“Gerçeği anlamak, acı çekmeyi gerektirir... Acı ise hissetmeyi...”

MA.

Kimse sorsan, çoğu insan Erikli’de yazlık almak ister..

Çünkü çoğumuza göre en güzel yer orasıdır…

(Bana göre 20 sene önce Türkiye’nin en güzel yerlerinden biriydi, şimdi en kötü yeri diyebilirim…)

En çok yatırımı Erikli almıştır…

Kime sorsan orada bir köşe kapıp bir şeyler satmak ister…

Ticaret oradadır, para dolaşımı oradadır…

Eee durum böyle olunca haliyle…

“Deniz parasız insanı sevmez” sözü de gerçekliğine oturmuş olur…

Neyse, biz şimdi Erikli’ye su getirme konularına bakalım…

Aylardır tartışması bitmeyen bir “sorunsal” oldu bu iş…

Keşan Belediyesi, Erikli’de yaşanan kirli, tuzlu, su sorununu çözmek için…

Buraya içme ve kullanma suyu getirmek üzere proje başlattı…

Yatırımın maliyeti…

Meclis tutanaklarına göre 50 milyon TL (38 milyon İller Bankası kredisi, 12 milyon faiz)

Erikli sakinleri, bu projeden Yayla ve Danişment’in de yararlandığını…

Ancak yatırımın maliyetinin tamamının Erikli’de konutu olanlardan istendiğini iddia ederek…

İtirazda bulunuyorlar…

Belediye kanadı ise bu itirazları, her seferinde konuları başka yerlere çekerek geçiştiriyor…

Bunu da genelde Sayın Başkan, meclis toplantılarında konu bir şekilde açıldığında…

Muhalefet ile tartışmalara girerek yapıyor.

Muhalefet üyeleri ise Helvacıoğlu’nun bu manevralarına her seferinde yeniliyor…

Konunun saptırılmasındaki rolünü onlar da üstlenmiş oluyor…

Son olarak 16 Aralık’ta olağanüstü bir meclis toplantısı yapıldı…

Plan ve Bütçe Komisyonu’nun kararları, oy birliği ile onaylandı…

Kararları yazmıyorum.. Artık herkes biliyor…

Genel olarak bağlantı bedelleri ve bunların ne şekilde ödeneceğine dair kararlar…

Komisyon raporunda dikkat çeken en önemli konu, 6. madde olarak karşımıza çıktı…

Daha sonra oraya değineceğiz.

İki gün sonra da Sayın Helvacıoğlu, bir akşam programı yaparak…

Canlı yayında açıklamalarda bulundu…

Şimdi biz bu açıklamaları değerlendirip, sorularımızı soralım, yorumlarımızı yapalım…

Komisyon karaları gibi madde madde gidelim ki, karışıklık yaşamayalım…

1- ÜLKE BATMIŞ İTİRAFI

Başkan diyor ki açıklamasında:

“İyi ki geçen sene karar verip yapmışız. İş bitiminde maliyet 60 milyona yaklaşacak.

Şimdi yapmaya kalksak 2-3 katına yapamazdık…”

Eee… Sayın Helvacıoğlu, acaba bu ülkeyi 20 yıldır kim yönetiyor?

Geçen seneden bu seneye maliyet 2-3 katına çıkıyorsa, bunda vatandaş mı suçlu?

Bu sizin bağlı olduğunuz partinizin yönetimleri sonucundan “ülke batmış” itirafı gibi olmadı mı?

2- AYNI KARARI 7 AY SONRA YİNE ALMANIN MANTIĞI NEDİR?

“4 parti en başından beri aynı duruşu sergiledik” diyor Başkan…

Doğru… 16 Aralık’ta onaylanan meclis kararının aynısı, Mayıs ayında da onaylanmış…

Oy birliği ile geçmiş meclisten. Tarife kuruşu kuruşuna aynı…

E o zaman 7 ay sonra yine aynı kararı onaylayıp; “31 Aralık’a kadar para yatırın” demenin ne anlamı var?

