“Sizler tarihin en güzel, en temiz insanlarısınız”

AYGÜL KONAR

Ülkemizde, 30 yıldır roman toplumunun farklı alanlarda sorunlarını dile getirmeye başladığını, örgütlenme ve dernekleşme süreci ile gelişmeye başladığını kaydeden Dinç, Keşan’da da ciddi anlamda roman nüfusu bulunduğunu, ilçemizde yaşayan romanların, diğer roman vatandaşlarından farklı olarak, yerleşik düzende yaşadıklarını belirtti.

“ÜLKEMİZDE 30 YILDIR ROMAN TOPLUMU FARKLI ALANLARDA SORUNLARINI DİLE GETİRMEYE BAŞLADI”

Ülkemizde kültürel anlamda bir birinden farklı yaşayan vatandaşların bulunduğunu ifade eden Hasret Dinç, “Bir çoğunun benzer yönleri olduğu kadar farklı yapıları da var. Hepsi bizlere miras ve kültürel zenginliğimizdir. Bir çoğunun kendilerine has olumlu benzer özelikleri ve yönleri bulunmaktadır. Ancak öylesine kadim bir toplum var ki adı ‘Roman’ olan, binlerce yılın acısını helen üzerinden atamamıştır. Avrupanın ortasında işkenceler maruz kalmış, gaz odalarında öldürülmüştür. 1935-1945 arası nazi Almanyasında resmi olmayan verilere göre 880.000 kişi soykırıma uğramıştır. Almanya ancak 1982'de Romanların tıpkı Yahudiler gibi Hitler’in hedefi olduğunu ve soykırımına uğradığını, Birleşmiş Milletler’de 1989'da etnik nedenlerden dolayı soykırımına tabi tutulduklarını kabul etmiştir. Roman toplumu bir çok sorun ile mücadele ederken pandemi sürecininde eklemlenmesi yaşanan yoksulluğa tuz biber olmuştur. Ülkemizde ise 30 yıldır roman toplumu farklı alanlarda sorunlarını dile getirmeye başladı örgütlenme ve dernekleşme süreci gelişmeye başladı her ne kadar sivil toplum bilinci tam olarak oluşmasa da haberleşmenin ve iletişimin teknolojik ilerlediği süreçte sorunlar görünür olarak ciddi olarak dile getirilmeye başladı. İlçemize ciddi anlamda roman nüfusu bulunmakta Keşan'da yaşayan romanlar ülkemizin diğer roman vatandaşlarından farklı olarak göçebe değil de yerleşik düzende yaşıyorlar” dedi.

“ROMAN TOPLUMU SADECE AYRIMCILIK İLE MÜCADELE ETMİYOR”

Roman toplumunun sadece ayrımcılık ile mücadele etmediğini, eğitim, istihdam, başta olmak üzere çok fazla sorun ile karşı karşıya kaldıklarını ifade eden Hasret Dinç, “Son dönemde ayrımcılık vakalarıda azalma görülse de kötü olan bir şeyi roman kelimesinin içine sokarak kadim bir topumu kötü söylemlere maruz bırakmak tam bir vicdansızlık örneğidir, keza ülkemizde yaşayan tüm topluluklarda iyi ya da kötü olan herşey vardır. Roman toplumu sadece ayrımcılık ile mücadele etmiyor, eğitim, istihdam, başta olmak üzere çok fazla sorun ile savaşıyorlar. Geçmiş yıllarda eğitimli roman gençleri sayısı oldukça azdı şimdi ise bir nebze olsun daha fazla. Bu süreçte yetişen roman gençleri eğitimlerini tamamladıktan sonra hayat mücadelesine başladılar. Bazıları ise işsizlik ile uğraşıyor. 2 ve 4 yıllık mezunlar ile yaptığım görüşmelerde ‘ben bunun için mi okudum’ diye sitem ediyorlar. Haksız da değiller. Öğrencilerimiz kendi yakınlarında örnek alabileceği hiç kimseyi göremiyorlar eğitim hayatlarında ‘ben x abim gibi olacağım, ben x ablam gibi olacağım’ diyebilecekleri, örnek alabilecekleri büyükleri yok. Aslında bununla ilgili geçmiş yıllarda çeşitli toplantı, seminer, çalıştay benzeri çalışmlar yapıldı. Bazende pozitif ayrımcılık yapılması yönünde fikirler ortaya konuldu. Sözde karşılık bulundu. Keşan'mızda hayata geçen hiçbir şey maalesef bulunamadı. Rol model gençlerimiz pozitif ayrımcılık yapılıp toplumun önünde elmas gibi parlatılmalı. Gelecek nesillerimiz onları örnek almalı. Sadece benim tanıdığım Türk Dili Edebiyatı Öğretmeni,Tarih Öğretmeni,İngilizce Öğretmeni, Muhasebe, İşletme 2 ve 4 yıllık mezunlar bulunmakta. Rol model sıkıntısı olmamalıdır. İstenildiği taktirde Keşan'ımıza rol model olacak gençler vardır. Gelecek nesillerimizin eğitime daha sıkı sarılabilmesi için rol model gençlerimize pozitif ayrımcılık yapması gelecek nesil için ışık niteliğindedir” ifadelerine yer verdi.

