GAYTANCIOĞLU: CUMHURBAŞKANI KENDİNİ BAŞKAN ZANNEDİYOR
Okan Gaytancıoğlu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada parlamentonun üzerinde bir güç olamayacağını vurgulayarak şunları belirtti: “AKP’de çok farklı bir yönetim var. AKP’yi Başbakan mı, Genel Başkan mı, yoksa Cumhurbaşkanı mı yönetiyor? Fiili anlamda kendini diktatör zanneden bir kişi tarafından AKP ve hükümet yönetilmeye çalışılıyor. İç işlerine müdahalelerde bulunuyor. Bu konu bizi çok ilgilendirmez. Ama halkımız bunları görmeli. Demokrasinin Türkiye’de daha fazla olmasını, parlamenter sistemin daha da yaygınlaşmasını, milletvekillerinin dokunulmazlığının olmamasını, insan haklarının daha fazla olmasını, barış ve kardeşliğin daha fazla olmasını, insanların özgürce davranmasını isteriz. Parlamentoya müdahaleler, Cumhurbaşkanının yetkileri bu derece fazla olmamalı. Cumhurbaşkanı yetkilerini aşarak hükümetin politikalarına müdahale ediyor. Cumhurbaşkanı kendini Başkan zannediyor. Başkan seçilebilmek için Türkiye’yi bunalıma sokuyor. Türkiye’nin gündeminde işsizlik var, terör var, çiftçinin borçları, işçinin borçları, ipotekli ve hacizli insanlar var. Ama Türkiye’nin gündeminde bunlar yokmuş gibi Türkiye’nin gündemini bunalıma sokan, Hükümet bunalımı, rejim bunalımı varmış diye gündemi değiştirmeye çalışan bir AKP var. Sigortası ödenmeyen milyonlarca insan yok mu? Çocuk tacizcileri, kadına şiddet yok mu? Bunları ve terörü konuşmamız gerekiyor. Her gün bakın şehitler veriyoruz.”
İNSANLAR CHP’DEN UMUT BEKLİYOR
Ülkede ciddi sıkıntılar yaşadığının belirten Gaytancıoğlu, “Geçtiğimiz günlerde Mardin’de bulundum. İnsanlar CHP’den umut bekliyor. Diyor ki; ‘AKP, HDP ile işbirliği yaptı. Çözüm süreci dediler hiç bir şey olmadı. Ticaret durdu.’ Genel Kurmay haklı olarak teröristler ile mücadele ediyor. Edecek ve biz bunu savunuyoruz. Ama bu teröristler patlayıcıları nasıl yerleştirdiler, dünya kadar hendek nasıl kazıldı. Sadece Nusaybin’de 274 tane hendek imha edildi ve daha var. Bu hendekler kazılırken Türkiye’yi kim yönetiyordu? Nusaybin’in Kaymakamı, Emniyet Müdürü, Valiler ne iş yapıyordu? Görmediler mi? Kameralar çekmedi mi? Biz bunları sorguluyoruz. Bunlar gündeme gelmiyor. Gündeme gelen Davutoğlu istifa edecekmiş. Etsin bize ne! Yerine birisi gelecek. 2 tane yönetici olmaz, vesayet olmaz.”
PARLAMENTONUN ÜZERİNDE BİR GÜÇ OLAMAZ
Demokraside vesayet olamayacağını ifade eden Gaytancıoğlu, “Parlamenter sistemde vesayet olmaz. Vesayetten kastım; parlamentonun üzerinde bir güç olamaz. Cumhurbaşkanı kendini parlamentonun üzerinde görüp güç olduğunu göstermeye çalışıyor. Basına, hükümete her yere saldırıyor. Ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Türkiye’nin yöneticisi hükümettir. Ana muhalefetiz ve denetleme görevini yapıyoruz. Ama artık biz iktidar olmak istiyoruz. Türkiye’nin her zamankinden fazla CHP iktidarına ihtiyacı var.”
