AYGÜL KONAR

Bir ay boyunca yavaşlayan metabolizma nedeniyle Ramazan Bayramında yenilenler ile alınan enerjinin vücuda fazla gelebileceğini belirten Kurt, “Bu nedenle ilk hedef bayramın birinci gününden itibaren yavaşlayan metabolizmamızı eski haline getirebilmek olmalıdır. Metabolizmayı hızlandırmak sadece yeme sıklığını arttırmak (2-3 saat ara ile ufak öğünler tüketme) ve egzersiz yapmakla mümkün olabilir” dedi.

Kurt, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bayramların en güzel yanı büyük ve geniş sofralarda yemekler yenmesidir. Bu sofraların başlangıcını bir aylık orucun sonrasında lezzetli ve kalabalık bayram kahvaltısı oluşturur. Ramazan boyunca yavaşlayan metabolizmamızı canlandırmak için takip edilmesi gereken özel bir beslenme planımız yoksa bayram kahvaltısında seçimlerimiz peynir çeşitleri, bol taze yeşilbiber, salatalık, domates, yeşillikler gibi söğüş sebzeler, haşlanmış yumurta, zeytin çeşitleri veya bunlardan üretebileceğimiz sabah sıcakları- menemen, krep, sıcak kanepeler ve tabii ki tam buğdaylı veya tahıllı ekmekler gibi sağlıklı ve hafif yiyecekleri tercih edebiliriz.”

“BAYRAMDA SEKER TÜKETİMİNE DİKKAT EDİN”

Bağırsak düzenini sağlamak için bayramda posalı besinlere ağırlık verilmesi gerektiğini dile getiren Kurt, şöyle devam etti: “Kuru baklagiller, sebzeler ve meyveler, salatalar tüketerek bağırsaklarınızı harekete geçirebilirsiniz. Yakın mesafelere giderken araç yerine yürümeyi tercih etmeniz hem bayramda yediklerinizi sindirmek hem de Ramazanda yavaşlayan metabolizmanızı hızlandırmak için faydalı olacaktır. Çocuklarınızın fazla miktarda şeker tüketmesi diş sağlığı, sindirim ve bağırsak problemleri açısından da sıkıntı yaratabilir. Tüketmelerine izin vermediğiniz takdirde de gizlice yiyebilirler. Hiç vermemek yerine bir sınır koyabilirsiniz. Ve tabii ki gece yeme alışkanlığınıza da Ramazanla birlikte veda etmelisiniz. Yatmadan 2 saat önce yeme işleminizi hafif bir atıştırma ile noktalamalısınız. Fazla miktarda ve yağlı besinler ile çok miktarda çikolata ve tatlı tüketimi sonucun da kişilerde gaz, hazımsızlık, mide bulantısı gibi mide ve bağırsak sistemi rahatsızlıkları veya tansiyon yükselmesi gibi birçok sağlık problemi görülebilmektedir.”

“DENGELİ BİR BESLENME TARZI OLUŞTURUN”

Ramazan boyunca uzun süre açlık sonrası vücudun su ihtiyacını karşılamak özellikle sıcak havalarda su tüketimine özen gösterilmesi gerektiğini ifade eden Kurt, “Çay ve kahvenin tüketimine dikkat etmeliyiz. Yanında su tüketmediğiniz taktirde tükettiğimiz fazla miktarda kahve ve koyu çay vücudumuzda diüretik etki yaratarak daha fazla sıvı kaybetmeniz anlamına gelmektedir. Çay ve kahveyi şeker kullanmadan tüketmeyi tercih edin. Bayramda ikram edilen tatlı sonrasında ayran veya soda tüketimi kan şekerini dengelemede yardımcı. Bu nedenle tatlı sonrasında çay veya kahve yerine ayran veya soda gibi tercihlere yönelebilirsiniz. Bayramda öğün atlamak yerine her öğünde aldığınız kaloriyi azaltarak dengeli bir beslenme tarzı oluşturun. Öğün atlamak kan şekerini düşürerek daha fazla açlık hissetmenize neden olur” şeklinde konuştu.

“DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN”

Bayram sonrasında metabolizma hızının artması ve sağlıklı yaşam için mutlaka haftada 3 gün düzenli egzersiz yapılması gerektiğini dile getiren Murat Kurt, sözlerini şöyle tamamladı: “Düzenli egzersiz alınan kiloların verilmesi, metabolizma hızının artması, kan şekerinin düzenlenmesi gibi birçok sağlık açısında olumlu etkileri vardır. Şeker, kalp damar hastalıkları, gut, kronik böbrek yetmezliği ve yüksek tansiyon gibi uzun yıllar boyu devam eden ve edecek olan yani kronik hastalıkları olan kişilerin, beslenme tedavilerine bayram süresince de özen göstermeleri son derece önemlidir. Sağlık sorunları yaşamamaları için verilen programlarınızın dışına çıkmayınız. Öğün saatlerinizin ve beslenme alışkanlıklarınızın düzenli olduğu, sevdiklerinizle beraber sağlıklı ve güzel bir bayram geçirmenizi dilerim.”