HÜSEYİN ÜNSAL YÜCEL

Saat 10.00 sıralarında Saros Otelde gerçekleştirilen kahvaltı programına Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, Keşan TSO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Şapçı, Keşan TSO Meclis Başkanı Orkun Özkaya, Keşan Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Kaymaz, Malkara TSO Meclis Başkanı Nurdan Altay Güngör, İpsala Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Sezer, Trakya Üniversitesinde görevli akademisyen Aysun Atagan Çetin, oda ve borsa yöneticileri, birim amirleri ve kadın girişimciler katıldı.

KEŞAN, HER ZAMAN MALKARA İÇİN AYRI BİR DOSTLUK NOKTASI OLUŞTURMAKTA

Programda ilk olarak söz alan Malkara TSO Meclis Başkanı Nurdan Altay Güngör, “Keşan, her zaman Malkara için ayrı bir dostluk noktası oluşturmakta. Bu dostluğun temelleri 15 yıl önce sayın Mustafa Helvacıoğlu başkanlığında atılmıştı. O dönemde yine bu salonda bir kadınlar günü programında Tekirdağ kadın girişimcileri ile birlikte hep beraber kahvaltı etme fırsatı bulmuştuk. Tekrar bir arada olduğum için çok mutluyum. Aslında hepimiz etrafımızdaki evlatlarımız için birer rol modeliyiz. İnşallah kadınlarımız, Türkiye’nin geleceği için çok güzel işlere imza atacaklar.  2007 yılında Rifat Hisarcıklıoğlu başkanımızın atmış olduğu tohum tuttu ve kadınlar, kadın girişimciler kuruluyla beraber birbirine dokunmayı öğrendi. Birbirimizin ne iş yaptığını, bizim yaşadıklarımızı başkalarının da ticaret hayatında yaşadığını göre göre daha da motive olup her gün yeni bir güne başladık. Daha iyi günlerde hep birlikte ülkemiz ve ekonomimiz için hep birlikte çalışarak daha iyi işler yapacağımıza inanıyorum. 8 Mart Dünya Kadınlar gününüz kutlu olsun” dedi.

