<p style="margin-bottom:.0001pt"><b><u><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">SONGÜL KONAR</span></span></span></u></b></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">“SEVGİ EVLİLİKLERİNE DİYECEK BİR SÖZÜMÜZ YOK”</span></span></span></b></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">Erken yaşta evlilik hakkında değerlendirmelerde bulunarak, sözlerine başlayan <b>Kantar</b>, şunları söyledi: <b><i>“Trakya Bölgesi’nde ve başka bölgelerde yapılan erken evlilikler arasında farklılıklar bulunmaktadır. Trakya Bölgesi’nde, şehirde ya da köyde yaşayan 15 yaş ve üzerinde olan gençler, birbirini sevmişse evlenebiliyorlar. Çocuk sahibi oluyorlar ve ilerleyen süreç içerisinde boşanma gibi bir durum olmaz. Sevgi evliliklerine diyecek bir sözümüz yok. Fakat, Trakya Bölgesi dışındaki yerlerde, küçük yaştaki kız çocuğu babası hatta dedesi yaşındaki kişilerle para karşılığında evlenmek zorunda kalıyorlar. Biz, bu tür evliliklere karşıyız.”</i></b></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">“SORUN KANAYAN YARA HALİNE GELDİ”</span></span></span></b></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">Fikret Kantar</span></span></span></b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">, sözlerini şöyle sürdürdü:<i> <b>“Yakın çevremizde erken yaşta evlilik nedeniyle, cezaevine girip çıkan gençlerimiz olduğu gibi halen cezasını çeken gençlerimiz bulunuyor. Gençlerimiz, 8,5 yıl ceza aldıklarını görüyoruz. Hatta, çocukların babalarına da, 5 yıl hapis cezası veriliyor. Bu gençlerimiz cezaevinde iken, çocukları dünyaya geliyor ve okula gitmeye başladıklarını görüyoruz. Bu sorun kanayan yara haline gelmiştir. Halen de çözüm anlamında atılan bir adım yok.”</b></i></span></span></span></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">“MADDİ VE MANEVİ SIKINTILAR YAŞANIYOR”</span></span></span></b></p> <p style="margin-bottom:.0001pt"><b><i><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">“Eş ve baba cezaevine girdiğinde, geride kalanlar ne gibi sıkıntılar yaşıyor?” </span></span></span></i></b><span style="font-size:10.0pt"><span style="line-height:107%"><span style="font-family:"Arial","sans-serif"">şeklindeki soruya cevap veren<b><i> </i>Kantar<i>, </i></b>sözlerini şöyle tamamladı<b><i>: “Geride kalanlar hem maddi hem de manevi anlamda ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor. Doğan çocuklarda, baba sevgisinden mahrum kalıyorlar. Sevgi çerçevesinde yapılan evliliklerle, zorla ve para karşılığında yapılan evliliklerin birbirinde ayrılması gerekiyor. Devlet yetkililerinin sorununa biran önce çözüm bularak, parçalanan ailelerin yeniden bir araya getirilmesi gerekiyor.”</i></b></span></span></span></p>