AYŞİN SEÇİL GEZER Şeker fabrikalarının satılmasına karşı olduklarının altını çizen Özgen, şunları söyledi: “Bizler fabrikaların satılmamasından yanayız. Bunlar milli ürünlerdir. Fabrikaların zarar ettiği dile getiriliyor. 14 fabrikanın 4’ü zarar ediyor desek, 10 tanesi kâr ediyordur. Peki otoyollar ve köprüler zarar etmiyor mu? O zaman otoyollar ve köprüler zarar ediyorsa kapatsınlar. Fabrikalar kurulurken üreticiye istihdam sağlanması için kurulmuştur. Bunun zararı düşünülmez. Zarar ediliyorsa bu fabrikaları ehli kişilere teslim edin. Amerika’da, Fransa’da, İngiltere’de, Hollanda’da ve Almanya’da olduğu gibi işletmeleri bizlere devredin.” 5 YIL SONRASINI KİMSE GÖREMİYOR Ramis Özgen sözlerine şöyle devam etti: “Biz bu fabrikalar sayesinde yılda 3 milyar dolar KDV kazandırıyoruz. Biz mal mülk sizin olsun diyoruz ve geri adım atılmasını bekliyoruz. Eğer geri adım atılmazsa B planımız var ve bu çerçevede bizlerde ihaleye girmek zorunda kalacağız. Ama işletmeleri bizlere devrederlerse çok iyi olur. Örnek vermek gerekirse; zirai donatımlar tüm belediyelere hibe olarak verildi. Ereğli’de demir çelik fabrikaları işçilere 1 TL’ye verildi. Biz bunu da istemiyoruz. Mal, mülk satın ama işletmeyi bize devredin. Muhammen bedel ya da kiralama bedeli neyse biz onu öderiz. Eğer fabrikaların satılması durumunda en geç 5 yıl içerisinde kapatılacağına inanıyorum. Bu işin arkasında Cargill ve yabancı sermaye bulunmaktadır. Kısacası 5 yıl sonrasını kimse göremiyor.” HÜKÜMETİN ÜRETİCİNİN LEHİNE BİR KARAR ALMASINI İSTİYORUZ 31 Mart’ta üreticilerle birlikte, Alpullu Şeker Fabrikası’nın önünde büyük bir eylem yapılacağını belirten Özgen, sözlerini şu şekilde tamamladı:“Bu işi kooperatif olarak biz organize edeceğiz. Bu eyleme Trakya Bölgesi’nde herkesi davet edeceğiz. Türk bayrağı altında herkesi bize destek vermeye davet ediyoruz. Amacımız siyasallaştırılmadan üreticilerin lehine bir basın toplantısı yapacağız. Hükümetimiz şeker fabrikalarının satılması konusunu yeniden gözden geçirmelidir. Hükümetin üreticinin lehine bir karar almasını istiyoruz.”