HÜSEYİN ÜNSAL YÜCEL Medya Keşan Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Bülent Saylam ve Editör Mehmet Aytaç, Keşan siyasetine yönelik görüşlerini dile getirdiler. “BÖYLE SİYASET YAPMAYIN” Bülent Saylam’ın ilk olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’un Keşan ziyaretinden sonra siyasilerin açıklamalarını sorduğu Mehmet Aytaç, şunları söyledi. “Siyaset bu, birileri gelecek bir şeyler söyleyecek, diğeri ona cevap verecek. Herkes kendi paraleli doğrultusunda siyasetini yapıyor. Ama burada önemli olan o anda ne söylediğiniz ve söylediğiniz sözlerin nerelere ne şekilde uzandığıdır. Mesela Seyit Torun geldiğinde, Keşan’da kendisine bazı sorular soruldu. Ama ben bir geçiştirme hissettim. İçi dolu cevaplar değildi. Ama Keşan ile alakalı bence halen seçimin kaybedilmesiyle ilgili sıkıntılar var belli ki. Mesela daha sonra Beğendik Belde Başkanı’nın (Salim Değişçi) bir cümlesi vardı. Hoş değildi. Bizden başka da tepki gösteren olmadı gerçi işin tuhaf tarafı da bu. Partilerden, meslek kuruluşlarından da bir cevap ya da açıklama gelmedi. Beğendik Belediye Başkanı Muhammet Örnek’in beden eğitimi öğretmeni olduğuna dikkat çekti ve <özel bir kolejde öğretmendin atanamadın, KPSS’yi kazamadın. Biz sana çakmak öğretmen demiyoruz> dedi. Salim Değişçi kaç kez hayatı boyunca açıklama yapar gazeteye çıkar bilmiyorum. Bir açıklama yapıyorsunuz ama ne siyasetle ne particilikle alakasız, gündemle de alakasız, tamamen insanların kişisel ve özel durumlarına parmak basarak, gereksiz, saçma bir cümle kullanıyorsunuz. Siz bu işleri beceremiyorsanız, gidin köyünüzde mi, beldenizde mi nerede ne iş yapıyorsanız onu yapmaya devam edin. Tarla mı sürüyorsunuz, yumurta mı topluyorsunuz, tavuk mu besliyorsunuz, ne yapıyorsanız yapın. Bu siyaseti yapmayın o zaman böyle davranacaksanız.” “TÜM TÜRKİYE ELEKTRİK FATURALARINA HAYKIRIP İTİRAZ EDİYOR ZATEN” Daha sonra Bülent Saylam, AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal’ın Keşan’da yaptığı açıklamaları hatırlattı. Aksal’ın, basın mensuplarının sorularına değişik bir bakış açısıyla cevap verdiğini kaydeden Saylam, sözü Aytaç’a bıraktı. Aytaç, şu değerlendirmeyi yaptı. “Türkiye’de milletvekili olmak belki çok zor ama seçildikten sonra milletvekilliği yapmak galiba dünyanın en kolay işi. İktidarda ya da muhalefette, ben bilmem. İyiler bizden, kötüler Allah’tan. At topu taca, kim ne yaparsa yapsın. Bizimle alakası yok. Hiçbir sorunun sizinle alakası yok ama, maşallah bütün iyiler sizden. Doktor yok, çocuklar tıp okumuyor. Hırsızlık hat safhada, polise şikâyet edin. Market fiyatları, almayın. Elektrik faturaları, itiraz edin. Elektrik faturalarını ben kime şikâyet edeceğim. Bu faturalar, Türkiye’nin sorunu. Türkiye’de asgari ücrete yüzde 50’ye yakın zam yapıldı. Emekli, memura yüzde 25-30 arası zam yapıldı. Elektrik faturalarına yüzde 150-200’e yakın zam yapıldı. Artı yapılan zamlar, Aralık ayı itibariyle Ocak faturalarına yansıtılmaya başladı. 100 lira gelen fatura 200 lira gelmeye başladı. Neye göre, nasıl? Buna kim dur diyecek? Ne yapacak Mehmet Aytaç alıp eline faturayı, meydanlara çıkıp delirecek mi? Siz niye varsınız? EPDK’nız var. Siz özelleştirdiniz elektriği. Özelleştirme yaparken hiç kural koymadınız mı sözleşmelere? İtiraz edin diyor. Ediliyor zaten, şu an itiraz ediyoruz. Bütün Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşları, 1 Ocak’tan itibaren haykırıyorlar, bağırıyorlar, itiraz ediyorlar. Daha bundan büyük itiraz olabilir mi?” “EN BÜYÜK YATIRIM SAROS FSRU’YA” Aytaç’tan sonra konuşan Saylam da Aksal’ın açıklamalarını şu şekilde yorumladı: “Örneğin hastanede doktor yok sorusuna da çocuklarda suç oldu sanki. Ama bilmem ne barajına para verildiğinde, deniliyor. Mesela bizim çok önemli Keşan-Enez yolu var. O bitti değil mi, yapıldı. Siğilli’den biraz öteye kadar yaptılar, bitti. Yayla’da balıkçı barınağının yaratmış olduğu tahribatı azaltacak bir mendirek projesi vardı. 