İsrail’i kınıyorum
Emekliler adına üzülüyorum
Çocuklarımıza bir öğün yemeği çok gördüler
Çifti borçları için kanun teklifi verdik
Okullardaki depremsellik sorunları çok büyük
ERDOĞAN DEMİR
Demir ile görüşen Yontar, İsrail’in Gazze’deki hastaneyi bombalaması, emeklilerin durumu, Tekirdağ’da depremsellik nedeniyle yıkılması gereken okullar, öğrencilere bir öğün yemek verilmesi, üniversite öğrencilerinin yurt sorunları, Trakya’daki kuraklı, çiftçilerin borçlarının 2 yıl süreyle faizsiz olarak ertelenmesi gibi önemli konularda açıklamada bulundu.
İSRAİL’İ KINIYORUM
Yontar, İsrail'in Filistin’e attığı bombadan dolayı 500 masum insan vefat ettiğini belirterek; şunları söyledi: “Ben bunu kınıyorum özellikle çocukların kadınların ve yaşlıların masum insanların bombalanmasına öldürülmesini asla tasvip etmiyorum ve kabul etmiyorum. Hepsine Allah'tan rahmet diliyorum, İsrail gerçekten dünyanın en acımasız işini yaptı, bir hastaneyi bombaladı ki savaş zamanında hastaneler, ibadethaneler bunun dışında tutulmalı ve tutuluyordu, İsrail'in bombalamasına kadar. Asla tasvip etmiyorum ve kınıyorum.”
TÜRKİYE’DE OKULLARDAKİ DEPREMSELLİK KONUSU BÜYÜK SORUN
Bütün Türkiye'de okul sorunu olduğunu belirten Yontar açıklamasına şöyle devam etti: “Depremsellik dolayısıyla okullar da bu sorun yaşanıyor. Tekirdağ'da özellikle 2008 yılından beri numuneler alındı ve okulların yıkımına karar verildi. 63 tane okulun boşaltılıp yıkılması gerektiği söylendi. Bunlardan sadece sekiz tanesi yapıldı altı tanesi yapılmakta ve geri kalan 40'a yakın okulumuzda programa alınmış durumda, onların da ne zaman biteceği belli değil en az on sene, çocuklarımız ikili eğitime mahkum, sınıflar 40 kişinin üzerinde. Aileler çocuklarına özellikle eğitmek istedikleri daha iyi eğitim almasını istedikleri çocukların bu durumdan muzdaripler. biz de bunun için eğitim komisyonu olarak bunun üzerinde gerçekten çok fazla duruyoruz. Bir hafta önce Milli Eğitim Bakanı Tekirdağ’a geldi. İki hayırseverin yaptırmış olduğu okulları açtı. Ben öncelikle hayırsever yurttaşlarımıza teşekkür ediyorum. Okulun biri Malkara’da biri de Çorlu’da hizmete girdi. Ben isterdim ki bu bakan Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesinden bu okulları yapıp gelip açsaydı. Bunun daha doğru olacağını düşünüyordum. Yardımseverlerin bence okullarını Vali ve İl Milli Eğitim Müdürü de açabilirdi. Önemli olan burada bir bakanın kurdela kesmesi değil, Milli Eğitim’in yaptırdığı okulu açması önemli idi. Çocuklarımızın daha iyi bir eğitim alabilmesi için. Bugün ilçelerimizde bir okulun binasında iki üç tane okul mevcut. Bu da Tekirdağ ve Trakya’ya yakışmıyor.”
ÇİFTÇİLERİMİZİN BORÇLARININ 2 YIL SÜREYLE FAİZSİZ ERTELENMESİ İÇİN KANUN TEKLİFİ VERDİK
Yontar, Trakya da bir kuraklık olduğunu ve bu kuraklığın devam ettiğine vurgu yaparak “Bu kuraklığı yaşamaya da devam ediyoruz. Bunun için de Trakya’daki bütün CHP Milletvekilleri olarak bir kanun teklifi verdik. Özellikle tarımla uğraşan köylülerimizin borçlarının 2 yıl faizsiz olarak ertelenmesi için. Bunun için iktidar milletvekillerinden de destek bekliyoruz. En azından üreten bu ülkenin efendisi olan köylülerimize bir nebze olsun yardımda bulunalım.” şeklinde konuştu.
EMEKLİLERE REVA GÖRDÜKLERİ BU MU?
İktidarın seçim vaatlerinin şu ana kadar çoğunun gerçekleştirilmediğini belirten Yontar, “Emeklilere ikramiye verilecekti, ikramiyeyi pas geçtiler. Bakın 5 bin TL ikramiye verecekler o da sadece çalışmayan emeklilere verildi. Emeklileri bile çalışan çalışmayan diye ikiye ayırdılar. 6 ay için bin lira bile gelmiyor. Emekliye reva görülen bu mu? 7.500 lira emekli maaşı ile kim geçinebilir, bu insanları biz mahkum ediyoruz. 25-30-35 yıl çalışan insanlar bugün 7.500 lira emekli maaşı alıyor. Kira ödemek zorunda aile geçindirmek zorunda. Ben üzülüyorum, vatandaşlarım ve emeklilerim adına üzülüyorum. Herkesi ayırdıkları gibi onları da ayırdılar.” dedi.
SARAY FERAGATTA BULUNMUYOR, AMA ÇOCUKLARIMIZIN BİR ÖĞÜN YEMEĞİ ÇOK GELDİ
Yontar, okullarda bir öğün yemek verilmesinin iktidarın seçim vaadi olduğunu dile getirerek açıklamasını şöyle tamamladı: “Okullarda bir öğün yemek seçimden önce verildi ve seçimden sonra devam edeceği söylendi. Fakat o da kaldırıldı. Ama saray kendinden hiçbir feragatta bulunmuyor, hiçbir tasarrufa girmiyor. Ama bizim çocuklarımızın bir öğünü onlara çok geldi. Özellikle bu bir öğünü de biz ilkokul ve ana okulundaki öğrencilerimize talep ettik. Çocukların yurtları yok, bakın üniversitelerde çocukların kalabilecekleri evlerin fiyatları çok arttı. Gelip kaydını yaptırtıp dondurtup tekrar kendi memleketine dönüyor öğrenciler. Sosyal devlet anlayışını kullanmamız gerekiyor diye düşünüyorum. Ama maalesef ki başımızdaki cumhurbaşkanının böyle bir düşüncesi yok. Bir gümüş yüzükle başbakan oldu, cumhurbaşkanı oldu bugün belki de dünyanın en zengin insanı.”
