AYGÜL KONAR

Paçaman, açıklamasında, sadece Sazlıdere değil, Saros Körfezi’nin herhangi bir noktasında böyle bir projenin uygun olmadığını düşündüklerini vurguladı. 

“PROJENİN BÖLGE TURİZMİNE OLUMSUZ ETKİLERİ OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”

Sazlıdere Sahili’nde yapılması planlanan FSRU Liman ve Boru Hattı Projesi’nin, birliğin mücavir alanları içerisinde yer alan Saros Körfezi kıyı şeridine olumsuz etkilerinin olacağını vurgulayan Paçaman, “Keşan Heyeti olarak Marmara Ereğlisi’nde BOTAŞ yetkilileri ile yaptığımız toplantıda FSRU projesinin bilinen detaylarını görüştük. Projenin bölge turizmine olumsuz etkileri olacağı endişesini yaşamaya devam ediyoruz. Botaş’ın hazırladığı ÇED raporu ve görüşmede aldığımız bilgiler doğrultusunda; Gemilerin FSRU iskelesine yanaşma-ayrılmaları esnasında sualtı habitatına ve kıyılara vereceği olası zararın önlenmesine ilişkin şimdiye kadar yapılan ön çalışmanın yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Sazlıdere Sahili’nde yapılması planlanan  FSRU Liman ve Boru Hattı Projesi’nin, birliğimizin mücavir alanları içerisinde yer alan Edirne’nin Saros Körfezi kıyı şeridine olumsuz etkileri olacağını ön görmekteyiz. Bu projenin bölge turizmine olumsuz etkileri olacağını düşünüyoruz. Keşan, İpsala ve Enez ilçe sınırları içerisinde turizmi koruma ve gelişim bölgeleriyle Turizm merkezlerinde alanın bütüncül bir anlayışla korunması, geliştirilmesi, tanıtımı, Turizme ilişkin sosyal teknik altyapının gerçekleştirilmesi ve işletilmesini sağlamak amacıyla Bakanlar kurulu kararıyla 2007 yılında kurulan birliğimizin bu zamana kadar hayata geçirmiş olduğu proje ve hizmetlerin boşa çıkmaması, bölge turizminin geliştirilmesine yönelik yeni projeleri hayata geçirebileceğimiz doğal altyapının yaşaması için projenin bölgemizde yapılmasını uygun bulmuyoruz” diye konuştu. 

“BU PROJENİN SAROS KÖRFEZİ’NDE YAPILMASINI ESTAB OLARAK İSTEMİYORUZ”

Toplantıya giderken yaşadığı endişeleri döndüğünde de yaşamaya devam ettiğini dile getiren Paçaman, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Sadece Sazlıdere değil, Saros Körfezinin herhangi bir noktasında böyle bir projenin uygun olmadığını düşünüyoruz. Devletimizin milli enerji ile ilgili hayata geçirmeye çalıştığı olumlu projelere karşı değiliz. Her Türk vatandaşı ve tüm kamu kurumları Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güçlenmesi için yapacağı çevreye ve halkına duyarlı projeleri destekler. Fakat bu projenin doğa harikası, eşsiz Saros Körfezi’nde yapılmasını ESTAB olarak istemiyoruz. BOTAŞ yetkililerine misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Üzülerek söylüyorum ki, toplantıya giderken yaşadığım endişeleri döndüğümde de yaşamaya devam ediyorum. Umuyoruz bakanlık yetkilileri bu projenin Saros’umuza yapılmasından vazgeçer.”