AYGÜL KONAR

Şen, bu yıl yaşanan kuraklıktan dolayı iklimin öneminin ortaya çıktığını söyledi.

“AYÇİÇEĞİ HASADINDA DA GÖRECEĞİZ, VERİM KAYIPLARI YAŞANACAK”

Keşan’da hububat hasadının bittiğini belirten Şen,“Keşan’da hububat hasadı bitti. Buğday hasadının çiftçiyi memnun ettiği söylenemez. Bölgemizde 18-22 bin ton arasında TMO’ya buğday gidiyordu. TMO olduğu yıllarda, sadece üretici ürününü götürüyordu. Şu anda LİDAŞ’a insanlarımızda, tüccarlarımızda depolama amaçlı ürününü getiriyor. Bölgede ilk arpa hasadı başladığında hasat umut vericiydi. İklim kendini belli etti. Çiftçinin ürününün artı veya eksi olmasında hizmetten ziyade iklimin önemi ortaya çıktı. Yıllardır söylüyoruz ne olursa olsun iklimde su şartı yoksa, bitki için su yoksa, iklim oluşmuyorsa verim beklemenin bir mantığı yok. Şu an yaşadığımız olay bu. Yarın öbürgün önümüzde ayçiçeği hasadı var. Ayçiçeği hasadında da göreceğiz, verim kayıpları yaşanacak. Çiftçilerimiz koronavirüs hastalığından dolayı ürünlerinde etkilenecek diye düşünüyorum” dedi. 

“ŞU ANDA HİÇBİR AVLUDA, HARMANDA BUĞDAY YOK”

Çiftçinin buğdaydan para kazanamadığı için iki yıl arka arkaya ayçiçeği üretimi yaptığını ifade eden Şen, sözlerine şöyle devam etti:“LİDAŞ’ta fiyatlarda pek fazla sıkıntı yaşanmadı. Ürün kaliteli. Çiftçimiz 300-500 arasında verim aldı. Meydana gelen ürün kaliteli bir ürün oldu. Önceki yıllarda 600-700 kilograma kadar çıkıyordu. Köylerde harmanlar oluşuyordu, üretici harmanlardan Eylül Ağustos ayı içerisinde TMO’ya ürününü teslim edebiliyordu. Şu anda hiçbir avluda, harmanda buğday yok. Üretim yok, verim yok. İnsanlar buğdaydan para kazanamadığı için iki yıl arka arkaya ayçiçeği üretimi yapıyor. Bölgemizde çiftçimizin yavaş yavaş ayçiçeği üretimine yöneldiğini görüyoruz.”

“VERİMDE SIKINTILARIMIZ VAR”

Kışın kurak geçmesinin iklimin önemini daha çok ortaya çıkardığını vurgulayan Şen, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Az verim ama kaliteli verim oldu. Bu da çiftçiyi memnun etmiyor. Çiftçiyi kurtaracak olan verimdir. Hasat dönemi başladıktan sonra yağmur yağmadı. Buğdaydaki kalite kış ve ilkbahar döneminden değil, bitki olgunlaştıktan sonraki süreçte hiç yağış almadı. Almayınca proteinleri, gulutenleri düşmedi. Sadece düşen yemlik cinsi ekilen buğdaylarda oldu. Beklemek gerekiyor. Zaten ikinci sınıf ekmeklik grubu buğday ekmişsin, verimini de fazla aldılar. Birinci sınıf ekmeklik buğday eken üreticilerin buğdaylarının verimi az olması nedeniyle iyi fiyattan alıcı buldu. Trakya çiftçisi bu işi layıkıyla yapıyor. Kışın kurak geçmesi iklimin önemini daha çok ortaya çıkardı. Verimde sıkıntılarımız var. Önümüzdeki günlerde bu sıkıntıları ayçiçeğinde de yaşayacağız. Çeltik biliyorsunuz ki bölgemizin başka bir ürünü. Su var zaten, su olmazsa çeltik olmaz. Havaların sıcak gitmesi çeltikçiye yarıyor. Çeltik sıcağı sever, çeltik su bitkisi. Onları da bekleyip göreceğiz. Ayçiçeği bitkisinde de 90 gün oldu. 90 günde yavaş yavaş olgunlaşma dönemi başlıyor. Bunun da süresi 120-130 gün. Hasat biran önce gelecek gibi gözüküyor.”