Çamlıca Köyü Muhtarlığı, Trakya Üniversitesi, Çamlıca Kültür ve Turizm Derneği, Korudağ Doğal Yaşam ve Çevre Derneği (KORUDER) işbirliğinde, düzenlenen “Çamlıca Bocuk Gecesi”, 7 Ocak 2017 Cumartesi akşamı gerçekleştirilecek.

Saat 18.30’da, Çamlıca Kültür ve Sanat Evi Salonu ve Bahçesi’nde başlayacak olan programa, Keşan ve bölgesindeki vatandaşların yanı sıra, üniversite öğrencilerinin ve akademisyenlerin de geceye katılması bekleniyor. Konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada, bu yıl programa çevre iller ve Trakya Bölgesi’nden katılımın yoğun olacağı belirtilirken, bölgedeki üniversiteler ile katılım görüşmelerine devam edildiği belirtildi. Programla ilgili yapılan açıklamada, “Trakya Üniversitesi Edirne Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, Keşan MYO, Keşan Yusuf Çapraz Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu, İpsala MYO, Namık Kemal Üniversitesi, Malkara MYO, Kırklareli Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi beklenen okullar arasında. İletişim için temasa geçenler dikkate alındığında İstanbul dahil tüm Trakya ve Çanakkale’den de katılımcılar olacak.” denildi. Geceye özel görsel çalışmalara yapılırken, bölgenin kültürel geçmişinin ağırlıkta olacağı sahne gösterileri yapılacak. Türkiye’de patentli tek etkinlik olan Çamlıca Bocuk Gecesi ile ilgili yapılan açıklamada, Bocuk Gecesi’nin 2012 yılında Keşan Ticaret ve Sanayi Odası işbirliği ile Türk Patent Enstitüsü tarafından patentinin alındığını ve Çamlıca’ya dolayısı ile de Keşan’a bir marka değer kazandırıldığının altı çizildi. Bocuk Gecesi etkinliğine katılacakların, gecenin anlam ve içeriğine uygun olarak katılımda bulunmaları bekleniyor. Kışın en sert gecesinin sembolü olan bu geceye, katılımcıları, gecenin kültürü gereği beyaz çarşafa bürünerek ve yüzlerini beyaza boyanmış olarak beklediklerini belirten ilgililer, Keşan ve tüm bölge halkını bu geceye davet ettiler.

Düzenlenecek programın içeriği ile ilgili ise şu bilgiler verildi: “Kabak tatlısı pişirilmesi ve mutlaka yenilmesi, beyaz çarşaflardan kıyafetler oluşturarak mahalleliyi konu-komşuyu korkutmak, yüzün mutlaka beyaza boyanması (korkutmak için; ölü yüzü) eş dost, mahallelinin, gece geç saatlere kadar birlikte oturup ziyafet çekerek eğlenmesi, gece ile ilgili inanışlardan birisi de; Bu gecenin ‘kışın en sert gecenin simgesi’ oluşudur. Gece atlatıldıktan sonra tabiatın yavaş yavaş sökülüp baharın geleceğinin müjdecisi ilk gün, şafak söktüğü gündür ve en karanlık andır şafak sökene dek! Kış gün dönümünün en son gecesidir, inanışa göre ve aslında Türklerin Orta Asya’dan göçüp de Karadeniz’in kuzeyinden geçerek Balkanlar’a inişi süresince içinden geçtiği kültür ve uygarlıklarla etkileşime girerek günümüze dek oluşa gelmiş bir ortak kültür unsurları barındıran, tabiatla iç içe yaşanmışlığın ürünü olan bir gecedir. Kış boyunca kısalmış gündüzlerin en uzun gecelere karşı verdiği son savaşın olduğu gecedir, en uzun kış gecesinin son gecesi olarak, kötü ruhların da korku saçtığına inanıldığı gecedir Bocuk Gecesi ve şafak sökmesiyle birlikte kötü ruhlara karşı kazanılan bir zafer beklemektedir ertesi sabah ve hediyesi de ilkbahar için tabiatın uyanışı olacaktır.”