Ulaş DEMİRAY

Öncelikle bu yazıyı okuma külfetine katlanan herkesin bayramı kutlu olsun..  Bayramın 3 ncü günü 2 bayram birden yaşayacak olanları da şimdiden kutluyorum.. Süper lig Şampiyonu Cumartesi akşamı belli olacak, kimileri sevinecek, kimileri üzülecek.. Ben şimdiden Fenerbahçe’nin üçüncülüğünü içime sindirdiğim için rahatım. Arkadan gelen yok. Fazlası olursa elbette sevinirim.

***

Sonuç ne olur bilinmez. Ama kime sorarsanız sorun; bu yıl şampiyonluk BJK’ a yakışacak. Zaten futbolun adaleti olsa şimdiye kadar 8-10 puan farkla ipi göğüslemiş olacaklardı Umarım tüm olumsuzluklara rağmen yine de ipi göğüsler ve hak ettiğini alırlar. 

***

Üzüldüğüm ve hatta kızıp ağzımı bile bozmak zorunda kaldığım konu ise kendini futbol yorumcusu diye pazarlayanların nabza göre şerbet yorumları…  Onların riyakarca yaptıkları eleştiriler... Düne kadar yere göğe sığdıramadıkları Sergen Yalçın’ın yanlışlarını şimdi saya saya bitiremiyorlar.  Çoğunda bir Fatih Terim yalakalığı var.  Şimdiden Galatasaray’ın şampiyon olacağı havasına girenler “Ben demiştim” diye başlayan cümlelerle hem Sergen Yalçın’ı hem de Emre Belezoğlu’nu küçümseyici bir tavır içine girdiler.

***

Fatih Terim elbette önemli bir futbol adamı.. Ama ben her zaman lüzumundan fazla abartıldığını düşünüyorum. Çok değil 15-20 yıl öncesine kadar iddiası olan takımların teknik adamları yabancılardandı. Yerli çalıştırıcılar tercih edilmezlerdi.. TERİM ve M.DENİZLİ ünlü çalıştırıcı Derwal’in rahle-i tedrisinden geçerek bu şansı yakaladılar. Başarılı da oldular.. DENİZLİ 3 büyük takımda da şampiyonluklar yaşadı. Bu “Koyunun bulunmadığı yerde” sürdürülen Abdurrahman Çelebi’lik hala iyi kötü pirim yapıyor..

***

Ama artık bugün gelinen noktada futbolda başarı sadece heybedeki bilgilerle gerçekleşemiyor. Bugün artık ülkemizde Fatih Terim’i çok aşan, okulunu bitirmiş, kursunu görmüş, okuyan, dünyayı izleyen genç çalıştırıcılar var. Öyle; kadrosunda 2 takım kuracak kadar, dünya çapında kaliteli, yetenekli sporcuları, çağdaş hizmet ortamı, personeli olan Galatasaray’ı ilk üçe babam da sokar. Marifet Rıza Çalımbay olabilmekte, Sergen Yalçın olabilmekte, Hikmet Karaman, Yılmaz Vural, Şenol Güneş olabilmekte. Yokluklar içinde var edebilmekte. TERİM bu ülkede GS’den başka takım çalıştırmadı. Mesela Sivas Spor’u çaıştırsa ligde beşinci yapabilir miydi? Çalıştırsaydı da görebilseydik. İmparator mu, değil mi? Daha iyi anlardık.

 ***

Bence bu yılın şampiyonu BJK ve yılın teknik adamı da Sergen Yalçın’dır. Sergen, takımını sadece sahada yöneten bir teknik adam değil futbol dünyamıza yetenekler kazandıran bir uğraş içindedir.. “Bitti” denilen Ozan Tufan onun eseridir. Kaleci Ersin, Rıdvan onun yüreklendirdiği gençlerdir. Galatasaray Eğer şampiyon olursa taraftarları Fatih Terim’den çok Muslera isimli bir yeteneğe dua etmelidirler. Onun sakat kalıp saha dışında olduğu süreci hatırlayın. 18 puan gerilere düşen bir Galatasaray vardı. Muslera’nın her yıl olduğu gibi Galatasaray’a direk 8 -10 puan katkısı var. Muslera’nın en az 3 şampiyonlukta da bu katkısının olduğunu göremeyenler her başarıyı TERİM’in başarısıymış gibi görmekte devam etsinler. 

***

Cumartesi akşamı bir mucize gerçekleşse ve FB şampiyon olsa bile benim şampiyonum Sergen’li, Atiba’lı, Vida’lı, Rıdvan’lı, Larin’li,  Abubakar’lı Beşiktaş’tır. Şaibesiz bir sezonda çok önemli bir başarı öyküsü yazılmıştır.  Onlar bize çok güzel maçlar izlettiler. BJK  Şampiyon olsa hiç kimse bu başarının nedenleri arasında  “Öküz altında buzağı” arayamaz.. Sergen, Fatih’ten büyüktür..

Tüm Beşiktaşlıları şimdiden kutluyorum.