<span style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;">Cumhuriyet Halk Partisi Keşan İlçe Yönetim Kurulu Başkanı Av. </span><b style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;">Ufuk Kanışkan</b><span style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;">, AKP (Adalet ve Kalkınma Partisi) Keşan İlçe Başkanı Av. </span><b style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;">Hakan Çevikel</b><span style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;">’in son günlerde çeşitli açıklamalarında değindiği hususlar ve ülkemizde yaşanan son gelişmelerle ilgili değerlendirmede bulundu.</span><span class="apple-converted-space" style="font-family: Helvetica; font-size: 10pt; line-height: 12pt;"> </span> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><b><span style="font-size:10.0pt; font-family:Helvetica;mso-bidi-font-family:Tahoma">“ÇEVİKEL, PARTİSİNİ TANIMLAMAKTA”<o:p></o:p></span></b></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span style="font-size:10.0pt;font-family:Helvetica;mso-bidi-font-family: Tahoma">Sözlerine Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda herkesin önceden izin almadan toplantı ve gösteri yapma hürriyeti bulunduğuna değinerek başlayan <b>Kanışkan</b> şöyle dedi: <i>“<span style="background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">Değerli basın mensupları;<span class="apple-converted-space"> </span><b>Çevikel</b>’in son günlerde diline doladığı <b><Zulüm etme</b>> ve yönetenlerin <b><Efendilik></b> yapması kavramları konusunda kısa bir değerlendirme<span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">yapmak zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Daha önce de söylediğim gibi bu iki kavramla aslında <b>Çevikel</b>, partisini tanımlamaktadır.</span><span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">Halka zulüm kavramından başlayalım isterseniz.</span> <span class="textexposedshow">Bu ülkede Anayasa'nın 34. Maddesi, <b><Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.></b> demesine rağmen demokratik, anayasal hakkını kullananlara karşı iktidar Anayasa'yı devamlı çiğnedi. Türkiye günlerce gaz bombalı polis şiddetine sahne oldu. Orantısız güç kullanıldı. İşin çığırından çıkması için iktidar büyük gayret gösterdi . Vatandaşına <b><Çapulcu></b> dedi, ayrıştırdı.</span><span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">Meşru ve barışçıl amaçlarla İstanbul Gezi Parkı’nda başlayan ve sonrasında başka illerimizde de başlayan protesto eylemlerinde, polisin vatandaşların üzerinde orantısız güç kullanmanın yanı sıra, aşırı boyutta kimyasal gaz kullanılması, halk sağlığını tehdit ederek, endişe verici boyutlara ulaştı. Gösterilere müdahale sırasında, yakın mesafeden vatandaşların direkt üzerine ve kapalı mekanlara gaz kapsüllerinin atılması neticesinde, kısa ve uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açacağı ortada. Aşırı gaz kullanımı nedeniyle, gösteri alanının dışında farklı alanlarda ve farklı mekanlarda bulunan çok sayıda vatandaşımız da etkilendi.”<o:p></o:p></span></span></i></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">“1 MAYIS’TA DA BÖYLE DAVRANILDI”<o:p></o:p></span></b></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">İktidarın, protestolara karşı hep aynı yöntemle müdahale ettiğine ve bunun son örneğinin 1 Mayıs’ta yaşandığına da kayıt düşen <b>Ufuk Kanışkan</b>, sözlerini şöyle sürdürdü: <i>“<span class="textexposedshow">Daha önce de 1 Mayıs’ta böyle davranıldı, aslında pek çok protestoda aynı tarzı benimsedi iktidar.</span><span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">Bunun dışında iktidarın uygulamalarında gazeteciler işinden edildi. Talimatla… Yazıları beğenilmediği için. Aydınlar, düşünenler, suçlandı. Yargılanmadan, iddianamesi yazılmadan mahkum olmuş gibi tutuklu tutuluyorlar. Haber alma hürriyetimiz engellendi. Penguenleri seyretmeye zorlandık.</span><span class="apple-converted-space"> </span><br /> <span class="textexposedshow">Avukatlar, benim ve <b>Çevikel</b>’in meslektaşları, deyim yerindeyse karga tulumba derdest edildi.</span><span class="apple-converted-space"> </span><br /> <span class="textexposedshow">Hayat tarzına müdahale edildi. Ne içeceğimize, kaç çocuk doğuracağımıza, nasıl doğum yapılacağına nasıl ekmek yiyeceğimize … Daha pekçok konuda boğucu bir müdahale. Manevi ve fiili zulüm daha nasıl olur?…”<o:p></o:p></span></i></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span class="textexposedshow"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">“DIŞ BASIN, <BAŞBAKAN HERŞEYİN BELİRLEYİCİ> DİYOR!”<o:p></o:p></span></b></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span class="textexposedshow"><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">Daha sonra efendilik kavramı konusundaki eleştirilere değinen <b>Kanışkan</b>, şu cümlelere yer verdi: </span></span><i><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;"><br /> “<span class="textexposedshow">Efendilik kavramına gelince; dış basın son günlerde daha sık Başbakan <b>Erdoğan</b>'ın, <b><Kutuplaştırıcı, İslam odaklı ve gittikçe otoriterleşen liderliğinden> söz ediyor. <Bu ülkede bir kişi her şeye karar veriyor.