“BİZLER EĞİTİM HAYATINI SÜRDÜREN ARKADAŞLARIMIZA DESTEK OLMAYA DEVAM EDİYORUZ”

Pandemi sürecinin herkesi etkilediği gibi kişisel ve kurumsal olarak kendilerini de etkilediğini, lakin kendilerine ulaşan, yardım talep eden kişilere ellerinde olmasada; kişisel borçlanarak, ailenin talep ve isteğini yapmak için emek sarf ettiklerini, bazende Belediyenin veya kaymakamlığın ilgili birimlerine yönlendirmeye çalıştıklarını kaydeden Dinç, “Tek isteğimiz herkesin kendi eğitimini tamamlayıp, ekmeğini kazanacağı istihdama kavuşması. Onlardan da isteğimiz geleceğe ışık saçmaları, yaşanan tüm olumsuzluklara duyarsız olmamalı, kendilerinin yaşadıgı sorunları diğer çocukların da yaşayacağını düşünüp sosyal sorunluluk almalardır” ifadelerini kullandı.

“TÜM ROMAN VATANDAŞLARIN 8 NİSAN DÜNYA ROMANLAR GÜNÜNÜ KUTLUYORUM”

Nazi Almanya’sında yüz binlerce roman vatandaşın, Nazilerin ölüm kamplarında 3 Ağustos 1944 tarihinde bir gün içinde can verdiğini hatırlatan Keşan Eğitim ve Dayanışma Federasyonu Başkanı Hasret Dinç, “Kurtulanlar ise Avrupa’nın dört bir yanına dağıldı. Bu büyük felaketten sonra Romanlar pek çok platformda bir araya geldi. 8 Nisan 1971’de ayrımcılıkla mücadelede işbirliğini teşvik etmek, Romanların sorunlarını tartışmak üzere Uluslararası Roman Kongresi farklı ülkelerden gelen Romanlarla Londra’da ilk kez toplandı. 1990 yılında düzenlenen 4. Uluslararası Roman Kongresi’nde de 8 Nisan tarihi ‘Dünya Romanlar Günü’ olarak kabul edilip 2. Dünya Savaşı'nda Naziler tarafından soykırıma uğrayan, sayısı tam olarak bilinmeyen Romanların anısına dünyanın her yerinde yaşayan Romanlara ithaf edildi. O günden bu yana her yıl 8 Nisan Dünya Romanlar günü, Romanların ayrımcılığa karşı mücadelesini şekillendirmekte ve bu doğrultuda; ‘Barış, refah ve dayanışma için birlik!’ anlayışıyla kutlanmaktadır. Ülkemiz için bu toplantı bağlayıcı niteliği bulunmasada, Roman vatanşlara yönelik sosyal içerme strateji belgesinde açıkca belirtilen ‘8 Nisan Dünya Romanlar Günü’nde Roman vatandaşlara yönelik program düzenlenecektir' ibaresi bulunmaktadır. Bu vesile ile ilçemizde, köylerimizde, ülkemizde bulunan tüm roman vatandaşların 8 Nisan Dünya Romanlar Gününü Kutluyorum. Sizler tarihin en güzel, en temiz insanlarısınız” şeklinde açıklamalarda bulundu.