BÜLENT SAYLAM

Dün, saat 10.30 sıralarında başlayan toplantıya; İYİ Parti Keşan İlçe Yönetim Kurulu üyeleri Keşan Belediye Meclisi İYİ Parti’li Üyesi Süleyman Eren ve partililer katıldı.

Orhan Çakırlar, “Yaklaşık 1- 1 buçuk aydır durmaksızın geziyorum. İnsanlarımızın sorunlarını dinliyoruz. Vatandaşımızın en çok sızlandığı konulardan biri ‘seçim zamanı geliyorsunuz, bir daha da gelmiyorsunuz’ şeklindeydi.  Her gittiğim yerde vekilliğim süresince uğramadığım bir köy varsa o köy halkı gelsin suratıma tükürsün dedim. Ekonomik krizde herkesin ortak derdi özellikle tarımsal kesimde ortak dert; girdi maliyetlerinin yüksekliği ve fiyatların yetersiz olduğu. Özellikle 2 grubun şartlarını dinledikten sonra bir kat daha üzüntümüz arttı. ‘Ekmeyeceğim diyen’  bir de ‘Ekemeyeceğim’ diyen üreticilerimiz var. Her ikisinin de durumu vahim. 

Ekonomik krizi diğer yerlere kıyasla daha kolay atlatacak iki yer var. Merkez ilçe. Pazartesi, Cuma ve Cumartesi günü Edirne’de pazarlar kuruluyor. Bu pazarlara Bulgaristan ve Yunanistan’dan gelenler var. Edirne Merkez kadar olmasa da Keşan’a da alışveriş için gelenler var.” dedi.

“ÜMİT EDERİM; TÜRK DEMOKRASİSİ AÇISINDAN İYİ NETİCELER ALINIR”

Çakırlar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Önümüzde yerel seçimler var. İlimizin merkez ilçesi ve diğer ilçelerde Belediye Başkanlığı, İl Genel Meclisi, Belediye Meclis Üyeliği seçimleri yapılacak. Bu konuda da gözlemlerim var.  Ümit ederim; Türk demokrasisi açısından iyi neticeler alınır. Çünkü şeffaflık, demokrasi, konuşabilirlik her şeyin önündedir. Bu, ülkemizin ileriye dönük sağlıklı karar almasını da sağlar.  Şeffaf ve açıklık demokrasinin olmazsa olmazıdır. Birey olarak da parti olarak da parlamenter sistemden yanayız. Güçlendiğimiz, iktidar olduğumuz zaman parlamenter sisteme dönüşü arzu eden bir grubuz. Bu yüzden çalışmalarımız, gayretlerimiz bu doğrultuda. Türkiye’de en demokratik seçilen kitle muhtarlardır.  

İYİ Parti olarak odaklanmamız gereken ekonomik krizin insanlar üzerinde etkisini daha iyi ortaya koyabilmek. Bölgemizdeki sıkıntıları anlatabilmek için elimizden geleni yapacağız. 