> diyor. Kendi partisinin vekilleri de kaygılarını dile getiriyorlar. Başbakan her şeyin belirleyicisi.</b> Helikopteriyle bakıyor, üçüncü köprü buraya yapılsın diyor mesela . Yüksek yapıldığını düşündüğü binayı tıraşlamayan müteahhide küsüyor. Örnekler çok, sıkmamak için saymayalım.</span><span class="apple-converted-space"> </span><br /> <span class="textexposedshow">Peki bu nedir Sayın <b>Çevikel</b>? Ülkemizde olanlar <Yavuz hırsız ev sahibini şaşırtır> tavrıyla gizlenemez. Zulmün ve efendilik kavramlarının tek adresini herkes bilmektedir. Ayrışmadan, ötekileştirilmekten söz ediyorsak bunu da kimin en iyi becerdiği bilinmektedir. Türkiye bugün 10 yıllık AKP iktidarının <b><Ayrıştırma, kamplaştırma, ötekileştirme></b> siyaset anlayışının sonuçlarını yaşıyor. Bu konudaki davranış biçimi AKP nin en üst düzey temsilcisinden tabanına kadar değişmeksizin sürüyor. İnanan, inanmayan. İçen, içmeyen. Milliyet, mezhep her konuda kutuplaşılması sanki bir politika.”</span></span></i><span class="apple-converted-space"><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;"> <o:p></o:p></span></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span class="apple-converted-space"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">“AKP’NİN KIŞKIRTMASI OLAYLARI BÜYÜTTÜ”<o:p></o:p></span></b></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">Ufuk Kanışkan</span></b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">, sözlerinin ilerleyen bölümünde, Gezi Parkı olaylarının büyümesinin nedeninin, AKP’nin kışkırtması olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: <i>“<span class="textexposedshow">Sayın <b>Çevikel</b>’in devlete, devletin polisine ve kamu malına karşı eylemlere dönüştüğünü iddia ettiği günlerce süren eylemlerin bazen hoş olmayan olaylara dönüşmesinin sebebi ne yazık ki öncelikle AKP’nin konunun başından beri takındığı sivri ve kışkırtıcı bir dil. Bu konuda şiddete yönelen, hukuk kurallarını aşan davranışları kabul etmemiz söz konusu değildir. Bu polis için de, protestocular için de böyle değerlendirilmelidir. Bizde çifte standart yoktur.</span><span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">Demokrasiyi özümseyen Keşanlılar’a ve onların can güvenliğini sağlamakla görevli olduğu bilinciyle görev yapan Emniyet mensuplarımızı kutluyorum. Olması gerekenin nasıl olduğunu herkese gösterdikleri için. </span><br /> <span class="textexposedshow">İstanbul Gezi Parkında genç neslin demokrasi, temel hak ve özgürlükler ve insan onuruna saygı için başlattığı hareket, bir umut ve ilham kaynağıdır. Bu hareketin siyasi bir orijininin olmadığı her şekilde ortaya çıkmıştır. Konuyu bu mecradan çıkarıp başka yerlere çekmeleri, Türk demokrasisinde oluşturdukları büyük yarayı gizlemeleri mümkün değildir. Keşan da da gençlerimiz hepimize ders vermiştir. Sağa sola çatarak vaziyeti kurtarmaya çalışacaklarına bu olaylardan almaları gereken dersleri almalarını tavsiye ediyorum.”</span></i><span class="textexposedshow"><o:p></o:p></span></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span class="apple-converted-space"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">“HAREKETTEN İLHAM ALDIK”<o:p></o:p></span></b></span></p> <p class="MsoNormal" style="margin-bottom:0cm;margin-bottom:.0001pt;line-height: 12.0pt"><span class="apple-converted-space"><b><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">Kanışkan</span></b></span><span class="apple-converted-space"><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">, sözlerini şöyle sonlandırdı: </span></span><i><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">“<span class="textexposedshow">Cumhuriyet Halk Partisi Keşan İlçe Örgütü olarak biz genç neslin demokrasi, temel hak ve özgürlükler ve insan onuruna saygı için başlattığı hareketten ilham aldık. Bu gençleri ne siyasi bir parti, ne öğretmenleri, ne aileleri, ne dış güçler, ne faiz lobisi sokaklarda yürüttü. Bu insanlar bu gençler on yıldır AKP iktidarının <b><Ayrıştırma, kamplaştırma, ötekileştirme, baskı kurma></b> siyaset anlayışına tepkilerini Anayasa’dan kaynaklanan demokratik yollarla dile getirdiler. Bu yürüyüşler halkın istemleri doğrultusunda oluşmuştur. Yürüyüşlerde çok sayıda Cumhuriyet Halk Partili olduğu yönündeki tespitlerine gelince, doğrudur mutlak. Keşan’da Cumhuriyet Halk Partili sayısı oldukça fazla olduğuna göre böyle olması da normaldir. Ama bizce pek çok sayıda daha önce AKP’ye oy vermiş vatandaşımız ve çocukları da yürümüştür.</span><span class="apple-converted-space"> </span><span class="textexposedshow">Başbakan’ın son mitinglerinde öylesine sivri ve kışkırtıcı bir dili vardı ki, kendi hayat tarzını paylaşmayanlara, hayatın binbir türlü hallerine kendisi gibi bakmayanlara karşı, sonsuz öfkesini artık hiçbir fren koyma ihtiyacı hissetmeden ifade ediyordu kürsüde... Ne yazık ki AKP yetkilileri vatandaşının mesajını Ankara’da da Keşan’da da anlamamakta ısrarlılar. Her defasında alıştıkları mazlumu oynama çabasındalar.”</span></span></i><span class="apple-converted-space"><span style="font-size: 10pt; font-family: Helvetica; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;"> </span></span><span style="font-family:Helvetica;mso-bidi-font-family:"Times New Roman""><o:p></o:p></span></p> <p class="MsoNormal"><o:p> </o:p></p>