BİZ DE KONUYU YAKINDAN İZLEYECEĞİZ
Gaytancıoğlu, son olarak şunları söyledi: “Yaşanan siyasi gelişmeler ile birlikte erken seçim yapılacağını şu an için sanmıyorum. Biz de konuyu yakından izleyeceğiz. Sanırım AKP Mayıs sonu kendi içinde bir kongre yapıp, Genel Başkanını değiştirecek. O genel başkan, başbakan olacak. Onun da vesayette olacağına %100 eminiz. Cumhurbaşkanı tarafından etkileneceğini ve Cumhurbaşkanının ülkeyi yöneteceğini tahmin ediyoruz. Ama parlamenter sistemde yönetim başbakanda olur. Hükümetin üzerinde herhangi bir irade söz konusu olamaz ve olmamalıdır. AKP’nin ‘istikrar’ siyaseti çöktü. Ülkede istikrar mı var? 2002’de terör yoktu, AKP ile birlikte terör yeniden ülkenin gündemine geldi. İç ve dış borç toplamı 120 milyar dolardı. Şu an 800 milyar dolar. İşsizlik tek haneli rakamlarda idi çift haneli rakamlara çıktı. %8,9’a kadar gerilemişti, şu an %11,5. Bu nasıl istikrar ben anlayabilmiş değilim. Kadın cinayetleri, boşanmalar arttı, huzursuzluk var. AKP İle birlikte Türkiye’de her şey değişti.”
BİRCAN: CUMHURBAŞKANI ZATEN BAŞKANLIK SİSTEMİNİ YÜRÜTÜYOR
Konuyla ilgili olarak görüşlerini belirten Erdin Bircan ise yaşananların beklenen gelişmeler olduğunu söyledi. Bircan şöyle devam etti: “Tayyip Erdoğan Davutoğlu’nun yerine birini bulamadığı için gecikti. Sıralamada bizim de gördüğümüz isimlere güvenmedi. Görevin Berat Albayrak açısından da erken olduğunu düşünüyorum. Şu anda ülkeyi kendi başına diktatörce yöneten bir Cumhurbaşkanı var. Bu Cumhurbaşkanı zaten başkanlık sistemini yürütüyor. Mecliste istediğini yapıyor, istemediğini kenara çekiyor. En son laiklikle ilgili çıkan tartışmada dâhil olmak üzere, Cumhurbaşkanının haberi olmadan İsmail Kahraman’ın böyle bir söylemde bulunacağına inanmıyorum. Daha önce de başörtüsü ile ilgili böyle bir söylem ortaya atılmıştı. Bir konuyu gündeme getiriyorlar, daha sonra tepkiye göre geri çekiyorlar. Şu anda ilkokullara bile başörtüsü girdi. Ben başörtüsüne karşı değilim ama ilkokullara girecek düzeyde olmamalı. Atatürk devrimlerini yok etmeye çalışan ve Cumhuriyet değerlerini bitirmeye çalışan bir yapı var. Önümüzdeki günlerde bir kaosun yaşanacağını görüyoruz. Ekonomi çöktü. Yaşanan gelişmelerle birlikte döviz ve altında da bir tırmanış söz konusu. Şu anda istikrar yok. Ülkenin sınırları delik deşik edilmiş durumda. Kilis’e 60 roket düşmüş, 20 vatandaş hayatını kaybetmiş. Biz hâlâ beyanat ile geçiştiriyoruz. Ülkede ne yönetim var ne de bir başbakan. Cumhurbaşkanı yönetiyor. Başkanlık sistemini sadece resmileştirmek istiyorlar. Muhalefete söz hakkı tanımıyorlar.”
YENİDEN BİR SEÇİM YAPILMASI DA GÜNDEME GELEBİLİR
“Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevden ayrılması halinde yeniden bir seçim yapılması gündeme gelir mi?” sorusuna cevap veren Erdin Bircan,“Bu gelişmelerle birlikte yeniden bir seçim yapılması da gündeme gelebilir. AKP yönetiminde ‘İstikrar’ dedikleri olayda kimsenin cebinde 5 kuruş parası yok. Esnaf siftah yapmadan dükkân kapatıyor. Çiftçinin hali ortada. Sanayici memnun değil. Asgari ücreti bin 300 TL dediler işveren resmiyette veriyor, sonra geri alıyor. Bunun yapıldığını duyuyoruz. Neresinde istikrar. İstikrar nerede? Bana göre gerçek anlamda saray darbe yapmıştır. Saray şu anda hükümete darbe yapmıştır.” şeklinde konuştu.
