BÜLENT SAYLAM

Uzun yıllardır icara verdikleri tarlarına yatırım amaçlı olarak lavanta ürünün uygun olduğu kararını veren çift, yaptıkları araştırmalar sonucunda ihracatçı firma Ay Tarım Traktör Ltd. ve ithalatçı firma SAM Tarımsal Ürünler Ltd. şirketi ortağı Aysel Bulgurcu’nun danışmanlığında 24 Aralık 2020 Perşembe günü fide ekimine başladılar. Hem ekimini hem de hasat sonrası çıkacak yağı alarak anahtar teslim iş yaptıklarını belirten Bulgurcu, lavantanın ekiminden hasat süreci boyunca müşterilerine danışmanlık yaptıklarını kaydetti. 

Bulgurcu, ayrıca lavantanın kuru tarım ürünleri içinde kar marjı yüksek, düşük bakım maliyeti ile son yılların gözde ürünü olduğunu ifade etti. Turizm tarafında çok büyük bir boşluk olduğunu dile getiren Bulgurcu, “Isparta’da lavanta hasat zamanı İstanbul'dan otobüslerle bir tek hafta sonunda 25.000 kişi gidiyor” dedi.

Durhan Yakın’ın annesi Zergüzer Yakın da çocuklarının lavanta ekiminin merak ettiklerini ve bu konuda onları desteklediğini söyledi. 

Durhan Yakın, bu yatırımı hem ülke ekonomisine hem köyümüz için ekstra bir kazanç kaynağı olduğunu düşündükleri için yaptıklarını dile getirdi.

Eşi Meral Yakın da lavanta ekimini nasıl yaparız diye düşündükleri sırasında Aysel Bulgurcu ile karşılaştıklarını ve bu konuda çok yardımcı olduğunu kaydetti. 

Keşan Tıbbi Aromatik Bitkiler Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Karaca’nın karantina ve kooperatifin gelişmesi için mücadelesini veren Nusret Uybaş’ın da yaş kısıtlaması olması sebebiyle Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Bezbaş, lavanta ekimi yapılan tarla sahiplerine hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. 

MUSTAFA BEZBAŞ: BAMYA DİYARINDA MOR LAVANTALAR YEŞERECEK

Siğilli’de ekimi gerçekleştirilen tarla sahiplerine hayırlı olsun ziyaretinde bulunan Keşan Tıbbi Aromatik Bitkiler Kooperatifi Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Bezbaş da yatırım yapan çiftli tebrik ederek şunları söyledi: “Arkadaşlarımız Siğilli’de bu yatırımı yaptılar. Yaklaşık 12 dönüm bir arazi. Ülkemizin ne kadar çok ithalatını azaltabilirsek ülkemizin geleceği açısından o kadar iyi olacağını düşünenlerdeniz. Direkt olarak sadece bu olaya lavanta işte aromatik bitki diye bakmamak lazım. Ülkemiz aromatik bitkilerde dünyanın en büyük ithalatçılardan birisi öbür taraftan da verimsiz araziler cenneti. Biz de bulunduğumuz bölgede verimsiz arazileri aromatik bitki olarak değerlendirilmesi için bu kooperatifi kurduk. Buraya yatırımcı olan arkadaşımız merak etti. Kendi ana, ata toprağına bu yatırımı yaptı. Siğilli Köyü’ndeyiz, bamya memleketinde mor lavantalar yeşerecek önümüzdeki yıllardan itibaren. Ben bu arkadaşımızı kutluyorum. Ülkemize böyle bir katkıda bulundukları için kendilerine teşekkür ediyorum. Aramızda aromatik bitkileri ithal eden firmanın yetkilileri de burada. Onlar da sertifikalı bitki satıyorlar ve mallarını sonuna kadar destekliyorlar. Bu ürünü bilmeden çok erken arkadaşlarımız oldu. Konuya hakim olmadıkları için pazarlama sıkıntısı yaşadılar. Bitki yetiştikten sonra yağın aldıktan sonra malın arkasında duruyorlar ve yağı da kendileri alıyorlar. Bu bizim de üretici olarak bizim için de önemli bir şey. 

