BÜLENT SAYLAM

Kurt, şunları kaydetti: “Uzun ve soğuk geçen kış günlerinin ardından güneşin pırıl pırıl parladığı ve içimizi ısıtan sıcak yaz mevsimini karşılamaya hazırlandığımız şu günlerde ilkbahar mevsiminin zaman zaman yağışlı zaman zaman güneşli günlerini yaşıyoruz. Mevsim geçiş dönemlerinde sürekli değişen bu hava koşulları, insanoğlunun sağlığını ve günlük hayatını etkilemektedir. İlkbaharda canlanan doğa, ısınan hava vb. bazı insanlara neşe verip, heyecanlandırıp, daha aktif ve enerjik olmasını sağlarken, bazı insanlarda da bahar yorgunluğu denilen bir durumun oluşmasına neden olmaktadır. Havaların ısınması ile birlikte birçok kişide halsizlik, isteksizlik, eklem ağrıları, uyku isteği, yorgunluk vb. şikâyetler görülmektedir.

Bahar mevsimi diyet mevsimi olarak da bilinir. Yaz aylarının yaklaşması ile birlikte vatandaşlarımız bahar mevsiminde spor merkezlerine, zayıflama merkezlerine yönelmekte veya evde kendi kendilerine bir uzmana başvurmadan etrafındakilerden duydukları veya çeşitli gazete ve kitaplarda yer alan zayıflama diyetlerini uygulamaya çalışmaktadırlar. Oysa zayıflama diyetleri kişiye özgüdür ve doktor ve/veya diyetisyen tarafından size özel olarak beslenme alışkanlıklarınız, mesleğiniz ve yaşam tarzınızla uyumlu olarak düzenlenmelidir. Aksi takdirde uygulanan diyetler sağlığınıza zarar verebilir.”

“GÜNE KAHVALTIYLA BAŞLAYIN”

Metabolizmayı canlı tutmak için güne kahvaltıyla başlamak gerektiğini ifade eden Murat Kurt, şu tavsiyelerde bulundu: “Kahvaltının, günlük rutin işlerinizde dikkat süresinizi ve konsantrasyonunuzu arttırmada en etkili öğün olduğunu unutmayın. Kahvaltınızda süt, peynir veya yumurta, tam tahıl unundan ekmek, sebze veya meyveler mutlaka yer almalıdır. Kahvaltı için sınırlı vakti olanlar ise tam buğday ekmeği ve beyaz peynirle sandviç ya da süt ve meyvelerle smoothie hazırlayabilir, müsli veya yulaf yanında süt veya yoğurt, kuruyemiş ve meyveyle hızlı ve sağlıklı bir kahvaltı yapabilir. Yeter ki kahvaltı yapmayı ihmal etmeyin.

“ARA ÖĞÜNLERİNİZİ DE İHMAL ETMEYİN”

Az ve sık beslenme metabolizmanızı hızlandırmanın yanında kan şekeri düzeyini dengede tutarak kolay acıkmanızı önler. Bu yüzden öğünlerinizin arası 2–3 saat olacak şekilde günde 3 ara, 3 ana öğün olarak toplam 6 öğün beslenmeye çalışın.

“YETERLİ VE DENGELİ BESLENME PLANI OLUŞTURUN”

Beslenmenizde mutlaka süt ve süt ürünleri, et ürünleri, rafine edilmemiş tam tahıl ürünleri, kepekli pirinç, bulgur, tam buğday ekmeği, kurubaklagiller gibi lifli besinler, mevsiminin özelliğini taşıyan sebzeler-meyveler (özellikle koyu yeşil, sarı, turuncu, kırmızı, mor sebze ve meyveler) den oluşan tüm besin grupları yeterli miktarda tüketilmeli ve besin çeşitliliği sağlanmalıdır.

“SU VE İÇECEK TÜKETİMİNİZE DİKKAT EDİN”

Sabah uyandığınızda güne mutlaka 1 bardak ılık su içerek başlayın. İçeceğiniz 1 bardak su uykusundan yeni uyanmış olan sindirim sisteminizi hareketlendirmede ve bağırsak sağlığını korumanızda günün ilk adımı olacaktır.

Ayrıca ilkbaharda hava sıcaklıklarının yavaş yavaş artmasıyla birlikte kaybettiğimiz sıvı miktarı da artmaktadır. Bu yüzden vücudunuzdan kaybettiğiniz sıvı miktarını karşılamak için günde en az 2-3 litre su içmeyi ihmal etmeyin.

“VİTAMİN VE MİNERALLERİ BESLENMENİZDEN EKSİK ETMEYİN”

Enerjinizi yükseltmek ve yorgunluğu azaltmak için B ve C vitaminlerinden, magnezyum, çinko, potasyumdan zengin içerikli besinleri tüketin. Bu vitaminler ve mineraller enerji üretimi ve vücuttaki diğer metabolik reaksiyonlarda, zihinsel yorgunluk ve streste, bağışıklık sistemini güçlendirmede etkilidir.

“KIZARTMA YERİNE IZGARA ÇEŞİTLERİNİ TERCİH EDİN”

Kızartılmış tüm besinler yüksek yağ ve kalori içerdiğinden dolayı bunların yerine ızgara veya haşlanmış et ve sebzeleri tercih edebilirsiniz.

“YEMEKLERİNİZİ HIZLI YEMEKTEN KAÇININ”

Doygunluk hissinizi sağlamak için ayaküstü atıştırma, televizyon seyrederken, telefonda konuşurken yemek yememeye çalışın. Sofrada oturarak besinleri acele etmeden küçük lokmalar halinde, yavaş yavaş çiğneyerek, tadına vararak, yemek yediğinizi hissederek yemek yemeye özen gösterin.

Fiziksel Aktiviteyi İhmal Etmeyin

Havaların artık ısınmasıyla birlikte açık havada yürüyüş, fiziksel ve ruh sağlığınıza iyi gelecektir. Düzenli olarak haftada 3 gün en az 30 dakika süren tempolu yürüyüşler yapın. Ofis ortamında çalışıyorsanız ve gün içinde yürüyüş imkânınız yoksa mutlaka bulunduğunuz ortamı aralıklı olarak havalandırın.

Fiziksel aktivitenizi artırmak ayrıca stres, depresyon ve yorgunluğunuzun azalmasına da yardımcı olacaktır.

“UYKU DÜZENİ OLUŞTURUN”

İyi ve kaliteli bir uyku düzeni sağlamak için uyku ritmine dikkat edilmeli ve düzenli olarak her gün yedi-sekiz saat uyumaya çalışmalısınız. Her akşam aynı saatte uyuyup, sabahları da aynı saatte uyanmak gün içinde yorgun düşmenizi engeller.”