AYGÜL KONAR

Şen, üreticilerin tarlalarına verilen zararlar nedeniyle mağdur olduklarını, oluşan zararların ödenmesi gerektiğini ve yetkililerin biran önce çözüm bulmaları gerektiğini söyledi.

“İKİNCİ BİR ARACIN GEZDİĞİ YERLERDE MÜTHİŞ ZARAR YAPIYORLAR”

Ekili arazilerde yapılan tespitlerin sorumsuz bir şekilde yapıldığını ve üreticilerin ciddi zararlar gördüğünü vurgulayan Hasan Şen, üreticiler tarafından kendilerine iletilen şikayetleri şöyle dile getirdi: “Bölgede Türkiye Petrollerini arama ortaklarının gaz veya doğal gaz aramayla ilgili ekipleri var. Şu anda Keşan Paşayiğit bölgesinde, İzzetiye bölgesinde çalışma yapıyorlar. Çiftçilerden bu konularda çok şikayet alıyoruz. Şikayet almamızın en büyük nedenleri bu işi yapan kurum veya kuruluştaki çalışan insanların çok sorumsuz davrandığını gözlemlemekteyiz. Şu ana kadar mevcut olan arazilerde gözlemlediğimiz kadarıyla başıboşluk bir şekilde ekili arazilerde usturubuna göre değil canları nasıl istiyorsa o şekilde gittiklerini görmekteyiz. Elle gezmeleri gerektiği yerlerde arabayla gezdiği, fakat yapılan tespitlerde bu yerlerdeki üreticilerimize zarar ödemesinin yapılmayacağı beyan ediliyor. İkinci bir aracın gezdiği yerlerde müthiş zarar yapıyorlar. Bu üretici açısından toplamda çok büyük bir kayıplara neden olacak. Tabi bu ülke ekonomimiz için, çiftçilerimiz için çok önemli bir durum. Üretici bu zamana kadar gelmiş, hasadına bir ay gibi bir süre kalmış ürününün heba olmasını istemiyor. Oradaki yetkililere gittiğimde bu konuyu şahsen onlarla görüştüm. Fiyat ve verim konusunda anlaşmazlığa düşüyoruz. Onlar beyanlarını bir yıl geriden devam ettirdikleri için fiyat ve verim konusunda sıkıntı yaşıyoruz. Şu an bölgemizin Türkiye’nin bölge ortalamasında çok yüksek olduğunu tahmin ediyoruz. Arpa biçimlerimiz baladı. Arpada rekoltemiz beklenen seviyede. Buğday da aybaşında başlayacak. Bu yıl biliyorsunuz ki yağış aldık. Çiftçi açısından müthiş bir yıl bizi bekliyor. Fakat insanlar burada mağdur, 8-10 aydır çiftçiler tarlalarına gözü gibi bakıyor. Gözü gibi baktıkları ürünün bir şey uğruna heba olmasını hiçbir şekilde istemeyiz. Kurum olarak bize gelen şikâyetler var. Bu şikâyetleri de basın yoluyla duyurmak istiyoruz. Çiftçi sahipsiz değildir, bu kadar vurdumduymazlık olmasın.”

“YETKİLİ KİŞİLERİN, İNSANLARIN ARAZİLERİNDE MİLLİ SERVETİN HEBA OLDUĞUNDAN HABERLERİ VAR MI?”

Zararın geçmiş fiyatlara göre değil de bu yıl ki fiyatlara göre karşılanmasını talep ettiklerini dile getiren Hasan Şen, sözlerini şöyle sonlandırdı: Pandemi sürecinde gıdanın önemi arttı bir de kuraklık var. Kuraklıkla beraber buğday ürünümüzde arz-talep dengesi oluşuyor, fiyatlar, faiş fiyatlara çıktı. Bu bizim bölgemiz için artı bir durum ama Cumhurbaşkanımızın dediği gibi devlet ikinci-üçüncü ürüne teşvik ediyor. Kanun ve kararnamelerle bir karış toprağın daha ekilmesini istiyor ama biz ektiğimiz ürünlerin heba olduğunu görüyoruz. Yetkili kişilerin, insanların arazilerinde milli servetin heba olduğundan haberleri var mı?  Ben Keşan Ziraat Odası Başkanı olarak çiftçilerimizin sesini duyurmaya ve bu yanlıştan biran önce dönülmesini talep ediyorum. Ayrıca eklemek istiyorum, Tarım İlçe Müdürü ile istişare halindeyim. Fiyat konusunda ödeme ile ilgili hiçbir şey yok. Sadece tespitleri yaptıklarını duyuyorum. Geçmiş fiyatlar değil bu yıl ki fiyatlara göre zararın karşılanmasını talep ediyoruz. Mağdur olan insanlarımız var. Bir proje aldı başını gidiyor. Giderken ayçiçeği-buğday tarlasına, bağ-bahçeye zarar veriyor ama çeltik tarlasına geldiği zaman duruyor. Orasını yapamıyorsa buraları da bir ay sonra, hasat olmadığı zamanlarda bu işleri yapın. Bizim bölgemiz verimli topraklara sahip bir bölge. Biz gözbebeğimiz olan buğdayı bakarken kırılmasın diye içerisinde gezerken, ilaç atarken özen gösteriyoruz ama gelip birilerinin bizim gözbebeğimiz olan tarlalardaki ürünümüzü sorumsuz bir şekilde heba etmelerini kesinlikle istemiyoruz. Biz bu ürüne 10 ay gibi bir süre bakıyoruz. İlaç atıyoruz, gübre atıyoruz, mazot harcıyoruz, emeğimiz var. Sadece sizin istediğiniz gibi fiyat belirleyerek veya piyasa şartlarını belirlemeden fiyat politikası uygularsanız ve sorumsuz bir şekilde arazilerde istediğiniz gibi gezerseniz bu çiftçilere, yetkililere sesleniyorum devletin üreteceği milli kayba ve servete birilerinin dur demesini bekliyoruz.”