İşlek: “Yıkmaya da yıktıramıyoruz, yaptırmaya da yaptıramıyoruz”

HABER MERKEZİ

İşlek açıklamasında, tarihi eserlere önem verilmesi gerektiğini söyledi. 

“BUNLARLA İLGİLİ BİR ÇALIŞMA İÇİNDE OLUNDU MU BİLMİYORUZ”

Anıtlar Kurulu’nun buralara gelip hangi şekilde onarım yapılacaksa yapılması gerektiğini önemle vurgulayan İşlek, “Buralar insanlarımızın rahatça gezeceği, geçeceği yerlerdi. Oraya örnek teşkil edecek yapılar da çıkabilir. Bu örnekleri birçok il ve ilçemizde gördük. Bunların birçok örneği Eskişehir’de Odunpazarı’nda da var. Bizim burada hiç böyle eser göremedik. Keşanlı bir iş adamımız Büyük Cami Mahallesinde tarihi bir yeri onardı. Onu örnek göstermeye çalışıyoruz. Tarihi eser konumunda olan yerlerimiz var. Büyük Cami Mahallesinde bir hamamımız var, oralara daha bir tane çivi çakılmadı. Bunlarla ilgili bir çalışma içinde olundu mu bilmiyoruz. Biz de birer kanaat önderiyiz, insanlarımıza cevap vermek durumundayız. Vatandaş tarihi konumundaki evinin bilgisini almak istediğinde bilgi veremiyoruz. Anıtlar Kuruluna gittiklerinde oradan da bir cevap alamadıklarında buraya geliyor” diye konuştu. 

“BUNLARA DEVLETİMİZ TARAFINDAN ÇARE BULUNMASI GEREK”

Ne şekilde olacaksa buralara çözüm bulunması gerektiğini ifade eden İşlek, sözlerini şöyle sonlandırdı:“Metruk evler bazı vatandaşlar tarafından mesken tutulmuş. Oraları barınak haline getirenler var. Esrar-eroin içimi, fuhuş, hırsızlık, barınma ne ararsan oldu. Mahallelerde yaşayan vatandaşlarımızı rahatsız ediyor. Sadece mülk sahipleri değil, konu komşu da rahatsız bu durumdan. Belli saatler içerisinde bu insanlar buralarda barınıyor. Şikâyetçi olduğumuz zamanda emniyet güçlerimiz buralara geldiklerinde hemen kaçıyorlar, belli süre sonra yeniden geri dönüyorlar. Yakın zamanda Yukarı Zaferiye Mahallesinde yanan bina kutu gibiydi, çok güzeldi. Burayı barınak haline getirenler, orada hazine arayanlar ısınma amaçlı yaktıkları ateş yüzünden yangın çıkardılar. Bina şu anda metruk hale geldi. Yıkmaya da yıktıramıyoruz, yaptırmaya da yaptıramıyoruz, bunlara devletimiz tarafından çare bulunması gerek. Hem biz hem mülk sahipleri hem de o çevrelerde yaşayan insanlarımız da rahatlayacak. Ne şekilde olacaksa buralara çözüm bulunması isteniyor. Sıkıntı artarak devam ediyor. Hırsızlık olaylarından sürekli şikayet ediyoruz. Emniyet güçlerimiz yakaladıktan sonra geri salınıyor, adamlar elleri kollarını sallaya sallaya geziyor. Adli makamlarda bizden önce dışarıya çıkıyorlar. Biz de bir şey yapamıyoruz, diğer insanları da rahatsız etmeye başladı. Daha önce de bir açıklamamızda söylemiştim, hırsızlıklar oluyor, hurdacıların denetim altına alınması şart. Bunlar denetim altına alınmadığı süre içerisinde bu ülkede ne huzur kalacak ne de bu hırsızlıklar bitecek. Emniyet güçleri yakalamaya bıktı, biz kovalamaya. Bunlar ne yazık ki artarak devam ediyor. Çarenin artık bulunması gerekiyor.”