2019 yılında biz Keşan FM’in programına katılmışız. Orada çok yakında bu konunun sonuçlanacağını söyledi Mustafa Helvacıoğlu. Peki geçen hafta ne dendi? Yine aynısı dendi. Yatırımlar kısmında şunu verdik, bunu verdik diyorlar ya. Peki Edirne’de en büyük yatırım payını kim aldı? Saros FSRU projesi aldı. 429 milyon TL. Kasım ayında BOTAŞ Genel Müdürü biz ilk ayında bitireceğiz dedi projeyi. Demek ki bu iler sıralı gidiyor. Para çıktı, 6 aya kadar bitirilecek. Zaten Çakmak Barajı’na 65 milyon vermişsin. Çakmak Barajı’nın proje bedeli 650 milyon. Sen yarısına kadar gelmemişsin. Bunları söylemiyorsunuz. Elmayla elmayı, armutla armudu toplamak lazım. Birbirine hepsini karıştırıyorsun.” “HERSEKZADE AHMET PAŞA CAMİ RSTORASYON İHALESİ NEDEN DÜZELTİLDİ?” Saylam, geçtiğimiz hafta ibadete kapatılarak restorasyona alınan Hersekzade Ahmet Paşa Cami ile ilgili de şunları söyledi. “Hersekzade Ahmet Paşa Cami restorasyonu başladı. Orada ilginç bir durum var. 1998 yılında en son restorasyon yapılmış. 15 Nisan 2011 yılında caminin 500. yılı kutlaması yapıldı. Dönemin kaymakamı ve kütüphane müdürü çalışma yapmıştı. 27 Ekim 2021 tarihinde Hersekzade Cami restorasyon ihalesi yapıldı. İhale daha sonra düzeltme ilanı olarak yayınlanıyor. Bazı değişiklikler yapılmış. 15 milyon TL olan yeterlilik kısmında 6,5 milyona indirilmiş. 3 milyon TL olan bir kısım daha var, o da 1 milyon 300 bine düşürülmüş. Neden düşürüldü?” “RESTORASYON SÜRESİ BANA TUHAF GELDİ” Bunun üzerine konuşan Aytaç ise görüşlerini şu şekilde açıkladı: “İhaleden beri 3 ay geçmiş. Geçen hafta kapanışı yapıldı. Aradan bir hafta geçti, bir tabela asılırı diye bekledik ama kapıya a4 kağıdına yazılmış bir tadilat yazısı var. Esnaf lokantalarının tadilattayız yazısı gibi. Değişik bir konu. 660 gün yapım süresi denildi. Hersekzade Ahmet Paşa Cami yaşayan, kullanılan bir bina. Terk edilmiş, çürümeye yüz tutmuş olup da her yeri dökülen bir bina olsa anlayacağım. Ama zaten yaşayan ve küçük de bir bina. Öteki tarafta Kent Müzesi’ni de restorasyona aldık. Orası Hersekzade’den çok daha büyük, yer altı falan da var orasının. Kazıma işlemi var, taşların açığa çıkarılma işleri var, kurtarılmaya çalışılan bir bina. Çok daha fazla işçilik gerektiren bir durum var. Ama restorasyon süresi 1 yıl. Ama Hersekzade yaşayan bina olmasına rağmen 2 yıl çalışma olacak. Mühendis ya da uzman değiliz tabi ama bana tuhaf geldi.” “PROJELERİ GÖRMÜYORUZ” Bunun üzerine Saylam şöyle dedi: “Aslında Hersekzade dediğimiz Ahmet Paşa, İstiklal Caddesi’nden inerken sağda Barış Parkı’nın karşısında kalan bir hamam var. O da Hersekzade’ye ait bir vakfın mülkiyeti. Acaba oraya bir şey yapılacak mı? Hersekzade’nin yanında bir hamam var. Örneği oraya da bir şey yapılacak mı? Biz bunu görmedik zaten, proje nedir, ne değildir? Sadece cami önünde bir açıklama yapıldı. Teknik bir şey göremedik.” Mehmet Aytaç: “Sayın Aksal, bunların cevabını verdi zaten. Karıştırmayın diyor fazla. Meydan projesinde de öyle.” “DEMOKRASİYE SAYGI DUYUN. İNSANLAR HELVACIOĞLU’NU SEÇTİ” Keşan ile ilgili birçok projenin bakanlık tarafından yürütülmesi ve belediyenin geçtiğimiz hafta sessiz kalmasını değerlendiren Saylam, bu konuyla ilgili olarak sözü Aytaç’a bıraktı: “Şunu açıkça sorayım. AK Parti ile Keşan Belediyesi arasında yönetimsel anlamda bir