Atatürk, Vatan, Bayrak, Millet, Cumhuriyet temalı türküler okundu. Koro ve solo olarak sunulan türküler Türkiye’nin genel gündemine uygun seçilmiş.
İçinde bulunduğumuz süreçte T.C. ile başlayan tartışmalar sürmekte. Türklük sözcüğü üzerinden tartışma yürütülmekte. Atatürk ve Cumhuriyet eleştirilmekte. Yüreklendirilen gerici yapı intikam çığlıkları atıyor adeta. Tam bu ortamda Atatürk, Vatan, Bayrak, Millet Cumhuriyet temalı türkülerle coştu salon. Bu değerlerin halkın kutsallarının türkülerde bile yaşatılıyor olması sevindirici.
Ah bu boş koltuklar! Protokol diye adlandırdığımız, başımızda taçlandırdıklarımız. Onlara ayrılan bölümler boştu. Protokol adına ayrılan koltuklarda en çok garibime giden Keşan Belediyesi adına temsilcinin olmamasıydı.
Sn. Özcan yurtdışında imiş. Peki kaç yardımcısı var? Yardımcıların geçerli mazeretleri var diyelim. Kaç Belediye Meclisi üyesi var? Yemekli eğlenceli içkili dansözlü bir program olsaydı?
Keşan umursamazlığı, aymazlığı, adamsendeciliği adına ne derseniz deyin geçerli bir gerekçe olamaz. CHP’li bir belediyenin tema ve içerik olarak güncel olan değerler adına yapılan programda temsilcisinin olması gerekirdi.
Kamu yönetici daire amirlerine bir şey denemez. Seçilmişlerin ilgisizliği net bir biçimde sırıtmıştır.
Atatürk’ü türkülerde yaşamak salondaki coşkuyla yanıt buldu.
Bayrağı, milleti, cumhuriyeti türkülerde yaşamak salondan yükselen alkışlarda anlam kazandı.
Salonda önceki konserlere göre az sayıda izleyici vardı. Aksine türkülerin içeriğinden kaynaklanan coşku çok yüksekti. Türkülerin arasına serpiştirilen marşlarla eller yürekler bir oldu. İzleyicilerden bir koro oluşturulmuştu. Adeta iki koro vardı salonda.
Keşan Türkü Dostları Derneği’nin Türk Halk Müziği Topluluğu ülkenin içinden geçmekte olduğu süreçten vazife çıkarmıştı kendine. Bir şeyler yaptı. Hani herkes bir şeyler yapsa. Bir şeyler yapamıyorsa yapanlara omuz verse. Dinleyenleri uyandıran türküler ve marşlar geceyi anlamlı kıldı. Onuncu Yıl Marşı, bayrakları egemen kıldı salonda.
