatırlatmak isterim. Yani hükümetin 10 yılda Edirne’mize gönderdiği miktarı bir yılda Edirne’deki Vakıf eserlerimiz aracılığıyla toplamaktadır. Bu mudur on yılda Edirne’mizin hakkı?     

Sonuç olarak, Trakya Halkı Sayın Başbakan’ı bağrına basmamıştır. Başbakan ve AKP iktidarının gerek Cumhuriyetle hesaplaşma zihniyetine, eğitim politikalarına, gerekse tarımda çiftçiyi bitirme politikalarına karşı serin duruşunu net ortaya koymuştur. Sayın Başbakan üç günlük Trakya Gezisinde bölge insanının dertlerine değinememiş, tarihi tekrar yazarak ve çok övündükleri ancak ağır borçlanmayı hep paylaşmayı unuttukları ekonomik görüntüden bahsetmiştir. Sayın Başbakan’ın Trakya Halkına kabul görecek hiçbir sözünün de olamaması tükenmişliğinin ve kabul görmediğinin açık göstergesidir.”