KADINLARIN HAKLARINDA, TALEPLERİNDE, İSYANLARINDA HALA ÇOK BİR ŞEY DEĞİŞMEDİ

Trakya Üniversitesi’nde görevli akademisyen Aysun Atagan Çetin ise 8 Mart’ın, Dünya Kadınlar Günü olarak ilan edilmesinin üstünden uzun yıllar geçmesine rağmen, kadınların haklarında, taleplerinde, isyanlarında hala çok bir şey değişmediğini belirterek, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü; kadınların, cinsel ayrımcılığın sona erdirilmesi, kadınlara uygulanan her türlü şiddetin önlenmesi, insan onuruna yaraşır çalışma koşullarının sağlanması yolunda verdikleri mücadelenin simgesidir. 8 Mart’ın, dünya kadınlar günü olarak ilan edilmesinin üstünden uzun yıllar geçmesine rağmen, kadınların haklarında, taleplerinde, isyanlarında hala çok bir şey değişmemiştir. Dünyada erkek hakları diye bir günün olmayışı dahi, bizim sosyal kimlik kazanmakta ne kadar geç kaldığımızı göstermektedir. Ayni olan şeylerin eşit olmasına zaten gerek yoktur. Eşitlik ancak farklılığın olduğu bir bağlamda anlam ifade eder. Toplumsal cinsiyet eşitliği talebi, kadınların erkeklerle ayni olma değil, aynı haklara sahip olma talebidir. Kadınlar ve kız çocukları, dünya nüfusunun yarısını, bir diğer deviyle dünya potansiyelinin yarısını teşkil etmektedir. Ancak toplumsal cinsiyet eşitsizliği dünyanın dört bir yanında çeşitli şekillerde karşımıza çıkmakta; insanlığın gelişmesi ve kalkınmasının önünde bir engel teşkil etmektedir. Kadınlara yönelik her türden ayrımcılığın önlenmesi, yalnızca temel bir insan hakkı değil, sürdürülebilir bir gelecek için de zorunluluktur. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, küresel bir önceliktir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası dahil, Türkiye'nin imza attığı çeşitli uluslararası sözleşmeler, Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin sağlanması için toplumun tüm bireylerine sorumluluk vermektedir. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlar (SKA), Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler tarafından 2016 yılında yürürlüğe girmiş evrensel bir eylem çağrısıdır. Bu çağrıda, Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamayı amaçlayan ve nitelikli eğitime herkesin erişmesini öngören maddeler başta olmak üzere, 17 adet Sürdürülebilir Kalkınma Hedefinin, 2030 yılına kadar hayata geçirilmesi öngörülmektedir. Verilerle Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini ifade etmek, olay daha net açıklayacaktır kanaatindeyim. Dünya verilerine baktığımızda: 2014 itibariyle 143 ülke kadın erkek eşitliğine anayasalarında yer vermiş bulunuyor. Ancak henüz 52 ülke kadın erkek eşitliği anayasalara alınmış bile değil. Kadınlar hala dünya ortalamasına göre erkeklerden %24 daha az maaş alıyorlar. 2015 yılı itibarıyla, dünya genelinde parlamenterlerin ancak yüzde 22'si kadınlardan oluşuyor. Günümüzde dünya genelinde yaklaşık 63 milyon kız çocuğunun ilköğrenime devam etmediği tahmin ediliyor. Gelişmekte olan ülkelerde her üç kız çocuğundan birinin henüz 18 yaşına gelmeden evlendirildiği görülüyor. Salgın dönemiyle ilgili elde edilen verilere baktığımızda; Birleşmiş Milletler Kadın Birimi'nin yayımladığı bir araştırmaya göre;  virüs salgınının kadınlar üzerinde büyük bir baskıya neden olduğu ve cinsiyet eşitliğindeki 25 yıllık ilerlemeyi tehlikeye soktuğu ve pandeminin kadınları daha fazla ve daha olumsuz etkilediği görülmektedir. Ayrıca, Pandemi dönemi sonrasında kadınların işgücüne dönmesinde azalma beklendiği belirtilmiştir. COVID-19 krizinin dünya genelinde yoksulluk içinde yaşayan kadın ve erkekler arasındaki uçurumu derinleştireceği belirtilmiştir. Denver Üniversitesi (Pardee Uluslararası Gelecekler Merkezi) tarafından gerçekleştirilen çalışma, 2021 yılında 25-34 yaş arasında aşırı yoksulluk içinde yaşayan her 100 erkeğe karşılık, 118 kadın olduğunu ve 2030 yılında bu rakamın 121'e çıkmasının beklendiğini ortaya koymuştur. . Dünya Ekonomi Forumunun 2021 yılı Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Endeksine göre, Türkiye 144 ülke arasında 133. sırada yer alıyor. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın raporuna göre, Türkiye'nin toplumsal cinsiyet eşitliği performansı, benzer gelişme düzeyindeki ülkelerin gerisinde kalıyor. Bu bağlamda, en kaygı verici geri kalış, gelir, eğitim ve sağlık alanlarında görüldü. Çalışmaya göre, bu genel görünümün ana nedenlerinden birisi kadınlar ile erkekler arasındaki gelir açığı. Kadınların ortalama geliri, 2019 yılı verilerine göre erkeklerin ortalama gelirinin yüzde 47'si düzeyinde. Türkiye'deki verilere baktığımızda;  OECO 2018 Raporu'na göre, Türkiye'de aktif nüfus içinde erkeklerin yüzde 707, kadınların ise yüzde 32'si istihdam edilmektedir. Kadınların sadece %5.4'0 şirketlerde üst düzey yöneticilik yapmakta ve sadece Binde 30 şirketlerin çoğunluk hisselerine sahiptir. Kadınların Aylık kazançları erkeklerden ortalama 20 daha azdır. Kadınların % 62’si işyerinde psikolojik veya fiziksel tacize maruz kalmaktadır. Kadınların ev içi iş ve çocuk bakimi için harcadıkları süre ortalama 4 saat 35 dakika iken erkekler için bu süre ortalama 53 dakikadır. Bu durum kadınları işgücüne katılmaktan alıkoyan temel nedendir. Ayrıca eğitim ve beceri eksikliği gibi diğer nedenler de yine hane işlerine ve çocuk bakımına ayrılan zamanın, kadınların sosyal hayatin içinde yer almalarının önünde engel teşkil etmesi nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Kadın girişimciliği ülke ekonomisinin büyümesinde en önemli kaynaklardan biridir, peki Kadın girişimciliğinin yaygınlaşması adına neler yapılabilir: Kamu ve sivil toplum kuruluşları ile kolektif adımlar atılarak, kadınların sosyal ve ekonomik hayata katılımları desteklenebilir.  Kadınların teknolojik yetkinlikleri arttırılarak, dijital pazarlama ve e-Ticaret’te daha etkin olmaları sağlanabilir iş planlarını geliştirme ve uygulama konusunda danışmanlık almaları sağlanabilir. Ürün maliyet analizi ve fiyatlandırma, pazarlama, marka oluşturma, sosyal medyanın doğru kullanımı ve finansal okuryazarlık gibi konularda danışmanlık almaları sağlanabilir. Son olarak sunu söylemek isterim ki çalışkanlığın ve başarının cinsiyeti yoktur. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün de dediği gibi: ‘İnsan topluluğu, kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de, kütlenin, bütünü ilerleyebilsin’ Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin?” diye konuştu.

