MEHMET AYTAÇ
Bakanlığın 2023 bütçesini değerlendiren Doç. Dr. Gaytancıoğlu; “Çiftçiye gıdım gıdım para veriyorsunuz ama başka yerlere parayı bol bol bulup savuruyorsunuz” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin sunuş konuşmasında ‘Gıda meselesi bir güvenlik meselesi’ dediğini hatırlatan Gaytancıoğlu; “Güvenlik meselesiyse o zaman neden tütünden soyaya, buğdaydan arpaya, ayçiçeğinden pamuğa, canlı hayvandan kırmızı ete, nohuttan mercimeğe her şeyi ithal ediyoruz, ayçiçeğine, pamuğa, bunlara milyarlarca dolar para ödüyoruz?” diye sordu.
Bakanlığın, “Yeni tarım vizyonu 'Sen üret, yeter” diyerek kampanyalar yaptığını ifade eden Gaytancıoğlu, bu söylemin arkasının boş olduğunu savunarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Sen üret yeter." demekle kalıyorsunuz, arkası bomboş kalıyor. Çiftçi üretiyor, ayçiçeği 16 lirayı görmüştü, 17 lirayı görmüştü bundan yedi ay önce borsada, 10 liradan, 9 liradan ürün sattı; pamukta geçen sene 40 liraları görmüştü, 15-16 liradan ürün sattı.
Gümrük vergilerini sıfırlıyorsunuz, Türkiye'ye ithal ürünler giriyor, margarinde bile -sağlıksız olan yağlar margarinin bünyesine giriyor- kendi yağlarımızla maalesef kavrulamıyoruz. ‘Üretin.’ diyorsunuz, üretici süt hayvanlarını kesti. 10,5 liraya mal ediyor, 8,5 lira; primi bir indiriyorsunuz, bir kaldırıyorsunuz. Bir kere 1 lira prim verdiniz bir ay, onun dışında 20 kuruşa çıkardınız, 30 kuruşa yükselttiniz, 40'a çıkardınız, 20'ye düşürdünüz; biz bile şaşırdık. Siz asansör gibi oynuyorsunuz.”
Edirne’nin Havsa ilçesinde koyunculuk yapan bir vatandaşın durumunu anlatarak örnek veren Gaytancıoğlu “Koyunculuk zarar ediyor. Biz burada Edirne'nin Havsa ilçesindeki koyuncu Hasan Tuna'nın hakkını savunuyoruz. Neden mi? Çünkü dün konuştum daha, ‘Ben kahveciydim, kahvecilikten zarar ettim, pandemi nedeniyle kahvede çok zor günler yaşadım. Koyun alayım dedim, koyunları ürettim, şimdi de duydum ki koyunları toplamışsınız 45 liradan, 110 liraya Katar'a satmışsınız ama benim koyunların baskülü 38-40 lira ediyor. Ne biçim iş? Eskiden 4 küçük altın ediyordu 1 koyun, şimdi 1 tane bile küçük altın etmiyor. Bu ne biçim iş?’ diyor. Her zaman aracılar kazanıyor ama sizin iktidarınızda hep aracılar kazanıyor” dedi.
Gaytancıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Şeker pancarı üretti, çiftçi size güvendi, şekere yüzde 500-550 zam geldi ama şeker pancarı üreticisi mazot ve gübre zamlarının altında ezildi. Sizin iktidarınızda çiftçiler mutsuz ve borçlu.
Tüketiciler gıda enflasyonuna yenildiği için öğün sayısını 2'ye düşürdüler; bir sabah öğünü var, bir akşam öğünü var, arada öğün kalmadı artık.
Çocuklarını yeterince besleyemeyen, yandaşlarına rant sağlamak için ülkemizi ithal ürünler cennetine çeviren, topraklarını yabancılara satan, tarlaları, meraları, birinci sınıf tarım toprakları yandaşların sömürüsüne açılan, üretebileceği ürünleri ithal eden, sahip olduğu tarımsal potansiyeli kullanamayan bir ülke hâline getirildik. Yirmi yıllık iktidarınızın özeti kısaca budur.”
CHP iktidarında tarımda yapılacaklara değinen Gaytancıoğlu, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “Bereket ki son bütçeniz, artık gidiyorsunuz, sizi kimse durduramaz. Gidin, gittikten sonra biz her şeyi toparlarız yeniden. Bu üretici ülkenin potansiyelini biliyoruz; bu ülke zaman geldi kendi kendine yeten 7 ülkeden 1'i olmakla övündü, dünyaya canlı hayvan satmakla övündü, dünyaya fındık satmakla, üzüm satmakla, incir satmakla övündü ama bunları rahat rahat çeşitlendirebiliriz. Pandeminin kasıp kavurduğu, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte gıdanın öneminin kat kat arttığı bir ülkede siz ne suya yatırım yaptınız ne toprağa yatırım yaptınız ne mühendisleri tarlaya gönderebildiniz ne veterinerleri ahıra gönderebildiniz, hiç doğru dürüst planlama yapmadınız. Nitelikli, tutarlı bir tarım politikası tabii ki uygulayacağız. Üreten ve hakça bölüşen bir ülkeyi kurmak çok da zor değil. Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşıyoruz, bu coğrafyanın tarımsal potansiyelini çok iyi bir şekilde harmanlayarak ülkeyi üreteci bir ülke hâline getireceğiz; sizin gibi rant sağlamayacağız.”