DURHAN YAKIN: KÖYÜMÜZ İÇİN EKSTRA BİR KAZANÇ KAYNAĞI

Eşi gibi sağlık çalışanı Durhan Yakın, merak ettikleri lavantayı tarlalarına ekme kararı aldıklarını ve bölge tarımına bir katkıda bulunmak istediklerini belirterek şöyle konuştu: “15-16 yıldır eşim de ben de, sağlık personel olarak mezuniyetimizden beri görev yapmaktayız. Bazı yerlerde görüp merak edip araştırma sonucunda ülkemizde böyle bir lavanta olsun, diğer türlü aromatik bitkilerin ihtiyaç olduğunu gördük. Eşimle lavanta ekmeye karar verdik. Annemden fikir aldığımızda ‘böyle bir şey yapsak ne dersin?’ diye tanıştığımızda ben sonuna kadar arkanızdayım’ dedi. Sağ olsun. Annemin desteği eşimle birlikte karar vermemiz sonucu bu baba toprağı, ata toprağına ekmeye karar verdik. İnşallah ileriki günlerde çok daha fazla lavanta çoğaltmaya niyetimiz var. Yani hem ülke ekonomisine hem köyümüz için ekstra bir kazanç kaynağı olduğunu düşündüğümüzden; bu tarlaya bu yatırımı, sonrasında diğer tarlalarda yatırım yapmayı düşünmekteyiz. Hayırlısıyla bugün başladık. Teşekkür ederiz.” 

MERAL YAKIN: EN GÜZEL BİLGİLERİ DE AYSEL HANIM’DAN ALDIK

Meral Yakın da lavanta ekimi için araştırmalar sonunda Aysel Bulgurcu ile yollarının kesiştiğini kaydederek, “Lavanta tarlalarını araştırmaya başladıktan sonra gidip ulaştığımızda gezdiğimizde, ‘bunu nasıl yapabiliriz, ne edebiliriz’ diye birkaç tarlaya gittik, birkaç üretici ile görüştük. Onlardan aldığımız bilgiler doğrultusunda en son Aysel Hanım'a ulaştık. Açıkçası en güzel bilgileri de ondan aldık. Sağ olsun. Onun da destekleriyle biz de böyle bir maceraya atıldık inşallah hayırlı olur.” şeklinde konuştu

AYSEL BULGURCU: EKİMİNDEN HASADINA KADAR DANIŞMANLIKLARINI YAPIYORUZ

Eskiden bir bankanın şube müdürüyken bu işe başladığını söyleyen hem ihracatçı hem de ithalatçı firmanın ortağı Aysel Bulgurcu, yaptıkları hizmetler hakkında şu bilgileri verdi: “Biz üç buçuk senedir bu işi yapıyoruz. Ben bir bankanın eski şube müdürüydüm. Bankamdan ayrıldım. 5 senedir bu işi düşünüyorduk zaten araştırdık. Son ü buçuk senedir de kendimiz bu işi bilfiil yapıyoruz. Kendimiz Türkiye’ye sertifikalı fide getiriyoruz. Getirdiğimiz fileleri yalnızca Trakya bölgesi değil tüm Türkiye'ye gönderiyoruz. Ama Trakya bölgesinde şunu yapıyoruz. Verdiğimiz fidelerin karşılığında çıkan ürünü yağa döndürüp yanında da satın almayı talep ediyoruz. Nedeni de şundan kaynaklanıyor. Lavanta fidesinin 39 tane çeşidi var. Ve maalesef ile halindeyken bunu tespit edebilmeniz imkansız. Dolayısıyla yatırımcıyı da üzmemek adına artı bir de şu var. Bizim yaptığımız iş aslında bir bakıma ‘anahtar teslim’ sayılır diye düşünüyorum. Fideyi yalnızca vermek anlamında değil. Ekiminden hasadına kadar olan süreçte danışmanlıkları da yapıyoruz. Amacımız çünkü şu: ‘Onlar kazansınlar ki biz de beraber kazanalım istiyoruz.’ Bu yüzden de gerçekten hani üç buçuk senedir bu zamana kadar yaptığımız işlerde hiçbir sıkıntı yaşamadık. Mümkün mertebe sağ olsunlar. Onlar da bilmedikleri bir ürün olmasına rağmen bizi dinliyorlar. Beraber çok güzel işler yapıyoruz. Her geçen gün talep artıyor. Bu da çok güzel gelişmeler açısından kısmetse bu işte yağ tesisimizi de devreye soktuktan sonra çok daha iyi olacak. Çok daha mantıklı olacak. 