KADIN TOPLUMUN EN ETKİLİ, YÖNLENDİRİCİ, BİRLEŞTİRİCİ VE KORUYUCU UNSURUDUR

İsmail Şapçı da, kadının toplumun en etkili, yönlendirici, birleştirici ve koruyucu unsuru olduğunu dile getirerek, “Bu konu, sürdürülebilir, adil ve kalkınmış bir toplumu inşa etmenin tek yolu olup, politik, sosyal, ekonomik, kültürel ve çevresel güvenliği başarmanın da ön koşuludur. Demokratik, ileri bir toplum için, kadınların güçlendirilmeleri, etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk vb. alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan faydalanabiliyor olmaları dolayısı ile büyük önem taşımaktadır. Türkiye ekonomisi, siyaseti, sosyal hayatı, demokrasisi ve Ticareti ile gelişirken bu sürece en fazla katkıyı veren kadınlarımız olmuştur. Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Keşan, İpsala, Enez İlçelerinde toplamda 3.100 tane üyesine hizmet eden en büyük sivil toplum kuruluşudur. Keşan Ticaret ve Sanayi Odamızın ilgili ortak, yetkili ve firma sahipleri olmak üzere toplamda %35’i kadınlardan oluşmaktadır. Bölgemizde sadece kadınlarımız işveren olarak değil istihdamda da önemli rol oynamaktadır. Bölgemizdeki toplam kayıtlı istihdamın %30’unu da kadınlarımız tarafından oluşturularak bölgemizin, istihdamına ve ekonomisine katkısı oldukça yüksektir. Keşan Ticaret ve Sanayi Odamızın Kadın Girişimciler Komitesi, Yönetim Kurulu ve Meclisimizle beraber her zaman sahada kadın girişimcilerimizin birebir ziyaretlerini gerçekleştirerek onların sorunlarını önerilerini ve isteklerini her zaman yerinde dinledik ve çözüm üretmeye çalıştık. Toplamda Yönetim Kurulumuz, Meclisimiz ve Kadın Girişimcilerimiz ile beraber kadınlarımızın %80’ni ile birebir ziyaretler ve toplantılar vesilesi ile bir araya geldik. Bu dönemde hiçbir sıkılmadık el bırakmayacağız, tüm üyelerimizin ve kadın girişimcilerimizin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz. Keşan Ticaret ve Sanayi Odası olarak Kadın Girişimci Kurullarımız ile birlikte Eğitimler, Fuarlar, Üye Ziyaretleri, Toplantılar ve çalıştaylar düzenlemeye, her zaman bir araya gelip ortak akıl ile hareket etmeye, her daim devam edeceğiz. Ülkemizin ve Bölgemizin de ekonomik olarak kalkınmasında dinamik bir faktör olan olmazsa olmaz olan kadınlarımızın her zaman yanlarında olacağız. Keşan’da iki tane İpsala’da iki tane Enez’de de bir tane olmak üzere Kadın Üretici Kooperatiflerimizin her platformda destekçisi olmaya yapacakları iş geliştirme faaliyetlerinde kadın üreticilerimiz ile beraber başarmaya devam edeceğiz. Bölgemiz ekonomisinin kalkınmasında olmazsa olmazımız, en etkili dinamik faktörümüz, istihdamda, yatırımda, üretimde en etkili rol oynayan, biz erkeklere birçok kez rol model olan, kadınlarımızın Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Meclisi, Yönetim Kurulu ve Tüm Organları ile beraber ekonomide, ticarette, tarımda, turizmde ve sanayide her zaman destekçisi olduk ve destek olmaya da devam edeceğiz. Son olarak da Kadın varsa Üretim var, İstihdam var ve Ticaret var diyerek Girişimci Kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar gününü kutluyor saygılarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

HELVACIOĞLU: “SİZLER KEŞAN’IN GURURUSUNUZ”

