CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Keşan İlçe Başkanlığı geçtiğimiz Cumartesi düzenlendiği basın toplantısında AK Parti’ye sert eleştirilerde bulundu. CHP Keşan İlçe Başkanlığında daat 15.00 sıralarında başlayan toplantıya; CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, İlçe Başkanı Erdoğan Gümülcineli ve partililer katıldı.

KILIÇDAROĞLU’NDAN UTANMASI NE HAKKIDIR NE DE HADDİDİR

Toplantıda ilk sözü alan Erdoğan Gümülcineli, tüm çiftçilerin Dünya Çiftçiler Günü’nü kutladığını ifade ederek şöyle devam etti: “Bugün AKP ilçe Başkanının yerel basında verdiği demeçte, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan utanıyorum demiş. AKP İlçe Başkanının Kılıçdaroğlu’ndan utanması ne hakkıdır ne de haddidir. Önce haddini bilecek. Cumhuriyet Halk Partisini ağzına alırken, Cumhuriyeti kuranın hangi siyasi parti olduğunu ve bugün ona siyaset yapma ortamını tanıyanın hangi parti olduğunu iyi bilmesi gerekir.  Biz Genel Başkanımızın her söyleminin arkasındayız. Ne söylüyorsa bu ülkede terörün bitmesi, laikliğin korunması, cumhuriyetin ve parlamenter rejimin devam etmesi için söylemlerinin arkasında durmuşuzdur. Ülkemizde asıl utanılacak konular. Her saat her gün ülkemizde yaşanan terör olaylarının dünya manşetlerinin gündeminde olmasıdır. Her gün 10’larca şehidimizin olması, akan kanın durmaması, AKP hükümetinin ve yöneticilerinin suçudur. Asıl utanılması gereken PKK’nın sınır kapılarında davullarla karşılanmasını sağlayan, sınır kapılarına devletin savcılarını hakimlerini götüren, özel mahkemeler kurarak teröristlerin elini kolunu sallayarak ülkemize girmelerine olanak tanıyan AKP ve yöneticilerinindir. Asıl utanılması gerekenler orduyu, yargıyı, öğretim görevlilerini, basın mensuplarını, yazarları, Ergenekon ve Balyoz düzmeceleriyle operasyon yapıp yıllarca hapislerde itibarsızlaştırmaya çalıştırdığınız ve onurlu birçok insanın intiharına sebep olduğunuz, kandırılmışız diyen AKP ve yöneticileridir. Asıl utanılacak olan çocukların cinsel istismara uğradığı Ensar vakfı ve benzeri yurtlarda bir kereyle bir şey olmaz deyip, hala koltuğunda oturan Bakanları, bütün olaylara duyarsız kalan AKP hükümeti ve yöneticileridir. Biz, CHP olarak Genel Başkanımızdan utanmıyoruz ve hiçbir zaman utanmayacağız. İstatistiklere bakılsın bu AKP zihniyeti, mahremdir diye Kızılay’a bile kan vermeye inanmıyor.” dedi.

DEMOKRATİK BİR ŞEKİLDE GÖRÜŞMEDEN MECLİSE GELİYOR

Sonrasında söz alan Okan Gaytancıoğlu, şunları söyledi: “Ben Keşan basınına da yansıyan bir şey söylemiştim o sözlerimin arkasındayım. ‘AKP bir parti değildir’ demiştim. Ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkıyor. AKP bir parti olsa,  bir partinin liderine böyle bir ifadede bulunmaz. Eleştiriyi hepimiz yapıyoruz. Ama bu çok farklı bir olay. Biz onları bir parti olarak görmüyoruz. Çünkü onlar parlamenter sisteme inanmış insanlar değil. Siz bizleri seçip gönderdiniz biz de mecliste sizleri en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyoruz. Ama görevimiz muhalefet. İktidar partisi komisyonları çalıştırmadan yasaları getiriyor. Torbanın içerisine koyuyor. Demokratik bir şekilde görüşmeden meclise geliyor. Biz ülkenin çıkarları doğrultusunda bazılarına destek versek de muhalefet görevini yapıyoruz. Örneğin, özel istihdam büroları. Kiralık işçi statüsü gelecek. Özel istihdam büroları sayesinde işçiler alınıp satılabilecek. Buna bizim onay vermemiz mümkün mü?  Her türlü yasayı geçiriyorlar.  Çünkü 316 tane milletvekilleri var. Yasanın geçmesi için 276 lazım fazlasıyla vekilleri var. Ülkedeki her şeyi değiştirdiler. Her şeye hâkimler. Daha ne istiyorlar? Diktatör bozuntusu olan kişi diyor ki ‘Bakın ben çok güçlüyüm’. Hiçbir hukukçu, hâkim, savcı sen ne yapıyorsun? Böyle bir etki olur mu? Cumhurbaşkanının görevleri bellidir sen görevlerinin dışına çıkıyorsun diyor mu? Ama Cumhuriyet Halk Partisi diyor. Çünkü gücünü cumhuriyetten alıyor.”

