AYGÜL KONAR

Darcan açıklamasında, bütün olumsuz koşullara rağmen üretmeye devam eden cefakâr ve kanaatkâr çiftçilere yürekten teşekkür ederek, başta Ziraat Odaları olmak üzere bütün çiftçi örgütlerinin ve tüm çiftçilerin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü kutladı.

“TÜM ÜLKELER HAKLI OLARAK KENDİ HALKINI BESLEME VE GIDA ARZINI GÜVENCEYE ALMAYA ÇALIŞMIŞTIR”

Dünyada en önemli şeyin gıda ve bu gıdaya sağlıklı bir şekilde ulaşmak olduğunu ifade eden Darcan, şunları söyledi: “Bilindiği gibi tarım sektörü, ülkelerin gıda güvenliği, kırsal kalkınma, istihdam, milli gelire katkı, ihracat ve çevre koruma gibi çok fonksiyonlu özelliği ile dünyanın her ülkesinde stratejik bir öneme sahiptir. Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu’nun kuruluş günü olan 14 Mayıs kuruluşa üye bütün ülkelerde "Dünya Çiftçiler Günü" olarak kutlanmaktadır. Salgın hastalık ile mücadele ettiğimiz bu dönemde gıdaya erişimin ne kadar zor ve önemli olduğu bir kez daha görülmüştür. Pandemiye rağmen zor şartlar altında üretime devam eden üreticilerimizin halkın beslenmesi yanında ekonomimize ve istihdama yaptığı katkıda çok büyüktür. Bütün olumsuz koşullara rağmen üretmeye devam eden bu cefakâr ve kanaatkar çiftçimize yürekten teşekkür etmemiz gerekmektedir. Pandemi dönemi bir kez daha göstermiştir ki dünyada en önemli şey gıda ve bu gıdaya sağlıklı bir şekilde ulaşmadır. Paranız olsa dahi gıdaya ulaşamayabileceğimizi hep beraber gördük. Tüm ülkeler haklı olarak kendi halkını besleme ve gıda arzını güvenceye almaya çalışmıştır. Bu da gıda fiyatlarını tüm dünyada arttırmış hatta gıdanın bulunamamasına yol açmıştır. Ayrıca bütün dünyada görülen iklim değişikliği etkisini hızla arttırmakta (sel, kuraklık, fırtına vb) üretime büyük kayıplar yaşatmaktadır.” 

“FİYAT DENGESİ İTHALAT İLE SAĞLANMAYA ÇALIŞILMASI YERİNE ÜRETİM PLANLAMASI VE TEŞVİK İLE YAPILMALI”

Emeğinin karşılığını alamayan üreticilerin üretimden vazgeçerek toprağını terk ettiğini vurgulayan Darcan, açıklamasında şu ifadelere dikkat çekti:“82 milyon nüfusu ve milyonlarca turist, mülteci insanı pandemi döneminde olumsuz iklim koşullarına rağmen gece, gündüz, soğuk, yağmur çamur demeden gıdasız bırakmayan üreticimizin çok önemli problemleri de mevcuttur. Bilinmelidir ki emeğinin karşılığını alamayan üreticiler doğal olarak üretimden vazgeçerek toprağını terk etmektedir. Bu göçün tersine dönmesi için biran önce önlem almaz isek gıdada olan inişli çıkışlı fiyatlar ile karşı karşıya kalmamız kaçınılmazdır. Üretimin istenilen kalite ve seviyede uzun yıllar devam etmesi için acilen yapılması gerekenler var. Bunlar; Girdi fiyatlarının (mazot, gübre, yem vb) gözden geçirilmesi ve üreticinin desteklenmesi gerekmektedir. Üretici maliyetlerini düşürmeden insanımızın ucuz gıdaya ulaşması mümkün değildir. Bu maliyetler ile üreten kazanamıyor tüketen pahalıya tüketiyor. Fiyatlarda üretici ile tüketici arasındaki uçurumun ortadan kaldırılması gerekmektedir. Üreticiden bir liraya çıkan bir ürün market raflarında beş-altı liraya çıkmaktadır. Üretici kazanamamakta, tüketicide pahalı tüketmektedir. Tarladan markete kontroller ve denetimler artırılmalı, aracılar azaltılmalıdır. Üreticinin ürününü kazanç elde edebilecek bir fiyattan satabilmesi gerekmektedir. Girdi maliyetleri hesaplanıp üreticinin refah payı eklenerek fiyat oluşturulmalı ki üretici bu üretime devam edebilsin. Enflasyon üretici üzerinden tutulmaya devam eder ise üretim yapan üretici kalmayacaktır. Bayram sonrası hububat fiyatları açıklanmalı ve buğday dünya piyasalarına göre taban fiyatı 2,500 TL/ton olmalıdır. Üründe fiyat dengesi sağlanmalıdır. Bu fiyat dengesi ithalat ile sağlanmaya çalışılması yerine üretim planlaması ve teşvik ile yapılmalıdır. İthalat üreticiyi ezmeden piyasayı üretici lehine kontrol ederek kontrollü bir şekilde yapılmalıdır. Hasat zamanı ithalat izni verilmesi üreticinin belini büken en büyük etkenlerden biri olmuştur. Pandemi dönemi bize bir kez daha göstermiştir ki ekilebilen bir karış toprağa ve bunu ekecek cefakâr üreticilere ihtiyacımız vardır. Bugün soframıza gelen bir dilim ekmeğin nasıl zor koşullarda üretildiğini hiç kimse unutmamalı ve bu emeğin ve alın terinin karşılığı verilmelidir. Bu vesile ile ülke ekonomisi kalkınmasında büyük emekleri olan başta Ziraat Odalarımız olmak üzere bütün çiftçi örgütlerinin ve tüm çiftçilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Gününü şahsım ve meclisim adına kutluyor, ürünlerinin bol ve bereketli olmasını diliyorum. Bu menfur hastalığın ülkemizi ve dünyayı biran önce terk etmesini cenabı Allahtan niyaz eder tüm İslam âleminin Ramazan Bayramını kutlarım.”