MEHMET AYTAÇ

Öztürk’ün, sendika görüşmeleri sırasında başkan yardımcıları tarafından sendika temsilcilerine istifa etmeleri, aksi halde sözleşmenin imzalanmayacağı ve üyelerinin kayba uğrayacakları yönünde tehdit yapılıp yapılmadığı yönündeki sorulara cevap veren Balcı ve Uslu, bu iddiaları yalanladı.

Keşan Belediyesi’nde görev yapan memurları temsilen Tüm Bel-Sen Edirne Şube Başkanı Bedri Kara,  kadrolu işçileri temsilen DİSK Genel-İş Sendikası Keşan Belediyesi Kadrolu İşyeri Baş Temsilcisi Kamil Tunca ve taşerondan geçen işçileri temsilen DİSK Genel-İş Sendikası Keşan Belediyesi Personel Ltd. Şti. İşyeri Baş Temsilcisi İbrahim Özçakır’ın da hazır bulunduğu toplantıda ilk olarak Yakup Balcı söz aldı.

BALCI: “HİÇ BİR İŞÇİ VE MEMURUMUZLA SIKINTI ÇIKMADI”

Belediye Başkan Yardımcısı Balcı, meclis toplantısında soru önergesi veren Aladdin Öztürk’ün soru ve iddialarını hatırlatarak başladığı konuşmasında, “Keşan Belediyesi ile iş yeri çalışanlarının ve temsilcilerinin aralarının bozuk olduğu anlaşmazlık halinde olduğu gibi birkaç maddeden geçen bir soru önergesi var” dedi.

Bugüne kadar 5 ya da 6 sendika anlaşması yaptıklarını söyleyen Balcı, “Civardaki belediyeler gibi hiçbir tanesi anlaşmazlık ile sonuçlanıp da hakem kuruluna gitmedi. Hepsi kendi aramızda günlerce sürdü belki ama burada bahsedildiği gibi kavgalı gürültülü hiçbir şey olmadı” şeklinde konuştu. Balcı, şunları söyledi: “Bilakis özellikle bizim 300’e yakın DİSK’e bağlı çalışanımız olan, aralarında inanılmaz bir sosyal denge ayırımı olan çalışanlarımızın hemen hemen 280 tanesine de bizim dönemimizde hem maaş iyileştirmesi yaptık. Hem de maaşlarının dışında branşlarına göre ayırarak gerçek yerlerinde çalışmalarını sağladık. Buna keza aynı şekilde kadrolu işçilerimize de tahminim 2 sözleşme yaptık, hiç birinde bir sıkıntı çıkmadı. Memur arkadaşlarımla da çıkmadı. Buna rağmen bize atılan suçlamaları ne Nuran Başkanım ne de ben kabul etmiyoruz. Temsilciler burada. Eğer bizden yana bir baskı görüyorlarsa bunu canlı yayında kamuoyunda paylaşacaklardır.”

USLU: “BÖLGEDEKİ EN İYİ ÜCRETLERİ BİZ VERDİK”

Balcı’nın ardından söz alan Belediye Başkan Yardımcısı Nuran Uslu ise, daha önce 15 yıl belediye başkanlığı yaptığını hatırlatarak; “Bu soru önergesinin sahibi Aladdin Öztürk ile çok sözleşme imzaladım. Kendi dönemimde bu bölgede en iyi işçi haklarını veren belediye başkanı olarak verdiğim halde, kendi siyasi görüşünde olan öyle belediye başkanları vardır ki diyenleri hiç haber yapmadılar”  ifadeleri kullandı.

Uslu şöyle konuştu: “Sendikacılar, çalışanların en iyi sosyal haklarını almak için uğraşırlar. Ama bazıları da bunu siyasi basamak olarak, bir yerlere gelmek için kullanırlar. Ben 15 yıl belediye başkanlığı yaptım. Gitsinler sorsunlar, hangi işçime baskı yapmışım? Buraya geldiğimizden beri de çalışanlarımızla 5 defa sözleşme imzaladık. Bölgemizdeki en iyi ücretleri biz verdik çalışanlarımıza. Çünkü biz bir aile bütünlüğü ile çalışıyoruz. Onların en iyi hakları almasını istiyoruz. Çünkü çalışanların huzuru olursa, haklarını düzenli alırlarsa, huzurlu olduklarında verimli olurlar. Onun için bugüne kadar öyle bir baskı da yapmadık. Başkanımız da bize bu konuda hep tembihlemiştir. Kesinlikle böyle bir şey olmamıştır. Alın terinin kıymetini bilenlerdeniz çok şükür. Eğer öyle bir şey varsa isimle söylemesi lazım. Kimseyi zan altında bırakmaması lazım. Aladdin Bey’e ben şunu sormak istiyorum. Bizim böyle bir baskımız yokken İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde Hak-İş bağlı Hizmet-İş Sendikası’nda 2500 kişi çalışırken bunları başka sendikaya geçirirken, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde 2500 kişiyi, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde 3000 kişiyi geçirirlerken, Küçükçekmece Belediyesi’nde değiştirlerken, acaba bizim belediyeler değiştirdi siz niye değiştirmiyorsunuz gibisinden kafamızı karıştırmak mı istiyor? Çalışanlarımızla, işçilerimizle bizi karşı karşıya getirmek mi istiyor? İşçilerimizin geçmiş dönemdeki haklarını bile verdik. Tam sözleşme döneminde baskı yapılıyor demek, burada sendika temsilcilerimizi de zor durumda bırakmak demektir.”

