Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Gökhan Kıyım, dün yaptığı açıklamada, hububat hasadında dane kaybının önemine dikkat çekerek “Artık kâr zarar oranı hesaplamadan çiftçilik yapmak, yanlış bir iş yapmaktır” dedi.

%1’LİK BİR KAYBI ÖNLEMEK DEMEK, HER YIL KEŞAN’DA YENİ BİR OKUL DEMEK

Biçerdöver ile yapılan hububat hasadında dane kayıplarının önüne geçmek için her şeyden önce mal sahibi olan çiftçinin dikkatli olması gerektiğini belirten Kıyım, “Bir çiftçi ürününü yetiştirmek için 9 ayını harcıyor. Hasat sezonu gelene kadar bir sürü masraf yapıyor. Yapılan bu masrafın karşılığında cebine para girmeli. %2 oranına kadar dane kaybı kabul edilebilir gözüküyor. Ama %1’lik bir dane kaybı 325 bin dekarlık bir hububat alanında ortalama 400 kilo gibi bir verimde bin 300 ton yapar. Bu rakamı 0,65 TL’den hesaplasak, bu da 845 bin TL’lik bir kayıp yapar. 10 günde kaybedilen para. Bu sadece Keşan’daki kayıp. Türkiye’ye vurduğumuz zaman milli servetin toprakta kaldığını görüyoruz. Çiftçimiz hasadın biran önce bitmesini istiyor. Hasat sezonu kısıtlı. Bu dönemde çiftçi, ‘ne olursa olsun biçilsin’ dediği takdirde sıkıntılar başlıyor.” dedi.

DENETİMLER ARALIKSIZ SÜRÜYOR

Müdürlük tarafından köylerde yetkilendirilmiş TARGEM projesi kapsamında ziraat mühendisleri, Valilik oluruyla yetkilendirilmiş olan personelin arazi arazi gezdiğini ifade eden Gökhan Kıyım, şunları söyledi: “Öncelikle makine ile ilgili denetimleri yapıyorlar. Kontrol tutanaklarımızdaki maddeleri incelerler. Ardından biçerdöverin biçme mesafesi kısmına gelir ve orada samanın içerisinde bulunan danenin aşağıya düşmesini sağlar, çemberini atarlar ve o çemberin içerisinde kalan samanı eledikten sonra aşağıya düşen dane miktarını sayıp, tarladaki başak miktarıyla kıyaslayarak dane kayıp oranını bulurlar. Öte yandan biçim tablosunun 1-1,5 metre önüne de bakılır. Başak atıyor mu veya başak kırıyor mu diye incelenir? Vatandaşın 2-3 namluda bir bunu kontrol etmesi gerekir. Bu milli servettir. Diğer taraftan biçerdöverci de milli serveti göze alarak, dane kırmaya sebep vermemesi gerekmektedir. Kırık dane oranı borsadaki satışları da etkiliyor.”

GECE BİÇİMİ YASAK

Bazı köylerde sap boyunun kısa olması nedeniyle gece biçimlerinin yapıldığını dile getiren Kıyım, “Gece biçimi yasak. Gece sap yumuşaması olduğundan saman çıkartabilmek için üreticiler gece biçimi yapıyor. Bu sefer başaklar tam temizlenmiyor. Yine dane kaybına sebebiyet veriliyor. Bunlar dane kayıp sebepleridir. 845 bin TL’ye Keşan’a bir okul yapılır. Bu sadece hububat için. Bu konuda denetimlerimiz devam ediyor. Tüm tarım camiası bu kaybı en aza indirmek için çabalıyor. Bu konuda tecrübeli personeller çalışıyor. Yapılan denetimlerde eğer dane kaybı yüksekse hemen biçerdöverci uyarılarak ayarların düzeltilmesi isteniyor. Ayarlar yeniden yapıldığında bir namlu biçiliyor ve tekrardan kontroller yapılıyor. Eğer yine düşmediyse araç tarladan çıkarılıyor.” dedi.

KEŞAN’DA DANE KAYBI İYİ DURUMDA

 Keşan’daki dane kaybının %1’li seviyelerde olduğunun altını çizen Gökhan Kıyım, “%1,9 oranında olan yerler de var. Bu oran limitlerin içerisinde ama bana göre yeterli değil. Teknoloji ile birlikte dane kayıpları gösteriliyor. Böyle imkanların olduğu bir dönemde yeterli değil. Artık kâr zarar oranı hesaplamadan günümüzde çiftçilik yapmak yanlış. Ülkemizde %1’lik azalma 250 bin ton fazla üretime eşit geliyor.” şeklinde konuştu.