Türkiye Kent Konseyleri Platformu, tüm ülkede gerçekleştirilen eş zamanlı kitlesel basın açıklamalarıyla Kaz ve Madra dağlarında yaşanan doğa katliamına dikkat çekti.

Dünya mirası Kaz Dağları ile Madra Dağı’nda yürütülmek istenen madencilik faaliyetlerine karşı mücadele amacıyla; Akçay’da bulunan Kaz Dağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği ile Dönem Başkanlığını Burhaniye Kent Konseyi’nin yürüttüğü Türkiye Kent Konseyleri Platformu’nun öncülüğünde tüm ülke genelinde düzenlenen eş zamanlı basın açıklaması etkinliğinde, Türkiye Kent Konseyleri Platformu 10. Dönem Başkanı ve Burhaniye Kent Konseyi Başkanı Necmi Şengider ile Kaz Dağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği Başkanı Cahit İnceoğlu’nun imzalarını taşıyan açıklama okundu.

Yurt genelindeki etkinlikler kapsamında, Keşan’da da sözkonusu açıklamayı, yürütme kurulu ve genel kurul toplantılarının yapılmaması nedeniyle fiilen yok duruma düşen Keşan Kent Konseyi’nin son başkanı Bayram Ali Kalfalar okudu. Dün saat 10.00’da, Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı önünde gerçekleştirilen ve 8 kişinin katıldığı etkinlikte okunan bildiri şöyle:

ALTIN ÇIKARMAK UĞRUNA, DOĞA TAHRİP EDİLİYOR

 "Kaz Dağı ve Madra Dağında Yaşam Altından Daha Değerlidir. Yer altı ve üstü zenginlikleri ile doğal varlıklar, tüm ülkelerin en temel değerleridir. Bu değerler başta insan olmak üzere, tüm canlılar için asla vazgeçilmez bir nitelik taşır. Ülkemizin en güzel coğrafi alanlarından birisinde yer alan Kaz Dağı ve Madra Dağı barındırdıkları tarihsel, mitolojik, toplumsal, kültürel, ekolojik ve ekonomik değerleri ile yalnız Türkiye'nin değil tüm insanlığın evrensel bir değeridir. ve bu coğrafyada yaşayan 300 bin, yaz aylarında ise 1 milyon insanın bitkilerinin, yaban hayatının ve özellikle su kaynaklarının ana kucağıdır.

Şimdi bu ana kucağımız, bir yer altı ekonomik değeri olan altın madeni çıkartmak adına, altından çok daha değerli olan tüm yer üstü zenginlikleri ve yaşam alanları ile talan ediliyor. Bu konuda küresel sermaye ve yerli işbirlikçilerinin yönelttiği vahşi kapitalist madencilik saldırısı tüm hızıyla devam ederken bu da yetmiyormuş gibi, dağlarımızdan Ege denizine billur sularıyla akan derelerimizi HES (Hidro Elektrik Santralleri) yapılacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Homeros'un İliada Destanı’nda sıkça sözü edilen, şelaleleri ve antik kemer köprülerinin yanı sıra eşsiz peyzaj ve kültürel zenginlikleri barındıran derelerimize HES kurmak, yeni bir doğa cinayeti ile eş anlamlıdır.

Ancak ne var ki; dağlarımızın yaşamsal önemdeki değerleri, bugüne kadar yeterince kavranamamış ve bu konuda gereken bilimsel çalışmalar ve kitle iletişim olanaklarına ağırlık verilmemiştir. Bunun sonucu olarak da yöre halkı ve tüm ülke kamuoyunda Kaz Dağı ve Madra Dağına kararlılıkla sahip çıkma irade ve duyarlılığı yeterince oluşmamıştır.

Kaz Dağı ve Madra Dağı Belediyeler Birliği ile Burhaniye Kent Konseyi olarak bizler, dağlarımızdaki bu doğa talanı ve yaşama saldırıya karşı durmayı bir insanlık ve yurttaşlık sorumluluğu diye nitelendiriyoruz. Bunun gereği olarak Türkiye Kent Konseyleri Platformu'nun da desteği ile bugün eş zamanlı olarak ülkemizin çeşitli kentlerinde pankart açıp tüm Türkiye'yi dağlarımızı korumak adına dayanışmaya çağırıyoruz.

Başka yolu yok! Yeniden Deneyeceğiz! Sömürüsüz ve savaşsız gerçek bir uygarlık, sistemin tüm maddi ve moral hasarlarına rağmen insanlık onurunun bilinçli çabasıyla, yabancılaşmış toplumsal ilişkilerin tüm tortularından arınarak yükselecektir."