BEDRİ KARA: “SÖZLEŞME YAPACAĞIMIZ ZAMANDA BÖYLE BİR ŞEYİN OLMASI BİZİ ÜZDÜ”

Uslu’nun ardından Tüm Bel-Sen Edirne Şube Başkanı Bedri Kara açıklamalarda bulundu. Kara şunları söyledi: “Bizim memur sendikası olarak kimseden böyle bir talebimiz olmadı. Böyle bir baskı görmüş olsak, biz kendimiz tepkimizi gösterirdik. Uyum içinde çalışıyoruz. Tabi ki bazı fikir ayrılıkları, görüş farklılıkları olacak. Bu da işin doğasında var ama hiçbir zaman birbirimizi kırmadan, üzmeden, şimdiye kadar yaptığımız toplu iş sözleşmelerin en güzel iki tanesini yaptık. Şimdi yine tam toplu sözleşme yapacağımız bir dönemde böyle bir şeyin olması açıkçası bizi üzdü. Biz yine şimdiye kadar nasıl uyum içinde çalışıp konuştuysak, ben bir sorun görmüyorum. Kısa bir süre içinde de görüşmeleri yapıp yine en iyi şekilde güzel bir toplu sözleşme yapacağımıza inanıyorum.”

KAMİL TUNCA: “HİÇ BİR ARKADAŞIMIZ BASKI ALTINA GİRMEDİ”

Kara’nın ardından DİSK Genel-İş Sendikası Keşan Belediyesi Kadrolu İşyeri Baş Temsilcisi Kamil Tunca söz aldı. Tunca’nın açıklaması şöyle: “Keşan Belediyesi’nde 19 yıldır kadrolu işçi olarak çalışmaktayım. Su ve kanalizasyon işlerinde halen devam etmekteyim. 2 yıl önce DİSK Genel-İş Sendikası ile Keşan Belediyesi arasında, yılbaşında bir toplu iş sözleşmesi imzaladık ve halen devam etmektedir. Bu toplu iş sözleşmesinde doğan bütün haklarımızı zamanında ve gününde almaktayız. Bununla ilgili hiçbir sıkıntımız ok. Çalışan arkadaşlarımızla çarşamba günleri olan sendikal izinlerimizi kullanıp işyerlerini dolaşıyoruz. Bununla ilgili herhangi bir sendikal haklarımızı kaybı olayıyla ilgili hiçbir yöneticimizden ve işyerimizdeki birim amirlerimizden böyle bir talep ve bir şey duymadık. İşçi arkadaşlarımızdan da herkes gününde ve zamanında işyerine geliyor ve çalışıyor. İş yerinde ekmeklerimizi evimize götürmek için mücadele ediyoruz. Bu işyerinde de 7 yıldır işyeri baş temsilcisi olarak görev yapmaktayım.  Hiçbir arkadaşımız böyle bir baskı altına girmedi.”

ÖZÇAKIR: “CİDDİ GELİR ADALETSİZLİĞİ VARDI ÇOĞU GİDERİLDİ”

Son olarak konuşma yapan DİSK Genel-İş Sendikası Keşan Belediyesi Personel Ltd. Şti. İşyeri Baş Temsilcisi

İbrahim Özçakır ise şu ifadeleri kullandı: “Biz Kanun Hükmünde Kararname ile 2 Nisan 2018’de kadrolu olarak şirket personeli olduk. O günden sonra sözleşme hakkımız tanındı. Şu an Keşan Belediyesi’nde yeni yönetimle 3 tane sözleşme imzaladık. 2019 Mayıs, 2020 ve 2021 Ağustos ayında imzaladık. Açıkçası bizde geçiş döneminde çok ciddi anlamda gelir adaletsizliği vardı. Daha önceki asgari ücretin yüzdeliklerinden kaynaklanan. Bunların çoğu ortadan kalktı. 300 personelin 270-280 tanesinin maaşı birbirine çok yakın. Sadece kendi aralarında yaptıkları işe göre ayrımlar var. Daha ağır işte çalışıyorsa ufak bir fark var. Çok güzel toplu sözleşmeler imzaladık. Bunlarla birlikte herhangi bir baskı altında kalmadık.”

