Sizlere zaman zaman Tomanya adlı ülkede olan gelişmelerden söz ediyorum. Tomanya aslında masalımsı bir ülke ve gelişmeler de hayal ötesi. Olmaz olmaz demeyin, Tomanya’da yaşananlar belki bir gün bizim de başımıza gelebilir. Sonra şaşırmayalım. Şimdiden kıssadan hisse çıkarmaya bakalım.

 Tomanya’da toplumun çoğunluğu mağdurluk karşısında çok hislenir. Mağduriyetlerin ortadan kaldırılması için pek mücadele ettikleri söylenemez ama mağdur olduğuna inanılanlara acıma ve sempati duyguları pek gelişmiştir. Tomanya’da iktidar da son 17 yıldır toplumun bu zaafını tepe tepe kullanmıştır. Ülkenin geleceğini karartan yanlış politikalarından kendilerine mağduriyet yaratma konusunda pek maharetli idiler. O derece ki ülkenin tüm kurumlarını KATÖ’ye teslim ederek KATÖ ihanetinin müsebbibi iken usta bir manevra ile mağduru oldular. Yıllardır sanayide, tarımda, hayvancılıkta, turizmde ve dahi tüm sektörlerde uyguladıkları yanlış politikalarla ülkenin üretim gücünü yok edip adım adım ekonomik krize sürüklenmesine sebep oldukları halde dış güçler bahanesi ile nasıl mağdur edildiklerini anlatarak kendilerini aklamaya çalıştılar. Günahları kabardıkça mağduriyet söylemleri de iyice keskinleşmeye başladı. Havuzun suyu tükendikçe elde kalan son varlıkları da yağmalamaya giriştiler.

Yasama, yürütme ve yargı erkleri tek elde toplanarak devletin tüm kurumlarının politize olması sağlandı. Hak aramak neredeyse imkânsızlaştı. Yıllardır manipüle ettikleri seçim sistemini dünyanın en güvenilir seçim sistemi diye yutturmaya çalıştılar. Her seçimde daha birkaç saat geçmişken, sayımlar bile sonuçlanmamışken seçimleri kazandıklarını ilan ettiler. 3 yıl önce yapılan referandumda dünya hukuk tarihine kara bir leke gibi geçecek mühürsüz oyları kabul etme garabetine imza attılar. Herkes YSK’nın tarafsız olmadığını biliyor. Tüm seçim manipülasyonlarının ve seçim hilelerinin mucidi oldukları halde ilk istedikleri sonucu alamadıkları seçimlerde hile var feryadı ile çamura yatıyorlar. Son yaşanan belediye seçimlerinde de yaşananlar mağduriyet kisvesi ile geçmiş seçimlerde neler yapılmış olduğunun ipuçlarını veriyor.

Mağduriyetin toplum nazarında kendilerine paye verdiğini gören zihniyet bir taraftan devletin varlıklarını yağmalarken, yandaşlara peşkeş çekerken kurdukları rant düzeninin ilelebet süreceğine inanacak kadar mağrurlaştılar. MAĞDURLUKTAN MAĞRURLUĞA bu hızlı geçiş gözlerini kararttı. Halkın dini duygularını da kullanarak her seçimi kazanacaklarını sandılar. Nasıl olsa tüm seçim kurullarını kendileri atıyordu, YSK da ellerinde idi.

Her seçimi iki saatte bitirmekle övünürlerken Tomanya’nın en büyük kenti Kastenbul’da seçimi 15 gündür sonuçlandıramadılar. Hukuki süreç kisvesi altında iktidar ortaklarının neredeyse tüm geçersiz itirazlarını işleme koyarak oyların son yüzde birinin yeniden sayımını geciktiriyorlar. Seçimle ilgili o kadar çok hukuksuz işlemle karşı karşıyayız ki Tomanya’da gelmiş geçmiş tüm seçimlerin meşruluğu bile tartışılacak duruma geldi. Alın size örnekler;

Sadece sandık başında şerh düşülen tutanaklar ile ve güçlü kanıt sunulması halinde yeniden sayım yapılabilecekken tüm geçersiz oylar yeniden sayıldı. Bir ilçede nüfus müdürü fanatik iktidar yanlısı ve dahi iktidar partisi başkanının akrabası olmasına rağmen o ilçede nüfus hareketi olduğu bahanesi ile seçimleri yeniletmeye çalışıyorlar. Son olarak atama ile Kastenbul’u yöneten ve şimdi aynı ilçede başkan adayı olan iktidar partili zat ilçede taşıma seçmen olduğunu iddia ederken kendisinin 10 erkek arkadaşı ile aynı ilçede bir eve kayıt yaptırdığını unutuyor. Üstelik muhalefetin seçim öncesi tüm itirazlarına YSK listelerin temiz olduğunu bildirmesine ve seçim olduktan sonra kesinleşen listelere itiraz etme hakkı yokken YSK olayı sürüncemede bırakıp seçimin galibini ilan edemiyor. Ve inanır mısınız, o ilçede bir memur gözaltına alınırken nüfus müdürü halen yerinde duruyorken. Tüm adayların seçime girip giremeyeceğini YSK onaylarken bir ilçede seçimi kazanan adaya KHK ile işten atıldığı gerekçesiyle Belediye Başkanlığını onaylamıyor. Daha da komiği, seçimleri yenilemek yerine başkanlığı ikinci olan partinin adayına veriyor. Daha niceleri var.

Tomanya’lılar Kastenbul konusunda biraz karamsarlar. Sürecin uzamasını iki sebebe bağlıyorlar. Birincisi iktidar partisi Kastenbul üzerinden hem ihaleler yolu ile yandaşları besliyor hem de kendisine yakın dini vakıfları finanse ediyor. Rant ağı büyük yani. İkincisi de yıllardır yapılan yolsuzluk ve usulsüzlüklerin izlerini silmek, kanıtları yok etmek için zaman kazanıyorlar.

Bu seçimlerle artık iktidarın mağdurluk kozunun işe yaramadığı görülüyor. Tam tersine daha önce sıkça sarıldıkları halkın iradesine saygı göstermemeleri kendi yandaşları arasında bile rahatsızlık yaratıyor. Artık karşılarında mağdur değil yenilgiyi kabul etmeyen MAĞRURLARI görüyorlar.

Kastenbul seçimleri fütursuzca mağrurlaşanlar için sonun başlangıcı gibi gözüküyor. Bu yüzden nasıl seçimler öncesi devletin tüm imkânlarını kullandılar ise şimdi de aynı imkânları kullanıp seçimi yenileme peşindeler. Mağrurluklarının sebep olduğu tüm günahlarının ve defolarının açığa çıkmasından korkuyorlar besbelli.

SÖZÜN ÖZÜ: MAĞRUR OLMA PADİŞAHIM, SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR.

Açıklama; Yazıda anlatılan ülke bir hayal ürünüdür. Allahtan böyle bir ülkede yaşamıyoruz. Günün birinde aynı olaylar başımıza gelirse şimdiden ders alalım.

Tanımlar; TOMANYA= Kaf Dağının ardındaki ülke.     KASTENBUL= Tomanya’nın en büyü şehri

                  KATÖ= Kandırıkçı Terör Örgüt     YSK= Yandaş Seçim Kurulu