Seçenekler çoğalmış bu mecliste; kampanyalar, promosyonlar, bonuslar falan eklenmiş…

Ama şimdi deniyor ki; “31 Aralık’a kadar ödemelerinizi yapın”

Karar tarihi itibariye kalmış 14 gün.. (Yazıya göre 9 gün)

3- PROJE MALİYETİNİN YARISINI BELEDİYE KARŞILAYACAKTI,

NEREDEYSE TAMAMI VATANDAŞA KALDI

İki tane tarife açıkladınız.

Biri eski yani mevcut aboneler için; 6,625.00 TL

Diğeri potansiyel aboneler için; 9,125.00 TL

Mayıs ayındaki toplantıda kooperatiften devrolan 3750, potansiyel olarak da 1450 olmak üzere toplam 5200 bağımsız hane hesabı yapılmış.

50 milyon, 5200’e bölünmüş ve hane başı 2,307.00 TL faiz açıklanmış.

Ben de bir hesap yapayım…

6,625.00 TL X 3750 = 24 milyon 843 bin 750 TL (Eski aboneler)

9,125.00 TL x 1450 =  13 milyon 231 bin 250 TL (Potansiyel aboneler)

İki sonucun toplamı: 38 milyon 75 bin

Projenin anapara maliyeti ne idi? 38 milyon…

Anapara halktan, 12 milyon faiz belediyeden…

Öyle mi? Değil…

Şöyle: Bu hesap, abonelerin tamamının peşin ödeme yapması durumunda ortaya çıkacak olan hesaptır.

Mayıs ayındaki toplantıda açıklanan kararda ise taksitli ödeme için faizlerin hane başı tutarı 2,307 TL idi..

Bu ekonomik şartlarda abonelerin çoğunluğunun peşin ödeme yapacağını sanmıyorum.

Birçoğu taksitli ödemeyi seçecektir ve Erikli’de uygulanan su tarifelerini de hesaba katarsak projenin tamamı halktan toplanan paralarla yapılmış olacaktır.

Yani vatandaşlar, parasını peşin ya da taksitle ödediği hizmeti satın almış olacak…

Hatta bir de başkanın açıklamasında hanelere ayrıca “atık su sayacı” da takılacağı söylendi…

Yani su gelirken para ödenecek, kullanırken ödenecek, boşaltılırken de ödenecek…

Belediye bu işten kâr bile yapar…

Oysa Sayın Başkan, Kasım ayı meclis toplantısının ikinci oturumunda; “Erikliden, 52 milyonun yarısını alıyoruz. Varsayalım ki Erikli’de su ihtiyacı yoktu. 52 milyon lira masraf yapacak mıydık? Yapmayacaktık. Demek ki 25 milyon lira alıyoruz Erikli’den, yarısını da belediye ödüyor. Erikli’ye yüklemedik biz bu yükü…”

Ama yukarıda yaptığımız hesap, Başkan’ın hesabını tutmadı.

Belki biz yanlış hesaplamışızdır…

Ama halen aklımı kurcalıyor.

Aynı meclis toplantısında ve basın açıklamasında saymaya devam etti Başkan:

“Bu işin maliyeti 52 milyon…

Kanalizasyon çalışmaları geliyor 30 milyon…

Yol çalışmaları geliyor 35 milyon…

Arıtma tesisi geliyor 100 milyon…

Toplamda 220 milyon liralık yatırımdan bahsediyoruz…”

Vallahi ne deyim… Su maliyetini halk ödüyor ise..

Bunları da halk ödeyecek gibi geliyor bana…

Bunlar bitince, Erikli’de en ucuz ev 1,5-2 milyon lira olur sanırım…

Parası olana ne âlâ…

(Bir ara verelim, devamına yarın bakalım…)