MEHMET AYTAÇ

Yürüyüş öncesinde bir basın açıklaması yapan dernek üyeleri, Erikli için yetersiz kalan, işlevini yitirmiş, Saros Körfezi’ni kirletmek için büyük tehlike olan arıtma tesisine dikkat çekmek için toplandıklarını belirttiler

“KOOPERATİFİN KEŞAN BELEDİYESİ’NE DEVRİNDEN SONRA BEKLENEN HİZMETLER ALINAMADI”

Dernek üyeleri şu açıklamayı yaptı: “Saros körfezinin bölge ve ülke turizmine olan katkısı, devlet ve Devlet Kurumlarınca önemsenmediği sürece maalesef ki bu sorunlarla uğraşmaya ve boğuşmaya devam edileceğiz. Erikli nüfusunu dikkate aldığımızda nüfusu 100 bini aşmıştır. Hala mevcut kullanımdaki arıtma, o dönemde yaşayanların katkısıyla 20 bin nüfusa göre Kooperatif tarafından yaptırılarak hizmete konmuş olan biyolojik arıtma ve kanalizasyon şebekesidir. Bu konuda derneğimizin kurucusu ve onursal başkanınız Şükrü Akıllı’nın araştırıp yazdığı köşe yazısından aldığımız bilgiye göre; biyolojik arıtma, kooperatif yönetimi süresince bürokratik işlemlere rağmen zor da olsa başarılarak, çevre yasası ve su kirliliği kontrol yönetmeliklerin uyularak, evsel atıkların yani kanalizasyon atıkların deşarj izinleri çevre il müdürlüğünden alınmış, uzmanlaşmış çevre mühendislik firmalarının ayrıntılı çalışmaları, denetim ve kontrolleri ile sağlıklı bir şekilde yürütülmüştü. Hatta o dönem arıtmadan çıkan atık su ile arıtma çevresindeki ağaçlar ve yeşil alan sulanıyordu. Yani arıtma da dahil devletin ve belediyenin yapması gereken aklımıza gelen tüm hizmetleri bugüne kadar kurulan kooperatif ve üyeleri sayesinde yapılmıştı. Gelin görün ki; kooperatifin Keşan Belediyesi’ne devredilmesi den sonra ne yazık ki beklenen hizmetler alınamamıştır. Kooperatif yönetimlerinin çevreye ve insan sağlığına gösterdiği hassasiyet, yerel yönetim yani belediye mücavir alanına göstermemiştir. Yasa ve kurallar göz ardı edilerek uyulmamıştır. Erikli’deki mevcut biyolojik arıtma tesisinin deşarj izni 5 yıldır alınmadığı gibi, yıllardır 7000’i aşkın konutun evsel ve kanalizasyon atıkları arıtmadan geçerek önce göle sonra denize ulaştırılmaktadır. Oysaki hiçbir bilimsel ve teknik çalışma olmasa bile, 24 saat çalışan makinelerin ve biyolojik arıtma sisteminin tükettiği elektik bedeli enerji bakanlığının teşvik uygulamasından yararlanıp %50’si geri iade alınabilirdi. Kooperatif yönetiminin yararlandığı bu olanaktan deşarj izni almayan Keşan Belediyesi yararlanamamış ve dolayısıyla kamu hakları heba olmuştur. Gelinen noktada gölün tabanı ve kanalın denize ulaştığı önemli bir saha balçık çamur ile kaplıdır. Göl kıyısındaki çirkin manzaraların yansıra gözlenen olumsuzluklar ciddi bir tehlikenin işaretidir. Göl çevresi sinek ve haşere üretim merkezi haline gelmiştir. Buralarda su ürünleri avlanması ve denize girilmesi çok ciddi sağlık problemleri oluşturmaktadır. Arıtmanın deşarj izni olmadan göle ve denize verilen atık sular yeraltı sularının da kalitesini bozacak şekilde kuyulardan şebekeye sızmakta ve ciddi bir kontaminasyon ortamı oluşturmaktadır. Çevre ve insan sağlığı yönünden tehlike içeren arıtmanın acilen deşarj izni alınmalıdır. Belediye de çevre kanunu yönetmelik hükümlerine uymak zorundadır. Deniz sularının genel kalite kriterlerine göre sağlık birimlerince düzenli aralıklarla uyum ölçümü yapılmalıdır. Halk sağlığı çevre ve denizin temiz kalması ve temiz su kullanımıyla gerçekleşir, kooperatif yönetimlerini sürekli denetleyen, cezai müeyyide uygulamakla tehdit eden, baskı kuran çevre yetkililerini göreve davet ediyoruz.

Tüm bunlar araştırılıp yasalar gereği soruşturulması ve gereken önlemler daha fazla zaman geçirilmeden acilen yapılmalıdır. Erikli’ye artık bunca insan yükünü kaldırabilecek ve arıtılan suyun kullanılabileceği ileri biyolojik arıtma tesisi kurulması elzemdir. ERÇED olarak insana verdiğimiz değerle halk sağlığını korumak, çevresel tüm sorunları çözerek hem çevreyi korumak ve muhtemel çevre kirliliklerinin önüne geçmek hedefinde ve takibinde olacağız.”