GİZEM GÖRÜR Programda, Erikli’de yaşanan sorunlar ve kimlik bildirim sistemi uygulaması konuları işlendi. DEVLETİMİZDE DE SUÇ BULUNMAKTADIR Programda söz alan Mustafa İşçimen, Saros Körfezi’yle ilgili olarak, 2008 yılında tanıtım furyasının başladığını ve bununla ilgili bir takım eleştiriler aldıklarını hatırlatarak şunları söyledi: “Biz 2008 yılında EMITT Fuarları’na katılmaya başladığımızda, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası, turizmciler, belediye, valilik, ‘Saros’u nasıl hareketlendirebiliriz?’ şeklinde ortak bir görüş çerçevesinde çalışmalar yaptık. Daha sonra kendi bölgemiz olarak katıldık. Biz bölgeyi iyi tanıtabileceğimizi ancak alt yapının STK’ların ya da turizmcilerin işinin olmadığını ifade etmiştik. Ayrıca bölgesel bir hareketlilik sağlanıyorsa, sadece yerel yönetimin değil, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının da alt yapı konusunda çalışması gerekiyordu. Fakat geçen 9 yıllık zaman zarfında değişen bir şey olmadı. Biz son 3 yıldan bu yana da EMITT Fuarı’na katılmıyoruz. Çünkü Erikli’ye yaşattığımız şey, ‘Keşke yapmasaydık ve tanıtmasaydık?’ oldu. Ama o dönemde alt yapı desteğinin de bizimle birlikte geleceğini düşünmüştük. Fakat olmadı. 2006 yılında Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesi ilan edilen bir yere devlet olarak destek verilmiyorsa, burada devletimizde de suç bulunmaktadır.” KURUMLARA BÜYÜK İŞLER DÜŞMEKTEDİR Erikli’ye gelen tatilcilerin çadır rezaletiyle karşı karşıya kaldığını vurgulayan İşçimen, sözlerine şöyle devam etti: “Bu durum gelenlerin üzerinde bir handikap yaratıyor. Giriş böyleyse, içerisi nasıl acaba şeklinde bir algı oluşturuluyor. Keşan Belediyesi ve kooperatif yetkilileri, orta bölge diye tabir edilen ve yoğunluğun yaşandığı yerlerde gerekli temizliği yapıyor. Bu konuda rahatız. Ancak, hafta sonları günübirlikçiler tarafından ciddi bir yoğunluk yaşanıyor. Günübirlikçiler tarafından sahilde tüpte yemek yapılıyor, karpuz kesilmesi gibi görüntülerle karşı karşıya kalınıyor. Böyle bir durum Erikli’ye tatil için gelenlere nasıl anlatılabilir? Burada, kurumlara büyük işler düşmektedir. Halk plajları kurulmalı. Halk plajı kurulduğunda, günübirlik gelen insanlar Erikli’nin içerisine girmez ve buralara yönelirler.” HALKA CEVAP VERECEK BİR KURUMUN KUMSALLARI KORUMASI LAZIM Kumsalların durumu hakkında da değerlendirmelerde bulunarak, sözlerine devam eden Mustafa İşçimen, sözlerini şöyle tamamladı: “Kumsallardan, Milli Emlak Şefliği varsa o sorumludur. Ama sahibi devlettir. Peki, bu alanların korumasını kimler yapacak? Korumayı devlet mi yoksa buradaki yerel yönetimler mi yapacak? Koruma ve kollama konusunda bir sıkıntı var gibi. Belediye, ‘Kumsallar, devletinse çadırı da onlar kurdurmasın.’ diyebilir. Ama kurumlar, belediyeye sen neden çadır kurduruyorsun diyor. Belediye de kumsallar konusunda yetki verilmediğini ve karışamayacağını söylüyor. Halka cevap verecek bir kurumun kumsalları koruması lazım.” şeklinde konuştu. SU YETERLİ OLMUYOR Daha sonra söz alan Erikli Sahili Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Abbas Kılıçaslan, Erikli’de alt yapı anlamında çok yetersiz durumda olduğunu belirterek, “Geçmiş yıllarda bir arıtma tesisi kurulmuştu ancak artık mevcut nüfusu kaldırabilecek durumda olmadığını görmekteyiz. Nüfusun her geçen gün artmasıyla birlikte ne arıtma ne de içebilir su yeterli olmuyor. Bu çerçevede, Mecidiye Göledi’nden suyun gelmesi için Keşan Belediyesi ve DSİ bir protokol yaparak, bir çalışma yaptı. Arıtma sisteminin yetersiz olması nedeniyle, Keşan Belediyesi’yle görüştük ve yer anlamında sıkıntı olmaması durumunda 2018 yılı yatırım programında yeni bir arıtma sistemi var. Mevcut nüfusu kaldırabilecek bir arıtma sistemi yapılacak.” dedi. BELEDİYE OLMASI İÇİN EN AZ 5 BİN KİŞİ OLMASI GEREKİYOR Sahil belediyesi kurulması yönündeki söylemler hakkında değerlendirmelerde bulunan Kılıçaslan, sözlerini şöyle tamamladı: “Sahil belediyesi kurulması için bir takım şartlar var. Örnek vermek gerekirse, sahil biriminin 5 bin metreden fazla olmaması gerekiyor. Mecidiye Köyü bize şu anda 9 kilometre mesafede. Sadece sahil bölgesi olursa olabilir ancak kış mevsiminde Mecidiye Sahili’nde kaç kişi var ki? Erikli’de kaç kişi var ki? Belediye olması için en az 5 bin kişi olması gerekiyor. Nasıl bir belediye olunması konusuna da devlet karar verir. Biz çöpleri alıyoruz ancak ciddi bir yoğunluk yaşandığı zaman bir takım sıkıntılar yaşanıyor.” dedi. HERKES KİMLİK BİLDİRİM SİSTEMİNE GEÇMELİ Kimlik bildirim sistemi hakkında, programda söz alan Kudret Uybaş, şunları söyledi: “Bu sistem daha önce de vardı ancak yaşanan son olaylardan ötürü bu sistem her yerde uygulanmaya başladı. Sistem, güvenlik açısından son derece önemlidir. Sistemle birlikte aranan kişilerin kiralık evleri kullanması imkansız hale geldi. Kısacası, güvenlik açısından çok iyi bir sistem olduğunu düşünüyoruz.” HUZUR ORTAMI OLUŞMAYA BAŞLADI Uybaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Kimlik bildirim sistemi şu anda güvenlik açısından kullanılıyor ancak kayıt dışı ekonominin önlenmesi açısından da önemlidir. Herkes kimlik bildirim sistemine geçmeli. Erikli’nin daha iyi olması için bu şarttır. Erikli’de, yaklaşık 30-40 kişiye cezai işlem uygulandı. Erikli’de artık gece saatlerinde daha az olaylar yaşanıyor. Şu anda, huzur ortamı oluşmaya başladı.” Google Play Store’dan Medya Keşan uygulamasını indirmek için BURAYA TIKLAYINIZ Apple Store’dan Medya Keşan uygulamasını indirmek için BURAYA TIKLAYINIZ Facebook sayfamız için BURAYA TIKLAYINIZ Twitter için BURAYA TIKLAYINIZ Instagram için BURAYA TIKLAYINIZ Google plus için BURAYA TIKLAYINIZ Youtube Kanalımız için BURAYA TIKLAYINIZ