*Çözüm bulunmazsa millet kuru ekmeğe muhtaç olur

*Çiftinin insanca yaşamayı hakkı yok mu?

MEHMET AYTAÇ

Medya Keşan Gazetesi Editörü Mehmet Aytaç’ın sorularını yanıtlayan Mehmet Ali Yetim, buğday alım fiyatlarının açıklanmasının hiç bu kadar gecikmediğini ve hem yerel hem de genel siyasetçilerin bu konuda açıklama yapmamasını eleştirdi.

“SİYASİLERİN BUĞDAY KONUSUNDA KONUŞMAMALARINI KINIYORUM”

Mehmet Aytaç: “Son günlerde buğday alım fiyatları ile ilgili bazı toplantılar yapıldı. Beklentiler dile getirildi. 8,-8,5 TL aralığında bir fiyat beklentisi var. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?”

Mehmet Ali Yetim: “Ben henüz siyasilerden buğday ile ilgili bir tane açıklama duymadım. Bunu üzülerek söylüyorum. Burada siyasilerin en önemli silah olarak görülen gıdada, buğday savaşı olan bir ortamda bizim siyasilerimizin buğday konusunda konuşmamasını üzülerek görüyorum. Bunu hem yerel hem de genel siyasetçiler olarak söylüyorum. Hiçbir parti ayırmadan u konuda fikir belirtmemelerini esefle karşılıyorum. Ziraat odaları geçenlerde toplanıp 8,5 TL açıklaması oldu. Bunu memnuniyetle karşılaşıyorum. En az olması gereken fiyat bu. Fiyat belki yüksek gibi gelebilir baştan ama bizim girdilerimizde zaten %500 gibi zamlar oldu. Gelecek sene gübre fiyatlarında %50-%100 yaşanması durumunda buğday üretemeyecek duruma da gelebiliriz. Bizim beklentimiz bu konuşulan fiyat olmalı ki Kasım ayına biraz rahat girelim. Ama bu da destekler konusunda bize peşin verilir ise bir rahatlama sağlar. Küçük aile çiftçilerini, bunlar nasıl olsa satacak diye, ucuza alıp insanları ezerseler, gelecek sene çiftçilerde %30 gibi bir azalma olacağını görüyorum. İktidar kanadında birileri geçenlerde buğday sıkıntımız olmadığını söyledi ama bu kesinlikle yanış. Çünkü bizim buğday stokumuz yok.”

“BİZİ DÜNYA PİSYALARI İLE TERBİYE ETMEYE ÇALIŞTILAR”

Mehmet Aytaç: “Peki beklediğiniz oranda bu fiyat açıklandığında bunun tüketiciye yansıması nasıl olacak? Un ve ekmek fiyatlarında buna bağlı olarak bir artış olacak mı?”

Mehmet Ali Yetim: “Üretici açısından ele aldığımızda buğdayın 8 lira olması, bilemiyorum belki 10 lira olacak. Şimdiye kadar dünya piyasaları diye bizi terbiye ettiler. Dünya piyasaları bu kadar, oturun oturduğunuz yere diye bizi hep ezmeye kalktılar. Bizim çocuklarımızı köylerden uzaklaştırmaya kalktılar ve biz şu anda onlara iş bulamıyoruz. Köylerde üretecek insan da kalmadı. Tabi ki etkisi olacak. Sonuçta biz de aynı ekmeği yiyoruz. Ekmek 10 lira olursa, evde 5 kişi olursa ne olacak? Biz düşünmüyor muyuz? Bizim de ailelerimiz de aynı.”

“DEVLET, BABALIĞINI YAPARAK HEM ÜRETİCİYİ HEM TÜKETİCİYİ KORUMALI”

Mehmet Aytaç: “Peki hem üreticiyi hem de tüketiciyi koruyan çözüm nedir?”

Mehmet Ali Yetim: “Devlet, babalığını yapacak. Yani şu anda fatura başı uygulamasına geçilmesi lazım. Mesela 4,5 TL açıklayacak devlet fiyatı, fatura başına da 4 lira benden diyecek. Tüketiciye de buğday 4,5 TL olarak yansıyacak. Ancak öyle olur. Başka türlüsü mümkün görünmüyor. Böyle bir çözüm getirilmezse üzülerek söylüyorum insanlar kuru ekmeğe muhtaç olur.”

“ÜLKELER ÇİFTÇİSİNİ KORUYOR”

Mehmet Aytaç: “Rusya-Ukrayna Savaşı’nın bize etkisi ne oldu?”

Mehmet Ali Yetim: “Bu savaş çıkmadan önce korona salgını vardı. Her ülkede vardı bu. Ama Rusya da Ukrayna da gübre fiyatlarını Ekim ayında sabitlediler. Üreticiye zamlı gübre verilmeyecek dediler. Bizde ise Ekim ayından beri 1 ton gübre 2 bin liradan, 15 bin lira oldu. Biz artık harman gelmesini de beklemiyoruz. Harmanın gelmesine üzülüyoruz, istemiyoruz. Önceden bayram ederdik şimdi istemiyoruz. Çünkü bizim kooperatifler ve bankalardan her şeyi veresiye alıyoruz. Bunların ödemesi geldiğinde, bu buğday fiyatlarıyla bizim ödememiz lazım. Ödeyemeyeceğiz, karşılamaz gibi duruyor.”

