FETÖ terör örgütünün tüm Türkiye’de olduğu gibi Keşan’da da, yapılanma içerisinde olduğunu kaydeden Güven, “Keşan’da gerek kamuda gerekse, parti içerisinde ve STK’larda yer aldığına inanıyorum.” diye konuştu. Güven, Türkiye’nin olağanüstü ve hassas bir süreçten geçtiğine belirterek,“Herkesin yaşananların farkında olduğunu düşünüyorum. Ancak, genç jenerasyon ithal ve darbelerin ne olduğunu bilmezler. Orta yaş grubunda olan insanlar ihtilalin, darbelerin, darbe girişimlerinin ve e-muhtıranın ne olduğunu çok iyi bilmektedir. Çünkü biz bunları gördük ve yaşadık. Yapılanların ülkeyi ne kadar geriye götürdüğünü bizler yaşadık. Türkiye’de darbe anlayışının var olması akıl alacak gibi değil. Darbeler artık, dünyada sadece bazı Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde yaşanıyor. Diğer dünya ülkelerinde hemen hemen yaşanmıyor diyebiliriz. Türkiye’de bir girişim yaşandı ancak, milletimiz yaşananlar karşısında kararlı bir duruş sergiledi. Milletimiz, tankların ve silahların önüne geçerek bu girişime ‘Dur!’ dedi. Eğer darbeciler, hain emellerinde başarılı olmuş olsaydı, iç savaş yaşanırdı ve şu anda ülke kan gölüne dönerdi. Bundan ötürü de, tüm Türk Milleti’ne geçmiş olsun.” şeklinde konuştu. DEVLET İÇİNDE BİR ZİNCİR OLUŞTURDULAR Türkiye’deki FETÖ’cülerin, son 10 yıl içerisinde yapılanmaya başlamadığını dile getiren Muzaffer Güven, “Bu yapılanma, 1970-1975 yılları arasında başlamıştır. Milli Eğitim ayağını oluşturduktan sonra, devletin içerisine çöreklenmeye başlamıştır. Dolayısıyla, yarım asırdır gizli bir şekilde örgütlenen bu teröristler, devletin en önemli kurumlarının başına geldiler. Amaçları Türkiye’de yeni bir rejim yaratmak olan bu teröristler ve katiller, kademe kademe devlet içinde bir zincir oluşturdular. Bu teröristler, ilk olarak 1975 yılında özel okul açarak, eğitim alanına girdi. Daha sonra da, tüm Türkiye ve dünyaya yayılmaya başladı.” diye konuştu. TEHLİKENİN BOYUTU ÇOK CİDDİDİR Güven, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız, darbe girişimi tehlikesinin halen bitmediğini ifade ediyor. Bu söyleme ben de canı gönülden katılıyorum. Tehlike geçti gibi gözüküyor ama bitmedi. Çünkü devletin her kademesine çöreklenmiş durumdalar. Silahlı kuvvetlerde, bakanlıklarda ve bunların bünyesindeki kurumlarda örgütlenmişler. Bunu inkâr edemeyiz. Bundan dolayı da, tehlikenin boyutu çok ciddidir. Bizi yönetenlere çok büyük iş düşüyor. Örnek vermek gerekirse; Türkiye’de 17-25 Aralık süreci yaşandı ve burada adli bir terörle rejimi değiştirme girişimi yapıldı. Burada ilk amaç; halkı ikiye bölmekti. Daha sonraki süreçte başarılı olmayı hedefliyorlardı ancak, halk bu oyunu bozdu.” CİDDİ BİR ÖRGÜTLENME SÖZ KONUSUDUR Muzaffer Güven, devlet yapısı içerisinde halen ciddi sayıda, FETÖ’cü olduğuna inandığını ifade ederek,“Bölgede de, FETÖ yapılanması mevcut. Türkiye’nin birçok yerinde bu yapılanma varsa, bunun Keşan’da da uzantısı vardır. Bunlar Türkiye’nin her yerine örümcek ağı gibi sarmış durumdalar. Ülke genelinde gözaltı ve tutuklananların sayısının 100 bin kişi olduğundan bahsediliyor. En az bu kadar insanın daha kamuda soruşturma geçireceğine inanıyorum. Kamunun yanı sıra; iş dünyasında da, ciddi bir örgütlenme söz konusudur. Ayrıca, STK’larda da, kesinlikle bulunmaktadır.” dedi. PARTİMİZ İÇERİSİNDE CİDDİ BİR TEMİZLİK YAPILMASINDAN YANAYIM FETÖ yapılanmasının içerisinde bulunan kişilerin birçok siyasi parti içerisinde faaliyet gösterdiğinin altını çizen Güven, “AK Parti içerisinde, uzun yıllardır görev yapıyorum. AK Parti içerisinde de, çok ciddi boyutta FETÖ terör örgütüne destek veren ya da içerisinde olan kişiler var. Partinin en üstten başlayıp, en alt kademesine kadar FETÖ’cüler yer almaktadır. Ancak, ‘şu ya da bu kişidir.’ diyemiyorum. Kamudaki temizlikten sonra, parti içerisinde de gerekli temizliğin yapılması konusunda adımların atılacağına inanıyorum. Cumhurbaşkanımızın yaveri nasıl FETÖ’cü yapılanmanın içerisindeyseler, AK Parti’nin kritik noktalarında da, yer aldığına inanıyorum. Partimiz içerisinde de, ciddi bir temizlik yapılmasından yanayım. Eğer geçmiş yıllarda, milletvekili belirlenmesinde, il başkanı, ilçe başkanı ve ilçe yöneticilerinin belirlenmesinde etkili oldularsa, bugün hiç kuyruklarını kısmalarına ve bukalemun olmalarına gerek yok. Adam gibi çıkıp, istifa ederler. Eğer ülkeye zarar verecek eylemlere kalkışanlar varsa da, gerekli soruşturmaları yaşayacaklardır.” şeklinde konuştu. KEŞAN’DA KENDİNİ PARTİNİN DE ÖNÜNDE GÖREN FETÖ’CÜLER VARDI Son olarak, “Keşan’da parti üyesi olan ve bu yapılanmaya destek veren kişi ya da kişiler var mıdır?” şeklindeki soruyu Güven, şu şekilde cevapladı:“Kesinlikle vardır. Ama ‘Şu ya da bu kişidir.’ diyemem. Keşan’da ben bunları yaşadım. Keşan’da kendisini, partinin de önünde gören FETÖ’cüler vardı. 2011 genel seçimlerinde AK Parti’nin oylarında ciddi bir artış yaşanmıştı. Partinin önünde kendini gören bu FETÖ’cüler, ‘Bu oyu siz mi aldığınızı sanıyorsunuz?’ demişti. Bu ifadeyi kullanan kişiler kaçıp gitti ama biz yine buralardayız. Keşan’da da, gerek kamuda gerekse de, parti içerisinde ve STK’larda da, yer aldığına inanıyorum.”