BULGURCU: LAVANTA SU İSTEMEZ, SICAĞI ÇOK SEVER

Lavanta ekimi ile ilgili bilgi veren Bulgurcu şunları söyledi: “Bir dönüm lavantaya ben size kısaca bilgi vermek isterim. Çoğu kişinin düşündüğü gibi lavanta su isteyen bir bitki değildir. İnsanlar yanlış düşünüyorlar, yanlış biliyorlar maalesef. Lavanta su istemez. Yeter ki doğru zamanda ekimini yapılsın. Su istemez, sıcağı çok sever. Doludan selden etkilenmez. Onun da sebebi şu, bu lavantanın ömrü yaklaşık 20 senedir. Bir kere ektikten sonra 20 sene boyunca bu lavanta burada kalacak. Diğer ürünlere göre otomatikman tabi işçiliği de çok az oluyor. Bu tarladaki cinsten bahsedeyim. Latince ismi Lavender Angustifolia Sevtopolis olarak geçer. Biz kısaca ‘sevtopolis’ diyoruz. Yağlık lavanta olarak bilinir. 1 dönüme yaklaşık 2 bin tane fidenin ekilmesi mantıklıdır. Gördüğünüz gibi sıra araları biraz açık gibi görünür. 1 metre 40 santimdir. Sıra üsleri 2 fide arası 35 santim ve 37 santim arasında değişir. Bitki büyüdüğü zaman ikinci ve üçüncü senesinden sonra zaten şu gördüğümüz aralıkta benim de bulunduğum aralıkta bir traktör tekerleğinin gidebileceği kadar ancak bu mesafe kalacak. Bitkinin ekimini gördünüz, işçilerimiz yapıyorlar. Makineli ekim yapabilirsiniz. Fakat bu dönemde ekim zamanında toprak nemli olduğu için makineyle ekimlerde tam olarak makine toprağı kapatmıyor. Fireler bu sefer yüksek çıkıyor. Bu nedenle mümkün mertebe iş düzgün olsun diyoruz. 1 günde olacağına 2 günde olsun ama bir daha hem üreticilerimiz fire vermesinler hem de bizim tarafımızda yaptığımız için düzgün olmasını istiyoruz.” 

BULGURCU: AYNI YIL KÖKLENEN ÇELİĞİ FİDE OLARAK EKMEK GEREK

Fidelerin nasıl olması gerektiği hakkında konuşan Bulgurcu, “Fide fiyatları piyasada farklılık gösterir. Yani orada ben üretmeyi, daha doğrusu dikmeyi düşünen kişilere en büyük tavsiyem şudur, lavanta fidesi bu tarlaya ektiğimiz fide bu sene 2020 yılında bizim Ocak ayına köklenmesi için ettiğimiz çelik köklenmiş halidir. Aynı yıl köklenen çeliği fide olarak ekmek gerek. 2 yıllık veya 3 yıllık fideleri almanızı ekmenizi tavsiye etmeyiz. Çünkü neden lavanta büyüdüğü zaman, toprak değişikliğinde yeni yerine tutulmadığı için problem yaşadığını piyasada duyuyoruz. 2 yıllık bitki daha iyi gelişmiştir. Bunu ekin gibi bir intiba da var. Lütfen öyle bir kanıya kapılmayalım. İşimizi düzgün yapma adına biz muhakkak elimizden geldiğince kişiler ekse de ekmese de ana konularda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Beraber yola çıktığımız kişilerle sonuna kadar birlikteyiz. O yüzden de herkese tavsiyemiz mümkün mertebe karışık fide ekmeyin lütfen. Çünkü her fidenin çiçeklenme dönemleri farklıdır. Hasadınızı etkiler mümkün mertebe. Tek bir cins üzerinden ekerseniz çok daha mantıklı olur. Çeliklemeyi ne zaman yapmalıyız? Gelişmiş olan fideyi tarlayı ekersiniz mesela Durhan Beylerin bu tarlasında üçüncü senesinde kısmet olursa 2023 yılında kendileri çelik alıp kendilerine kökten gelen fidelerini artırabilirler. İlk başta bu işin fidesi inşaatın temelidir. Temeli ne kadar sağlam olursa ondan sonraki senelerde o kadar rahat eder.”  dedi.

BULGURCU: ÇIKAN YAĞI, BULGARİSTAN ÜZERİNDEN FRANSA’YA İHRACATINI YAPIYORUZ

Dekar başına bugünün fiyatlarına göre yaklaşık olarak dört buçuk bin TL bir maliyeti olduğunu dile getiren Bulgurcu, açıklamasına şöyle devam etti: “Gübreyi ilk senelerde az atıyoruz ama maksimum üçüncü senesinde ve sonraki senelerde buğdaya kullandığınız kadar gübre kullanacaksınız. Makineyle de atabilirsiniz, insan gücüyle de atabilirsiniz. Bizim zaten olayımız şöyledir. Biz kendimiz fide verdiğimiz müşterilerimizin tarlalarından hasar edilen ürünün yağını çıkartırız. Fransa ile yaptığımız anlaşmamız o şekilde. ‘Sevtopolis dediğimiz cins fideden çıkan yağı alıyoruz, Bulgaristan üzerinden Fransa’ya ihracatını yapıyoruz ve fidelerimizde belirli bir kalite olması gerekiyor. Yağlarımızda da aynı şekilde bunu tutturabilmek için de ancak kendi verdiğimiz fidesini verdiğimiz kişilerden çıkan ürünlerin yağları satın alıyoruz.” 

