Sinemaların sultanı Türkan Şoray’ın Fosforlu Cevriye’yi canlandırdığı oyunuyla yine unutulmaya yüz tutmuş türküsünü sanatçı İbrahim Tatlıses’in yorumuyla adeta yeniden canlandırıldı.
Fosforlu Cevriye benim doğduğum köyün adını taşıyan İstanbul Çamlıca’da 1905 yılında doğdu. Baba hekim dede paşa soylu bir aileden geliyor evde özel öğretmenler tarafından eğitim alıyor. Fransızca, Almanca konuşan kitap okuyan sonrasında şiir ve öyküler yazıyordu. Nazım Hikmet çocukluk döneminden hem komşu hem arkadaştı. Nazım Hikmet aşık olsa da karşılık bulamadığı bilinir.
Deniz Gezmiş’i Şişli’de kirasını zor ödediği evinde misafir etmiştir. Fosforlu Cevriye bütün tabuları yıkan, cesur bir kadın olarak 1972’de vefat etmiştir. Hiç adını bile öğrenemediği ve onu evinde barındırarak hayata döndüren adama aşık olur. O sevdiği adamı cezaevinden kurtarmak için mücadele eder. Fosforlu Cevriye zor bir hayat mücadelesi vermiştir. O nedenle bu kısa yazıyla anlatılamaz. Fosforlu Cevriye neden siyaset diline düştü bir anlam vermedim. Ya sizler? İki siyaset parti genel başkanı arasında yakışık almayan “Fosforlu Cevriye”nin adının geçmesi ne kadar doğru kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Türküsüyle yaşamasını isterdim.
