AYŞİN SEÇİL GEZER

Türkiye’deki şeker fabrikalarının kapatılmasına karşı olduklarının altını çizen Aydemir, şunları söyledi: “Hükümet elinde ne var ne yoksa satma yoluna gidiyor. Oysaki hükümet yerli ve milli olmaktan bahsederken yerli kurumlar ve fabrikalar tek tek özelleştiriliyor. Hükümet mevcut ekonomik krizi aşmak adına elindeki tüm zenginlikleri sermayenin imkanına sunmaya çalışırken; diğer taraftan dışa bağımlığının artmasına neden olacak politikalar uygulamaya devam ediyor.”

HÜKÜMET ŞEKER İTHALATINDA SIFIR GÜMRÜK KARARI ALDI

Erdal Aydemir sözlerine şöyle devam etti: “Şeker fabrikalarının özelleştirilmesiyle milyonlarca pancar üreticisinin işsizliğine, toprakları terk etmeye, sefalete, güvencesizliğe ve sosyal hak kayıplarına sürüklenmesine yol açacaktır. Daha önceleri şeker ihraç eden Türkiye 2015 yılında 170 bin ton şeker ithal etti. Hükümet 2016 yılının nisan ayında şeker ithalatının önünü açabilmek için şeker ithalatında sıfır gümrük kararı aldı. Yine AKP hükümeti OHAL kapsamında Bakanlar Kurulu tarafından hazırlanan 696 sayılı KHK ile Şeker Kurumunu kapatarak her şeyi piyasanın ve sermayenin insafına terk etti. Tüm bu gelişmeler emperyalist bir tekel olan Cargill’in, insan sağlığına oldukça zararlı olan nişasta bazlı şekerinin (NBŞ) ve kaçak şekerinin ülkemizdeki yolunu açmış oldu.”

BİRLEŞMEYE VE MÜCADELE ETMEYE ÇAĞIRIYORUZ

Şeker fabrikalarının özelleştirilmesine karşı birlik ve beraberlik içerisinde olunması gerektiğine kayıt düşen Aydemir, sözlerini şöyle tamamladı: “Şeker fabrikalarını özelleştirme kararı alan hükümetin almış olduğu kararı iptal etmesi ve girmiş olduğu bu yanlış yoldan dönmesi gerekmektedir. Özelleştirmeye karşı pancar üreticiler ve emekten yana tüm kesimleri özelleştirmeye ‘dur’ demek için birleşmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz. Ayrıca bu fabrikaların satılmasından ziyade daha modern hale getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”