Mustafa Helvacıoğlu tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladığını kaydederek, “Sizler Keşan’ın gururusunuz. Sizler; İş hayatına farklı bir bakış açısı getiren, üreten ve ürettikçe kazanan, kazandıkça ekonomiye ve toplumun her kesimine olumlu faydalar sağlayan, toplumsal yaşamda güçlüklere karşı direnen ve kararlılıkla yollarına devam eden Keşan’ın gururu girişimci kadınlarsınız. Her girişimci kadın, başka kadına ilham verir. Sizinle bir arada bulunmaktan onur duyuyorum. Varlığınızı Keşan için bir şans kabul ediyorum. Çünkü her girişimci kadın, evvela birçok kadına istihdam kapıları açar. Daha önemlisi; sizler başardıkça, diğer kadınlara ilham oluyorsunuz. Biliyoruz ki bir kadının başarısı, başka bir kadının başarısını hazırlar. Siz yükseldikçe, hayat yolunu çizme arayışındaki genç kızlarımıza da kutup yıldızı oluyorsunuz.  Kadın girişimiyle, kadını özgürleştiriyorsunuz. Sevgili Girişimci Kadınlarımız nihayet bu azim ve emekle kadın istihdamını artırıyor, kadının kendi ayakları üzerinde durabilmesinin teminatı oluyor ve sonuçta kadını özgürleştiriyorsunuz. Bununla birlikte ikinci bir konu daha var ki; Keşanlı girişimci kadınlar olarak sizler, mesleklerin cinsiyeti olmadığını ispatlıyorsunuz. Kadın gücünü ispatlıyorsunuz. Kadının her sektörde başarılı olabileceğini kanıtlıyorsunuz. Benim Keşanlı Girişimci kadınlardan dileğim, ilerlemeleri ve yükselmeleridir. Martin Luther King’in dediği gibi; ‘Uçamıyorsanız koşun, koşamıyorsanız yürüyün, yürüyemiyorsanız sürünün, ama ne yaparsanız yapın, ilerlemeye devam edin’ Kadın kooperatifimizle ilk 35’e girdik. Bakınız, dün bu saatlerde yaşadığımız gururu da sizlerle paylaşmak isterim. Dün İstanbul’da Halk Bankası Üreten Kadınlar Ödül Töreni düzenlendi. Bu yarışmaya ülkemiz genelinden 2500 kadın kooperatifi katıldı. Keşan Belediyemizin ve Keşan TSO’nun desteklediği TEKKOOP Kooperatifimiz 2500 kooperatif içinde ilk 35’e girdi. Trakya’da dereceye giren tek kooperatif Keşan’dan çıktı. Hazine ve Maliye Bakanımız ile Halkbank Genel Müdürümüzden ödüllerimizi aldık. Aldığımız bu ödül Keşanlı kadınların da iftiharıdır. Sizler zorluklara rağmen kazandınız. Siz bu arada çok önemli şeyleri de başardınız. Mesela ayrımcılığa rağmen başardınız. Engellemelere rağmen, kimi zaman önünüze gelen fırsat eşitsizliğine rağmen başardınız. Meşhur sözdür “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır” Ama eklemeliyiz ki her kadının arkasında da bir erkek yoktur.” Bu sebeple sizi ayrıca tebrik ediyorum.  Üretmek kadının doğasında var. Aslında baktığınızda bir hususu daha görürsünüz. Kadının üretici olduğunu görürsünüz. Kadın insan üretir, kadın süt üretir, kadın sevgi üretir... Adil olmayan koşullarda iş üretir, sonra emek üretir. Cinsiyeti kimi zaman ve yerlerde onun prangası olsa da aslında bir yandan da sıçrama tahtasıdır. O pranga ancak güçle kırılır. Kadının bu gücü keşfetmesi için sadece özüne ve doğasına kulak vermesi yeterlidir. Kadının gücü yine kadın olmasındadır.  Türkiye’de kadın girişimi adına güzel şeyler oluyor. Şüphesiz Türkiye’de güzel şeyler de oluyor. Mesela son verilere göre ülkemizde kadınların iş gücüne katılımı yüzde 27’lerden yüzde 34’lere yükseldi. Kadın istihdamı 6 milyondan 10 milyona erişti. Mecliste kadın temsili yüzde 4’lerden yüzde 17’lere çıktı. Ben bu vesileyle hükümetimize ve milletvekillerimize teşekkür ediyorum. Ayrıca TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanımız Fatma Aksal’ın da ilimizin milletvekili olmasını çok anlamlı buluyorum. Hepimizin Keşanlı kadın girişimcilere ihtiyacı var. Değerli Kadın Kardeşlerim, siz Keşanlı girişimci kadınlarımızın inanç tohumlarını daima beslemesini dilerim. Her deneyimle, kendi tuvalimizi tek başımıza çizdiğimizi unutmayalım. Kaybetsek bile öğrendiğimizi aklımızdan çıkarmayalım ve kesinlikle vazgeçmeyelim. İmzanızı attığınız işlerin mürekkebinde alın teriniz, emeğiniz, aklınız var. Siz de bir annenin evladını büyütmesi gibi, Keşan’ımızı kadın emeğimizle büyütüyorsunuz. O sebeple hepimizin size ihtiyacı var. Daha büyük adımlarda, hayallerde ve yarınlarda başarı kadınların, gurur hepimizindir. Kısa vadede Edirne’de, ardından Trakya ve Türkiye’de öncü ve örnek olmanızı içtenlikle diliyorum. Çünkü, kadın ne yaparsa güzel yapar diyorum ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü iyi dileklerimle ve saygılarımla kutluyorum” dedi.

Kahvaltıda ayrıca odanın eski kadın girişimcilerine plaket takdim edildi.