BÜLENT SAYLAM

“BU İŞTE GELECEK OLMADIĞI İÇİN YENİ KUŞAK ÇOK FAZLA YÖNELMİYOR”

Keşan’da süpürge imalatı yaparak, ailesinin geçimini sağladığını belirten Oksak, “Ben, süpürge imalat işine 10 yaşında babamın yanında başladım. Yaklaşık 63 yıldır bu mesleği yapıyorum. Meslek, babamızdan bize kaldı ve bizden de, çocuklarımıza kaldı. Keşan’da bizden başka süpürge imalatı yapan çok fazla kimse kalmadı. Bu meslekte, sadece ailenizin geçimini sağlamış oluyorsunuz. Ama çocuğunuz hastalanmış olsa ve sağlık güvenceniz yoksa, biraz zahmet çekersiniz. Bu işte gelecek olmadığı için ve zahmetli olduğu için yeni kuşak çok fazla yönelmiyor. Fakat, bizim yapacağımız başka iş olmadığı için süpürge imalatı yapmaya devam ediyoruz. Eğer elimizden başka bir iş gelmiş olsa, bizde bu işi bırakacağız” dedi.

“BİZ, ÜRÜNÜ EDİRNE’NİN KÖYLERİNE GİDEREK TEMİN ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”

1 hafta içerisinde ne kadar süpürge imalatı yaptığı konusunda da, bilgilendirmede bulunan Ahmet Oksak, sözlerine şöyle devam etti: “Biz, 1 hafta içerisinde en fazla 50 adet süpürge imalatı yapabiliyoruz. Süpürgeyi 10 TL’ye satmış olsak, 500 TL kazanmış olacağız. Ancak, bunun 250 TL’si sermayeye gidiyor. Geriye kalan 250 TL’yle de, 1 hafta boyunca evinizi geçindirmeye çalışacaksınız. Ama bu rakamlarla 4 kişilik bir ailenin geçinmesi mümkün değildir. Geçmişte, işlerimiz daha iyiydi ama mesleğimiz, teknolojiye yenik düştü. Bunun yanı sıra; halk arasında süpürge otu diye bilinen bitkinin ekimi köylerimizde yapılmıyor. Biz, ürünü Edirne’nin köylerine giderek temin etmeye çalışıyoruz.”

“HER BİR SÜPÜRGEMİZDE EL EMEĞİMİZ VE ALIN TERİMİZ VAR”

Oksak, sözlerini şöyle tamamladı: “Süpürgelerimizin imalatını, elimizle yapıyoruz. Her bir süpürgemizde el emeğimiz ve alın terimiz var. Makineler olmuş olsa daha fazla süpürge üretilebilir. Ama makineler en az 15 bin TL ve onun yanında diğer malzemeleri de eklendiğinde rakam 40 bin TL’ye çıkıyor. Bizlerin bu malzemeleri alacak herhangi bir ekonomik gücümüz yok. Bizler, sektörün son temsilcileriyiz. Süpürgecilik mesleği yok olmaya yüz tuttu. İnşallah, şartlar iyileşir ve bu meslekler sürdürülmeye devam eder.”