ÜLKEMİZ UÇURUMUN EŞİĞİNDEDİR

Gaytancıoğlu, şu şekilde devam etti: “3 ay önce sözüm ona bir tarihçi getirdiler. Gelip de okulun bir tanesinde ‘Burada Kemalist kanton oluşmuş bunu yıkmak lazım’ gibi cümleyi ne cüretle söyleyebiliyor. Biz Kemalist olmakla gurur duyuyoruz. Okullarımızda Atatürk’ün devrimlerinin okutulmasını istiyoruz. Fakat onlar Atatürk’ü kitaplardan silmeye çalışıyorlar. Bu zihniyet kötü bir zihniyet. Demokratik parlamenter sistemi, Cumhuriyeti korumak için elimizden geleni yapacağız. Şu anda birlik ve beraberlik içinde olmak zorundayız.  Ülkede terörü konuşmamız gerekiyor. Terör Türkiye’nin bir gerçeği. Kim tarafından desteklendiğini biliyoruz.  Dokunulmazlığım var diye güvenmiyorum. Dokunulmazlığımızın kalkması için elimizden geleni yaptık. Cumhurbaşkanına buradan sesleniyorum. Türkiye’yi germeye kalkmasın. Bu ülke kolay kurulmadı.  Bizim işsizliği konuşmamız gerekiyor.  Yüzde sekizle aldılar. Yüzde on ikiye çıkardılar.  Çiftçi perişan. Şu an Kanada olmasa nohut yiyemeyiz. Ukrayna olmasa ayçiçeği yiyemeyiz. Biz Dünya Çiftçiler gününü konuşuyoruz. Çiftçimiz önce tarlasını kaybetti. Şimdi de çocuklarını kaybediyor. Çocuklar Çorlu’ya, Çerkezköy’e gidiyor çalışmak için. Birbirimize kenetlenmek zorundayız. Ülkemiz uçurumun eşiğindedir.  Herkesin korktuğu bu ortamda fikirlerimizi söylüyoruz.  Gücümüzün farkında olalım Cumhuriyet Halk Partisi gerçekten güçlü bir parti. CHP üreten bir ülke istiyor. Hakça bölüşen bir Türkiye istiyor. CHP’ye büyük bir inanç var. Genel Başkanımıza büyük bir güven var.”

CUMHURİYET TARİHİNDE İLK DEFA YEM FİYATLARI SÜT FİYATLARINI GEÇMİŞTİR

Okan Gaytancıoğlu, son olarak şunları belirtti: “Eczacılar günü ile ilgilide bir şeyler söylemek istiyorum. Eczacılarımız da büyük sıkıntı içerisindeler. Eğer yasal hakları korunmazsa, bakkallarda, alışveriş merkezlerinde ağrı kesiciler, antibiyotikler satılabilecek. Biz onların haklarını da koruyoruz. CHP’den başka, ülkede vatandaşın çıkarlarını koruyan kimse yok. Türkiye tarımı çökertilmiş durumda. Türkiye tarımının başında konulara hiç hâkim olmayan birisi oturuyor.  Bu arkadaş tarımı bilmediği için yanına bir bakan yardımcısı almıştır. Bu kadrodan fiyasko çıkacağını her fırsatta dile getiriyoruz.  Cumhuriyet tarihinde ilk defa yem fiyatları süt fiyatlarını geçmiştir. 1 kilogram süt satılarak 1 kilogram yem alınamamaktadır.  Buğdaylarda bir virüs hastalığı vardı. Ama Toprak Mahsulleri Ofislerinin ciddi bir alım politikası gerçekleştirmesini bekliyoruz. Dünya kadar çiftçimiz zor durumda. Maalesef bu koşullarda kutluyoruz.”