Son olarak tekrar söz alan Yakup Balcı; “Bizi bize bırakın. Biz hem sendika temsilcisi arkadaşlarımızla, hem işçilerimizle hem memur arkadaşlarımızla Keşan Belediyesi’ni Allah’ın izniyle gayet iyi bir şekilde yönetmeye devam edeceğiz. Ortalık karıştırmak için tam anlaşma günlerinde böyle tarafların izni alınmadan veya taraflardan muhatap alınmadan duyumlarla mı bu önergeleri veriyorlar? 8 ay maaş alamayan Keşan Belediyesi işçileri bugün itibariyle maaşlarını bir gün önceden alıyorlar. Günlerce geriye dönük ikramiyelerini ve kıdem tazminatlarını alamayan arkadaşlar, emekli olduktan sonra en az 1 hafta içinde tazminatlarını alıyorlar. Elinizi ayağınızı bizim üzerimizden çekin, siyasetinizi personelimiz üzeriden yapmayın” dedi.

BEDRİ KARA: “ARKADAŞLARIMIZLA GÖRÜŞEMİYORDUK ETKİNLİK YAPTIK”

Konuşmaların ardından gazetemiz editörü Mehmet Aytaç’ın Bedri Kara’ya sorduğu; “Birkaç hafta Keşan Belediyesi Kompleksi’nin bahçesinde Keşan Belediyesi’nin 100 civarındaki memuru, simit çay etkinliği düzenlediler öğlen vaktinde. Orada siz de vardınız, Aladdin Bey de bulunuyordu. Hatta sizinle ve Aladdin Bey ile aynı masada yaptığımız görüşmede bu konularla alakalı sıkıntılarınız olduğunu dile getirmiştiniz. Ama bugün bu toplantıyı düzenliyorsunuz. Ne değişti?” şeklindeki soruya şu cevabı verdi: “İstek olabilir. Ben gel şu sendikaya geç diyebilirim, diyebilirler ama baskı yapmak başka bir şey. O günde ısrarla söyledim. Bu tepki mi diye sorudnuz. Bu tepki değil, biz belediyede çalışırken arkadaşlarımızla bazen bir ay görüşemiyoruz. Telefonla görüşüyoruz ama yüz yüze görüşemiyoruz. Bunun için böyle bir etkinlik yaptık. Bu etkinlikleri çoğaltacağız da. Mesela fasulye ve pilav günü yapacağız. Sizler ide devam edeceğiz. O gün başkanlarımızı da davet etmiştik. Hatta beraberdik Yakup Bey ile Yayla’da Erikli’de. Ben yetişeyim diye erken geldim. Onlar çalışmaya devam ettiler orada. Bir tepki değildi, sadece birlik, beraberlik ve dayanışmamızı güçlendirmek için yapılan bir etkinlikti.”

ÖZTÜRK’ÜN ÖNERGESİ

Keşan Belediye Meclisi’nin CHP’li üyesi Aladdin Öztürk, 2 Aralık 2021 tarihinde yapılan belediye meclis toplantısı öncesi bir soru önergesi vermiş ve şu soruları sormuştu: “Uzun yıllardır Keşan Belediyesi ile örgütlü sendika arasında toplu iş sözleşmesi imzalanmış ve hiçbir sorun yaşanmamışken, bu dönem toplu iş sözleşmesi neden 120 gün sonra gecikmeli imzalanmıştır? Bu görüşmeler esnasında sendika yetkililerine başkan yardımcıları tarafından mevcut sendikadan istifa etmeleri, aksi halde sözleşmenin imzalanmayacağı ve üyelerinin kayba uğrayacağı tehdidi yapıldı mı? Bugün neden memurlar üzerinde sendika üyeliklerinin seçimi konusunda bir baskı kurulmaya çalışılmaktadır? Çalışanların Anayasa’dan kaynaklanan en temel haklarından birinin engellenmesi yönünde ortaya çıkan ve suç oluşturan bu baskıcı tavır sizden mi kaynaklanmaktadır? Değilse sizin bu baskıları ortadan kaldırma yönünde bir çabanız bulunmakta mıdır? Bulunmaktaysa bu çabanın kapsamı nedir?”