‘HANGİSİYLE DAHA İYİ YOL ALIRIZ’ DİYE DÜŞÜNÜYORUZ

Politikada iddialı olmak gerektiğine vurgu yapan Orhan Çakırlar, yerel seçim sürecini şöyle anlattı: “Ben 2014 yılında bir defa seçime girdim ve çok iddialıydım Edirne merkez ilçede belediye başkanı olacağım diye iddialıydım o iddiamı kısmen gerçekleştirdim. O gün seçime girdiğim partide 50 yıllık sürede belediye meclisine 1 tane meclis üyesi girmemişti, yine merkez ilçede 1 tane il genel meclis üyesi çıkmamıştı. Benim girdiğim dönemde partinin o günkü oy oranı seçimlerde yüzde 3 buçuktu. Hem iktidar hem yereldeki iktidar belediye başkanı o günkü dönemde birde karşımda milletvekili vardı. Milletvekilliğinden de ayrılmamıştı seçimi kazanırsa belediye başkanı oluyor kazanamazsa vekilliğe devam ediyor. Ben bunu çok etik bulmam. İddialı adam milletvekilliğinden de istifa eder, seçime girer diye düşünenlerdenim. Şahsi görüşüm iddialı olmak zorundayız. İddialı olursanız herkesten bir adım öne geçersiniz yüzde 3 buçuk, yüzde 19 olursa Keşan da yüzde 16 yüzde 26 ya da 36 niye olmasın? Uzunköprü’de yüzde 18 niye 35 olmasın? Edirne’de yüzde 17.2, niye yüzde 35 olmasın? Yani yanına birer kişi daha sağlayabilirseniz bu yüzde 2’lik dilimlerin olmayacak diye bir şey yok yeter ki iddialı, istekli, arzulu, sokaklarda herkesin elini sıkan herkese dokunan bir grup olsun. Mahalli seçimlerin genel seçimlerden bir avantajı daha vardır. Bunu merkez ilçe için söylüyorum. 33 tane aday oluyor belediye başkanı, kontenjan 1, 2 ve 30 tane de belediye meclis üyesi yani bir yerleşim yerinde 33 kişi aday bir partiden. 100’er kişi kazandırsa şu kadar oy 200’er kişi kazandırsa şu kadar oy hesabı yapılabilir. Genel seçimlerde 4 tane aday var etkilidir, genel seçimlerin havası farklıdır. Ama mahalli seçimlerde birey ön plandadır. Yani İYİ Parti olarak iddialıyız bütün belediye olan yerlerde belediye başkanlığı çıkarmak için adaylarımızla çalışmalarımızla iddiamızı sürdüreceğimizi düşünüyorum. Aday açıklamak için seçim kurulunun getirdiği bir süreç var biz şu anda adaylarımız arasında ‘hangisiyle daha iyi yol alırız’ diye düşünüyoruz. Arkadaşlarımız var, yok değil ama bunları ifşa etmemizin şu anda doğru değil. İktidar partisinin kaç tane adayı konuşuluyor en az 3 tane peki 3 taneden 1 tanesi diyelim ki x şahsı aday gösterdiğiniz zaman geri kalan 2 tanesi ne yapacaktır. Genelde küsülür, siyaseten doğrumudur değildir. Ben milletvekili adayı olduğum zaman 2.sırada bir adamdım 1. sıradaki arkadaşım düşürülene kadar onunla ben omuz omuza sokaklarda köyde, kasaba kasaba gezdim. Onun düşürüldüğünü Meriç ilçesinde duydum ama ne hoca küstü ne ben 2. sıraya düştüm diye küstüm siyaset böyle bir şey ekip işidir her iş öyledir. Bunlar bazılarına avantaj bazılarına güçlü gibi görünenlere dezavantajdır iç çekiş olacaktır olmamasını söylemek çok abestir her zaman oluyor bu dolayısı ile bunları iyi analiz edersek İYİ Parti olarak iddialı olduğumuz daha iyi anlaşılır diye düşünüyorum.”

BELEDİYE BAŞKANINDAN KEŞAN HALKI NE KADAR MEMNUN?

‘Geçtiğimiz yerel seçimlere baktığımızda Keşan’da bir CHP gerçeği var. Yüzde 50.8 oy aldılar. İYİ Parti’nin son seçimlerde Keşan’dan adlığı oy ise yüzde 12.7. Bu rakamlarla kıyaslarsak ne dersiniz?’ şeklinde soruya cevap veren Çakırlar sözlerini şöyle noktaladı:

“Ben ilk defa İYİ Parti’ye oy verdim ve İYİ Parti’ye oy veren herkes ilk defa verdi. Daha öncesi yok dolayısı ile bu rakamlar bizim daha başarılı olacağımızı gösteriyor. Çünkü CHP’nin aldığı oy,  bizim aldığım yüzde 12 oy gökten gelmedi. Dolayısı ile saydığım sebeplerden dolayı adayımızı da isabetli bulursak artmaması için hiçbir sebep yok. CHP’nin mevcut belediye başkanından Keşan halkı ne kadar memnun? sorusunu sorarım ben burada. O yüzde 50.8’in hepsi memnunsa hiç problem yok. O zaman yarışa girmemizin de mantığı yok. Onun için iddialı olmak zorundayız. Sıfırken kurulmuş, 6 aylık bir parti yüzde 12 alıyorsa bir yerde bir takım sıkıntılar var demektir. Bu belediyeden de olabilir partisinden de memnuniyetsizlik olabilir. Bu bizi ekonomik şartlarda çok daha yukarılara çekmesi lazım. Sağlıklı demokraside bu böyle olur. Böyle olmalı ki sosyolojik olarak da doğrudur.  Yerelden memnun değilseniz bir de iktidardan memnun değilseniz 3. bir alternatif bulmak zorundasınız. 3. bir alternatif var mı? Yani bugün CHP, AK Parti ve İYİ Parti var. Onun dışında iddialı olacak halkın da teveccüh göstereceği bir parti var mı?”