“1 DÖNÜMÜN MALİYETİ 2 BİN 500 LİRAYI BULUYOR”

Mehmet Aytaç: “O zaman şöyle soralım. Bu sezon, tarlanıza girdiniz. Hazırladınız, ekiminizi, gübrelemenizi, sulamanızı yaptınız. Sonra topladınız, anızlarınızı da biçtiniz ve artık tarladan çıktınız. 1 dönümün maliyeti size ne kadar oldu?”

Mehmet Ali Yetim: “Bu günkü maliyetler en az 2 bin 300 lira. Hatta bazı arkadaşların maliyeti 2 bin 500 liraya da çıkabilir. Ortalama 400 kilo aldığımızı düşünürsek bizim buğdayımızın hesabını yapsınlar ve ona göre taban fiyat vermeleri lazım. Geçen yıl 2 bin 250 lira açıklandı. Şimdi bu maliyetle bu fiyatı çarpın ve hesabını yapın. En basitinden kıyaslama yaparsak 2 bin liralık gübre 15 bin lira olduysa, 6 liralık mazot 15 lira olduysa, 2 liralık buğdayı da ona göre yorumlayın. Maliyeti sadece tohum, mazot ve gübre olarak da düşünmemek lazım.  İlacın ne olacağını bilmiyoruz. Bunun bir sonraki senesi ne olacak? Devamlılığı gerekmiyor mu? Sadece bugünü mü kurtarmaya çalışıyoruz. Bizim hiç mi insan gibi yaşamaya hakkımız yok? Bizim ailemiz, çocuğumuz yok mu? Koca kış geçinmeye çalışacağız bu parayla. Bana dönümünden 200 TL kalsa ne olur? Aile çiftçisinin 100 dönüm tarlası olsa 20 bin TL para kazanır. Aile bununla geçinebilir mi bir yıl? Biz de insanız. Bunları kim söyleyecek? Bizim de iktidar milletvekillerimiz var. Tarım Bakanı’na sözleri geçiyor mu? Bu sorunların ne kadarını ulaştırıyorlar? Lütfen köylere gelsinler ve köylüler ile konuşsunlar. Bu sene buğdaya 10 kuruş destek ödendi. Bu iş artık böyle kuruşlarla alan olmaz. Yazıktır bu çiftçiye. Buğdayımız yetersiz. Bu sene 14-15 milyon ton çıkar diye tahmin ediyorum. Tüketimimiz ise 25 milyon ton civarında. Tam nüfusu da bilmiyoruz. 80 milyon deniyor ama belki de 100 milyonuz, bilmiyorum. 9 milyon ton açığımız var. Yani yarı yarıya açığa gidiyoruz buğdayda.”

“YAĞ SORUNU ARTARAK DEVAM EDER”

Mehmet Aytaç: “Ayçiçeğinde durum nedir?”

Mehmet Ali Yetim: “Ayçiçeğinde Trakya’da bazı yerlerde hastalık çıktığını duyuyoruz. İkinci üretimi nasıl yapacağız? Gübre çok pahalı olduğu için atamıyoruz. Gübre atılmadığı için de yağ oranı yüksek kaliteli mal çıkaramıyoruz. Yeni ektik çiçekleri. Maliyetlerimiz çok fazla. Yağ sorununuz bitmeyeceğine inanıyorum. Artarak da devam edeceğini düşünüyorum. Maliyetleri sayarken iş gücünü, sigortamızı, motor bakım ve tamirini saymıyoruz bile. Çok istemiyoruz biz. Maliyetlerimizin artışı kadar karşılansın hiç değilse. Bir tırmık 35-40 bin lir olmuş. Bir pulluk 50 bin lira olmuş. Nereye kadar ereceğiz?”

“BUĞDAY FİYATI İÇİN ÇOK GEÇ KALINDI”

Mehmet Aytaç: “Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?”

Mehmet Ali Yetim: “Çiftçinin bu sene beklentisi var. İnşallah iyi olur ama umudum yok. Buğday fiyatı halen açıklanmadı. Bu güne kadar buğdayın bu zamana kadar açıklanmadığı hiç olmadı. Hiç bu kadar geç kalınmamıştı. Verim düşük, buğday yok, ofis söylemediği için bilemiyoruz fiyatı. Borsalar ve tüccarlar kimden ne kadar koparırsa havasında. Kendine yetersiz bir ülke durumuna getirildik. Tüm ülkeler, kendini düşünerek depolama, ihraç yasağı gibi önlemler alıyor. Bizim de kendi üreticimize ve ürünümüze sahip çıkmamız lazım. Öz kaynaklarımız ile seneye yeter hale gelmek durumundayız. Çiftçilerin sesi olmaya özen gösterdiğiniz için sizlere ayrıca teşekkür ediyorum.”