BULGURCU: 6 DÖNÜMDEN 44 LİTRE YAĞ ALDILAR

Yakın çiftinin tarlasının 2021 yılı Temmuz sonu Ağustos ayı gibi ilk hasadını vereceği bilgisini veren Bulgurcu: “Bu fideler Aralık ayında ekildi ve 8 ay sonra hasada geleceksiniz. 1 dekardan elde edeceğiniz yağ miktarını söyleyeyim ben size. 1 dekardan yaklaşık olarak 1 buçuk litre ile 2 buçuk litre arasında yağ alırsınız. İkinci senesinde bu tarla için konuşuyorum. Bizim ilk yıl hedefimiz 4 litre ile 6 litre arasında yağ almak, üçüncü senesinde ise 9 ila 12 litre arasında yağ almak. Biz bunun örneklerini çok yaşadık. Tekirdağ’da mesela geçen sene iken bir müşterimiz vardı, hatta kendileri de biliyorlar. 10 dönüm ektiler, 10 dönümden 14 litre yağ aldılar. Başka bir müşterimiz Tekirdağ'da hatta kendileri de tanıyorlar meslektaşlar. 6 dönüm ikinci seneleri ama 6 dönümden 44 litre yağ aldılar. Yani hesap ettiğiniz zaman ortalamada kuru tarımda gerçekten böyle bir kar marjını yakalaması çok zor.”

BULGURCU: ISPARTA’YA LAVANTA HASADINDA İSTANBUL'DAN HAFTA SONUNDA 25 BİN KİŞİ GİDİYOR

Turizm olarak Trakya’nın büyük bir boşluk olduğunu hatırlatan Bulgurcu, şöyle konuştu: “Biz bu işe girmeden önce yaklaşık bir sene Türkiye’de lavanta ekilen tüm bölgeleri gezdik. Turizm tarafında ben bölgede açık yüreklilikle şunu söylemek isterim. Hakikaten çok büyük bir boşluk var, üzülüyorum da ben çünkü biz Trakya'nın her bölgesine lavanta ektiriyoruz. Emin olun Isparta’ya lavanta hasat zamanı İstanbul'dan otobüslerle bir tek hafta sonunda 25.000 kişi gidiyor. Isparta'yı 25.000 kişilik yani bunu eğer siz ay ile hesap ettiğimiz zaman ve bir de biz İstanbul burnumuzun dibi. Bunu gerçekten bu kaynağı çok iyi değerlendirmek lazım. “

BULGURCU: LAVANTA BALININ VE LAVANTA ÇAYININ KARACİĞERİ İYİLEŞTİRME ÖZELLİĞİ VAR

Son olarak lavantanın faydalarından söz eden Bulgurcu açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Lavantanın kurusu, evlerde böcek gelmesini önler. Çok güve gelmesini önler. Yağını her yerde kullanabilirsiniz. Bir tek düşündüğümüz gibi parfümeri sektöründe kullanılmıyor. Kimya sektöründe, sağlık sektöründe kaliteli yağlar kullanılıyor. Bu yüzden de bu işe girerken düzgün girmenizi tavsiye ederiz. Lavanta balının ve lavanta çayının karaciğeri iyileştirme özelliği var. Bu nedenle de toptanda bu sene fiyatlar bal fiyatları kilosu 190 ila 230 TL arasında gitti. Hayvancılık yapanlar özellikle söylüyoruz, koyun, keçi, köpek domuz hiçbir tanesi yiyemiyor. Çanakkale bölgesinde özellikle ormanlık alanlarda domuzla mücadele yapan köylüler tercih etmeye başladılar. Yani amaç farklı olmasına rağmen doğru yolda gidiyor onlar da. Hiçbir şekilde ilaç kullanmıyorsunuz. Dolayısıyla toprağımıza da zarar vermiyorsunuz. Bir buğday ektiğiniz zaman bir çiftçi en azından 10 kere toprağa girer girer çıkar hiç bir şekilde bitmez. Lavantada öyle değildir. Durhan Bey’lerin bundan sonra yapacağı tek şey her sene gübresini vermek, yabancı otla mücadelesini yapmak, bir de hasadını yapmak çok güzel bir yatırım inşallah memnun olacaklarını ben biliyorum. 3 buçuk yıldır çünkü biz bu işi yapıyoruz. Teşekkür ederim.”