AYŞİN SEÇİL GEZER Türkiye’nin gündeminde savaş olduğuna dikkat çeken Boyalık, şunları söyledi: “Ülkenin gündeminde savaş var. Ülkenin gündeminde Afrin var. Ülkenin dışarıda verdiği mücadeleyi Hükümetimizin, AK Parti’nin verdiği mücadelenin yönünü değiştirmek, ülke gündemini ve siyasetin gündemini değiştirmek adına belli kesimlerin yaptığı propagandalar var. Bunlardan bir tanesi özelleştirmeler ile alakalı Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve diğer bazı partilerin uyguladığı politikadır. Ülkenin gündemini değiştirmek adına olur olmaz şeylerle hem basını hem de insanların akıllarını kurcalamak ile meşguller, bunlar doğru şeyler değil. Bizim bugün izlediğimiz bir ekonomi politikası var, bugün izlediğimiz iç ve dış siyaset politikası var. İç siyasetimizde hiçbir kaos ve kargaşa yok. Dış siyasetimizde karşımızda Amerika, Almanya, Hollanda gibi birçok ülke var. Bu ülkeler Türkiye’nin bölgede güçlü bir ülke olmasını istemiyorlar. Bu yüzden de bizim maalesef ki Cumhuriyet Halk Partimizi de iyi bir şekilde yabancı güçler kullanıyorlar. Ben biraz geriye gitmek istiyorum. 17-25 Aralık olayları var ülkemizde tarihte yazacak Gezi Parkı olaylarında CHP’lilerin hepsi direneceğiz diye ortalıkta gezdiler. Gezi Parkı olayları ağaç olayı değildi eğer öyle bir şey olmuş olsaydı Cumhuriyet Halk Parti Keşan Belediyesi bir sürü ağacı kesti. Kurtuluş Caddesinde bir sürü ağacı kesti. Neredeydi direnen Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Erdin Bircan Bey, o ağaçlar kesilirken neredeydi? Direneceğiz, Enez yolunu yaptıracağız diye konuşuyor. Direnmekle yol yapılmaz. Bunlar kasanda para varsa, projen varsa yaparsın. Ama en önemlisi yapıcı bir muhalefet olmalı. Sürekli eleştiren, sürekli laf söyleyen, ucuz kahramanlık yapan bir muhalefet olmaz. Ağza alınmayacak kelimeler konuşmuş, küçük beyinli demiş, küçük kafalı insanlar demiş, kötü söz sahibinindir. Her kişi kendinden bilir işi derim ben çıkarım işin içerisinden daha fazla polemiğe girmem. Ama Milletvekilinin direnme lafı var ya bana Gezi Parkı olaylarını hatırlatıyor. Almanya destek verdi, Amerika destek verdi, ülkeyi karıştırmak, kaos çıkarmak adına her şeyi yaptılar, başaramadılar.” İŞLETMELERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ MANTIK KURALLARI İÇERİSİNDEDİR Hüseyin Boyalık sözlerini şu şekilde sürdürdü: “HDP’lilerin, PKK’lıların cenazesine giden Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri, 20 Haziran 1991 seçimlerinde Leyla Zana’yı, Ahmet Türk’ü ilk meclise sokan o günkü SHP, bugünkü CHP, ilk onlarla koalisyon yaparak terörist milletvekillerini meclise sokan Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Yine aynı anlayışla devam ediyorlar. Bugün ülkemiz bu kadar yollar, kavşaklar, hastaneler, projeler yapılmışsa biz hizmet partisi olduğumuz için, halka hizmet hakka hizmettir felsefesini güttüğümüz için bu hizmetleri yapabildik. Özelleştirmeleri eleştiriyorlar, kanayan bir yara var kangren olmuş bazen kesmek faydalıdır. Her gün zarar eden, her gün milyonlarca lira zarar eden işletmeler var ve bu işletmelerin özelleştirilmesi mantık kuralları içerisindedir. Türkiye hiç alamadığı yolu 15 yılda aldı. 15 yıl içerisinde çok hızlı bir ivme kazandı. Bunun sebebini düşünerek hareket etmek lazım. Yapıcı siyaset yapmak lazım.” EKONOMİMİZ GÜÇLÜ OLMASA ORTADOĞU’DA BİR GÜÇ OLAMAZDIK Türkiye’nin düzgün