SONGÜL KONAR

ÇED raporuna bilirkişiler 2'nci defa olumsuz rapor verdi.

İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar, olumsuz verilen rapora rağmen çalışmaların hala devam etmesiyle ilgili konuştu. 

“EN ÖNEMLİ UNSUR HUKUKUN UYGULANMASI”

Raporun olumsuz olmasına rağmen çalışmaların devam ettiğini, projenin yapılmaması için çalışmalara ve araştırmalara devam edeceklerini ifade eden Çakırlar, sözlerine şöyle devam etti: “Bu konuyu mecliste daha önce dile getirdim. ÇED rapora olumsuz verdikten sonra mahkeme süreci yine devam etmişti. Uzmanı olan 10 bilirkişi Saros Körfezine gidip incelemelerde bulundu. Mahkeme olumsuz vermesine rağmen çalışmalara başladı, bu süreçte bunun doğru olmadığını mecliste konuşmalarımda da söylemişti. Mahkeme sonuçlanmadan böyle bir hukuksuzluk yapılmamalı. Adalet mülkün temelidir, vatandaşta adalete duygusuz kalmasın. Mahkeme sonuçlanmadan çalışmalar başlamış. Gördük ki sonuçlanmış, tekrar iptal edilmiş, ÇED raporu olumsuz verilmiş. Buna rağmen hala yapıyorlar. Burada hukuki süreci hiçe sayıyorlar. Mecliste bu konuyu yine gündeme getireceğim. Çalışmalar bu süreçte olmaması gerekiyor. Adamlar buna rağmen devam ediyor. Çok sıkı takip edilmediği için insanlar bunu görmüyor. Biz, üzerimize vazife olan her şeyi yerine getirmeye çalışıyoruz. Araştırmalara devam edeceğim, bu konuyu meclise yine getireceğim. Yapabileceğimiz bir şey varsa daha iyisini yapmak için çalışacağız. En önemli unsur hukukun uygulanması. Hukuk bu işin yapılmamasını söylüyor. Mahkeme, raporun incelemeleri sonucu yapılmaması gerektiğini uygun bulmuş. Okan vekil ile de görüştük. İkimiz bu konu üzerinde çalışacağız.” 

“ÜMİT EDİYORUM DİĞER DOZLAR DA BİRAN ÖNCE GELİR”

Türkiye’de koronavirüs aşılama çalışmalarının başlaması ile ilgili de konuşan Milletvekili Orhan Çakırlar, sözlerini şöyle sonlandırdı: “İlk olarak 3 milyon doz aşı geldiği söyleniyor. İlk başta 11 Aralık denildi olmadı, daha sonra 22 Aralık dendi o da olmadı 24 Aralık dendi, o da olmadı. İlk söylediklerinden sonra bir ayı geçen süre oldu. Aşının ilk olarak sağlık ekiplerine yapılmasını doğru buluyorum. Onlar hepimizden ön cephede. Biz evde oturabiliriz ama onlar oturamaz, hastalığı evine getirebilirler. Bundan sonraki aşamalarda daha çok aşı geleceğini ümit ediyoruz. Önce sağlık çalışanlarına sonra 65 yaş üzerinde kronik rahatsızlığı olanlara gelecek. Türkiye’de 3 milyonun üzerinde sağlık çalışanı var. Doktoru, hemşiresi, bu kapsam içerisine giren hastaların bakıcısı da var. Ümit ediyorum diğer dozlar da biran önce gelir ve daha geniş halk kitlelerine ulaştırılır. Aşı olsa, Sağlık Bakanlığının günde 700- 800 bin insana aşı yapılabilecek gücünün olduğu söyleniyor. Önce sağlık çalışanlarına sonraki safha içerisinde de toplu olarak ordu mensuplarına, askerlere vurulur yeter ki yeterli dozda aşı gelsin. Bu saate kadar 3 milyondan fazla rakam söylenmedi. Aşı inşallah biran önce vurulur da faydalı olur.”