Dün biraz alelacele yazdığım ‘Allah’ım ne olur bize aklıselim yöneticiler nasip eyle!..’ başlıklı köşe yazımda, içimi tam dökemedim... Akşamdan beri huzursuzum, kurtlarımı dökmek için de sabırsız!..

Oraya koyuyorum; dolmuyor... Buraya koyuyorum; olmuyor... Öteye itiyorum; gitmiyor... Beriye çekiyorum; gelmiyor... Ara ara duaya sarıyorum, ‘Allah’ım sen aklımı koru...’ diye yalvarıyorum!..

Yahu Keşan-Enez Karayolu’nun 5 kilometrelik bölümü olan Kılıçköy-Keşan arası trafiğe kapatılıyor... Şaka gibi!.. Etrafı iyice bir turladım, ‘hava alanı, pist vb. şeylerle ilgili bir şey var da ben mi göremedim’ diye tepindim... Bunu da Keşan-Kılıçköy arasındaki işletme ve kurumların akıbeti için irdeledim... Çünkü; yol genişletme çalışmasının en az 2 ay süreceği kesin... Bir de cenabı Allah tarafından bu yağmurların ardı arkası kesilmezse, hele hele yol geçiş verilmeyecek şekilde kazıldığı anda bu bereket düşer ve bu çalışma 3-4 ay uzarsa... o en iyisinden olan ayvalar kimden gelecek acaba!...

Ya bi söyleyin bana... Acayiplik ve geri zekalılık ben de mi yoksa benim tam tersimi düşünenlerde mi? 5 kilometrelik bir yolu tamamen kapatmak ve kenarından ucundan geçiş vermemek gibi bir düşünce olabilir mi? ‘Olmaz’ diyorum ya... Aynı eski Türk filmlerindeki gibi... ‘Nayır, nolamaz, nasyol! Bunu bize yapamazsın!..’ Yaparsan da çok can yakarsın...

Neden mi? Trafiğe tamamen kapatılacak Keşan-Kılıçköy arası 5 kilometrelik yolda; Enez Yolu Mezarlığı var... Ölülerimizi 2 ay ziyaret etmeyecek miyiz? ‘Yaya olarak gidebilirsiniz’ diyebilirsiniz... Peki, yaya olarak gidemeyecek durumdakiler ne yapacak? Ölülerimizi gömmeyecek miyiz? ‘Dağdan tepeden arka yoldan bir şekilde ulaşırsınız’ diyebilirsiniz... Peki, acı üstüne bu işkence yakışır mı? Orada bir benzin istasyonu var bildiğiniz üzere... Bu benzin istasyonu 2 ay boyunca yolda yapılan çalışmayı mı seyredecek?! Hadi 2 ay kapadı, sermayeden yiyecek... Peki orada çalışan 10’larca işçi ve ailesi ne yapacak? Allah yağmur bereketi verdi ve çalışma 4 aya uzadı, bu durumda bu işletmenin hali nice olacak? Yine bir kurum var az aşağısında... Çiftçi kurumu; Toprak Mahsulleri Ofisi... Burasının çalışanı, ürününü depolamak isteyen üretici bu ofise nasıl ulaşacak? Yine bu yol boyunca daha birkaç fabrika var ve bunlara ulaşım nasıl sağlanacak? Veya onlar kendi ulaşımlarını nereden ve nasıl sağlayacaklar?

Makyol, Kavşaklarda; Hasyol, Karayolunda... ‘Bütün bu durumlardan ötürü de göründü bize; öteki yol!’ desem, acayip kaçmaz herhalde... Çok fena ayvayı yedirttiler bize!.. ‘Yol mu istersiniz, beter olun!’ der gibi vurdular belimize... Hükümetin devlet eliyle yaptığı yatırımın acısı bu bize... Bu kadar oya, bu kadar köfte!.. Hizmeti bile acı çektire çektire veriyorlar bize... Ama 1 yıl ve 5 yıl sonra düşeceksiniz elimize... Köfteler sizden ama soğuk rakı da cila gibi gelecek üstüne!.. Saygılarımla...