işleyen bir ekonomi politikası olduğunu ifade eden Boyalık, “Erdin Bey diyor ki; ülkenin ekonomik durumu bozuk olduğu için Afrin ile ekonomiyi kapatmaya çalışıyorlar gibi bir kelime kullanmış. Ekonomimiz güçlü olmasa Türkiye Afrin’e girme cesaretini bile bulamaz. El pençe divan Almanya’nın önünde dururduk. Ekonomimiz güçlü olmasa Amerika’ya ‘Heyt Amerika sen bu işi yapamazsın, sen bizim iç işlerimize karışamazsın’ demezdik. Ekonomimiz güçlü olmasa Ortadoğu’da bir güç olamazdık. Dirayetli bir hükümetimiz var, düzgün işleyen bir ekonomi politikamız olduğu için siyasette de güçlüyüz. Kendi insansız hava uçaklarımızla, kendi silahlı uçaklarımızla bugün Afrin’de adım adım bölgeyi temizledik, bölgenin sonda da şehir merkezine girilecek. Bunların iç siyaseti değiştirmek adına yapıldığını söyleyen CHP zihniyetine ben gülüyorum. Bunlar bizim ülkemizin selameti için yapılan işler olduğunu muhalefetiyle iktidarıyla kabul etmesi lazım. Bugün milliyetçi arkadaşlarımız, MHP’li arkadaşlarımızla yapılacak olan seçim ittifakına da laf söylüyorlar. Bunu söylemelerine de hiçbir şekilde müsaade etmeyiz. Görüşler ayrı olabilir, ideolojiler ayrı olabilir ama ortada bir savaş hali varken bu savaşı eleştirmek bir CHP’li Milletvekiline yakışmıyor. Türkiye birlik ve dirlik içerisinde olmalıdır. Bahçeli’ye veya Milliyetçi Hareket Partisi’ne kimseye laf söylettirmeyiz. Hiç kimse dilini uzatmasın. Bizim derdimiz birilerini korumak değil, hiç kimsenin siyasi gelecek kaygısı da değil, baraj kaygısı da değil. Bunların tamamı ülkenin menfaati için olan birlikteliklerdir. Zaman zaman AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi arasında da ideolojik olarak farklılıklar çıkabilir ama neticede durum ülke durumu olunca her şey bir kenara bırakılır, ortak yolda yürünür.” şeklinde konuştu. SÖYLEDİĞİ SÖZLERİ İADE EDİYORUM Hüseyin Boyalık, açıklamasını şu şekilde sonlandırdı: “Erdin Bey önce çıkarsın kendi Genel Başkanını, Cumhurbaşkanı adayıyım ben desin Kılıçdaroğlu, ondan sonra konuşmaya hak kazansın. Kendi Genel Başkanlarını Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkarmaya bile cesaret edemeyen bir CHP var. Biliyorlar ki insanlar oy vermeyecek. Senin Parti Meclisin hala karışık, sen geliyorsun ahkam kesiyorsun, hükümete çatarak siyaset üretmeye çalışıyorsun, git siyasetini önce kendi Parti Meclisinin içerisinde yap, Meclisin içerisine gir söz sahibi ol, hak sahibi ol, ondan sonra gel de burada bizlere konuş. Bizleri boş yere oyalamasının, halkı boş yere oyalamasının anlamı yok. Ufak siyaset yaparak bir yere varamaz Sayın Erdin Bey, ben söylediği sözleri iade ediyorum. Öncelikle ben Edirne diyorum, Keşan diyorum. Ben Keşan için bir tane projesini duymak istiyorum. Edirne için bir tane projesini duymak istiyorum. Keşan Belediyesi’nin yanlış yaptığı, yapmadığı işleri bir defa eleştirdiğini veya bir ortamda konuştuğunu duymak istiyorum. Ama maalesef ki bunlar yok. Kötüye giden bir Keşan’ımız var, her gün yıpranan bir Keşan’ımız var. Bu konuda hiçbir fikri zikri yokken kalkıp bir Enez yolu ile insanların kafasını kurcalamasın. Enez yolundan başka tutturduğu bir şey yok. Enez yolunun programda parası aktarılırsa yapılacak zaten. Bütçede parası aktarılırsa yapılacak. Enez yolu programa alınmış bir yol ama bir Enez yolu mu, komple Edirne’nin dertleri mi, önce buna bir baksın ona göre davransın arkadaşımız.”