SONGÜL KONAR

Tarım danışmanları, köyleri ziyaret ederek tarlalarda incelemeler yapmaya devam ediyor.

Tarlalarda, sık sık kök ve kök boğaz çürüklüğü hastalığına rastladıklarını kaydeden danışmalar, hastalığın bitkinin normal yaşam faaliyetlerini sürdürmesini engellediğini belirtti.

“AŞIRI AZOTLU GÜBRELEMEDEN KAÇINMALI”

Hastalıkların genelde erken dönemde çimlenen buğdaylarda, tarlanın bazı bölümlerinde alan alan sararıp ölmesine neden olabileceğine dikkat çeken tarım danışmanları, “Tahıllarda büyük problemlere neden olan toprak kökenli, kök ve kök boğaz çürüklüğü hastalığına dünyada ve Türkiye de yoğun şekilde rastlanmaktadır. Hastalık bitkinin normal yaşam faaliyetlerini sürdürmesini engel olur. Bitkiye giriş yaptığı yerlerde çeşitli bölgelerde, renkte ve şekillerde lekeler oluştururlar. Hastalık genelde erken dönemde çimlenen buğdaylarda, tarlanın bazı bölümlerinde alan alan sararıp ölmesine neden olabilir. Kardeşlenme dönemi ve sapa kalkma dönemlerinde hastalık; bitkinin ana gövdesinde toprak içinde kalan sapta veya toprağa yakın üst bölgelerinde, en dış kından başlayan, koyu kahve lekeler ve çürümeler şeklinde kendini gösterir. Oluşan lekelerin boyutları hastalık seyrine göre değişebilir. Hastalık oranı yüksek ve şiddetinin durumuna göre bitkilerde renk açılması, cılızlaşma, boş beyazlaşmış başak çıkartma görülebilir. Hastalık şiddeti çok yüksek ise kök bölgelerinde çürüyen yerlerden bitkiler yatabilir. Hastalık etmenleri toprakta organik madde arasında yada hasat sonrası kalan bitki artıkları arasında üç yıla kadar canlı kalabilir. Tohum, rüzgar, su, veya toprak işleme araçları ile bulaşma olabilir. Ilık kurak geçen kışlarda hastalık riski artar. Çiftçilerimiz hastalık ile mücadele edebilmek için: Derine ekim yapmamalı. Aşırı azotlu gübrelemeden kaçınmalı. Hastalığa dayanıklı çeşitler tercih edilmeli. Çiftçilerimiz hastalığı önlemek için bugünlerde hastalık etmenini önleme kökboğaz ilaçlaması yapmalıdır” şeklinde açıklamada bulundular.