sıkıntı mı var? Bir tuhaflık seziyorum ben. Mesela Edirne Valisi’nin (Ekrem Canalp) kalkıp burada Hastane Caddesi’nin düzenlenmesi işine karışmasına kafam basmıyor. Edirne Valisi’nin işi değil bu işler. Vali, belediye başkanı değil. O başka meseleler ile ilgilensin.” Bülent Saylam: “Mesela Keşan Belediye Başkanı ile verdiği bir fotoğrafı Uzunköprü ve İpsala belediye başkanları ile veriyor mu?” Mehmet Aytaç: “Onu vermediğini görüyoruz, o ayrı bir konu ama bu Keşan’ın işlerine bu kadar karışma nerden çıktı? Herkes Mustafa Helvacıoğlu’nun işine müdahil olmaya çalışıyor. Mustafa Helvacıoğlu, AK Parti’nin belediye başkanı farkında mısınız? Bu demokrasiye saygı gösterin. Bu insanlar Helvacıoğlu’nu seçtiler belediye başkanı olarak. Edirne Valisi’ni, AK Parti İl Başkanı’nı, Edirne milletvekilini seçmediler, Helvacıoğlu’na oy attılar. Bırakın belediye kendi işini yapsın. Yapar yapamaz ayrı ama yapsın. Hükümet, devlet kendi işini yapsın. Niye bu karmaşıklık girdi bu kadar?” “MARKET SOYGUNLARI ARTIYOR” Bülent Saylam: “İstihdam söylenmişti? Biz bu haberleri paylaşıyoruz ya bunların altına yorum yazanların yüzde 80’i iş istiyoruz diye yazıyorlar. İş imkânı istiyor insanlar. Market soygunları başladı. 10 yıldır bu işin içindeyim. Ufak tefek market hırsızlıkları olurdu ama bir hafta içinde bu kadar market hırsızlığı hiç görmedim.” Mehmet Aytaç: “Asayiş haberlerini ben yapmıyorum pek de sevmem ama okumak görevim. Haberi okuyorum ve çalınanlara bakıyorum, çok acı bir liste var. Genelde hep peynir, kaşar, süt ürünleri. Yani kahvaltılık ürünler. Yani suçu övmüyorum yanlış anlaşılmasın ama bir baba çocuğunun karnını doyurmak için her şeyi yapar. İnsanları o noktaya getirmeyin.” Bülent Saylam: “Sen insanları o noktaya getirmeyin deyince benim aklıma hemen 5 bin kişiye istihdam sağlanacak sözleri geliyor.” Mehmet Aytaç: “Meydanlar yıkılmıştı, bütün bilbordlar tutulmuştu. Hepsinde OSB reklamı yapılmıştı.” “İTTİFAKSANIZ İTTİFAK GİBİ DAVRANIN” Saylam, programın sonunda Keşan’a gelerek açıklamalarda bulunan İYİ Parti GİK Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akalın’ın açıklamalarına da değindi. Saylam, şunları söyledi: “İYİ Parti kısmına da değinelim. Geçen hafta İYİ Parti GİK Üyesi Mehmet Akalın geldi. İktidara geliyoruz diye bir açıklama yaptı. İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar da, İl Başkanı Ekrem Demir’in de birden CHP söylemleri olduğunu gördük. CHP’nin oyuyla ilgili söylemleri oldu. CHP’nin ideolojik bir parti olduğunu kendilerinin merkezde bir parti olduğunu oy oranlarının CHP’nin yüzde 25’ten öte gitmediğini, kendilerinin ise iktidara yürüyen bir parti olduklarını söylediler. Sen bu konuda ne düşünüyorsun?” Aytaç, bu konuyu şöyle değerlendirdi: “İttifaksanız, ittifak gibi davranın. Memleket yangın yeri, insanlar geçinemiyor. Genel başkanınız kapı kapı, sokak sokak dolaşıp bir şeyler anlatmaya çalışıyor, kadın haliye o yaşına rağmen. Siz geliyorsunuz burada gibi sözler söylüyorsunuz. Siz önce kendi meselelerinizi bir halledin. Ondan sonra ittifak ortağınıza basın önünde sallayın. Nasıl iktidar olacaksınız? İktidar olduğunuzda ilk işiniz sizi oraya getiren ortağınızdan arınmak mı olacak? Bu şekilde mi tüm insanların oylarına talipsiniz. Böyle kıra kıra vura vura mı bu oyları alacaksınız? Siz önce Keşan Belediye Meclisi’ndeki ittifak çatlağına bir deyin. Önce buraları bir toparlayın, ondan sonra atıp tutun. Gerek yoktu, nereden esti durup dururken bu sözler anlayamadık.” Programın tamamını Medya Keşan ve Saros TV Facebook sayfaları, Medya Keşan YouTube Kanalı ve Medya Keşan Twitter hesabından izleyebilirsiniz.