..Bu iki kız kardeş yani Rükiye Annemle ablası Emine Keşan’a yerleşmişler; anneleri Hatice ise, bir buçuk yaşındaki kızı Havva ile birlikte köyde kalmışlardır..
..Kitapta yazılanlardan çıkardığım sonuca göre; 1971 yılında Keşan’da yılın annesi seçilen annem RÜKİYE SOYSAL’ın, yaşayan altı evladından bir olan ben, bir başka Rükiye annenin oğlu olan ve annemle aynı köyde doğmuş bulunan sayın Hasan Tahsin Banguoğlu ile aynı KÖKten geliyordum.. Kendisi dört yaşında iken, kendi evlerinde, gözlerinin önünde, babası -Radiboş Köyü imamı Molla Hasan’ın Yunan Komitaları tarafından katledilişini görmenin travmasıyla yaşayan Rükiye annemin, otuz altı yaşıma kadar bana anlattığı bu anılarla büyüyen ben, bu kitabı okuyunca, balta girmemiş bir ormanda yitirdiği hem cinslerinin kokusunu alan acılı bir ceylanın heyecanını yaşadım…, Ve şu sonuca vardım: “Evet, belki, sayın Tahsin Banguoğlu ile aynı çınar ağacının farklı bir dalındandım ama aynı çınar ağacından olduğum kesindi..
Araştırdım; merhum Tahsin Banguoğlu ailesi, 1934 yılındaki soyadı kanunu ile “Banguoğlu soyadını alırlarken, Keşan’daki Banguoğlu sülalesinin büyüklerinden, Çukur Çeşme Sokak’ta ,“Patronun Evi”nin arkasında oturan Kazım Efendi ile çocukları Hilmi ve Kadir ile Radiboş Köyü’nde katledlen Radiboş Köyü imamı Molla Hasan’ın yukarda saydığım çocukları; Ali Rıza, Sâli, Emine, Rükiye ve Havva ise SOYSAL soyadını almışlardı… Ancak kısa
süre sonra, Kazım Efendi’nin çocukları ve o günün tanınmış terzilerinden Kadir ve Hilmi Banguoğulları,“Soysal” olan soyadlarını ,mahkeme kararı ile “Banguoğlu”na çevirtmişler, böylece “Banguoğlu” ve ”Soysal” aileleri, farklı iki kola ayrılarak, aynı çınar ağacının farklı dalları olduklarını unutmadan, farklı soyadlarıyla hayata tutunma çabalarını bu güne kadar sürdürmüşlerdir.. Kısaca, beni, Balkan Savaşı ve mübadele günlerine götürerek, köklerime ulaşmamı sağlayan Tahsin Banguoğlu’nun kızı, sayın Ülker Banguoğlu Bilgin Hanımefendi’ye sonsuz teşekkürlerimi sunarken, kendisinin kaleme alıp okuyucuya sunduğu Atatürk Cumhuriyeti’nin yaklaşık ilk yarım yüzyılı içinde gerçekleşen siyasi ve kültürel gelişmeleri hakkında bizlere ışık tutan hazine değerinde bilgiler veren, belgesel nitelikli bu kitabı, şehir kütüphanelerinden alıp okumanızı canı-gönülden öneririm… En derin saygılarımla..