Tümer, Medya Cafe’de merak edilen soruları yanıtladı:

“Hangi konuda ‘yapma’ dediysek haklı çıktık”

“Helvacıoğlu, Erikli’ye dertlenmiyor, şovunu yapıyor”

“Bütçenin %87.64’ü borç”

“OSB’de hiçbir gelişme yok, OSB’nin suyu yok”

“11 bin metrekare pazaryerini kapatamayan, 30 bin metrekareyi nasıl yapacak?”

MEHMET AYTAÇ-ERDOĞAN DEMİR

Keşan Belediye Meclisi Üyesi ve CHP Grup Sözcüsü Ferudun Tümer, Medya Cafe programına katılarak, merak edilen birçok soruya yanıt verdi. 

Gazeteciler Bülent Saylam, Erdoğan Demir ve Mehmet Aytaç’ın hazırlayıp sunduğu ve canlı olarak yayınlanan program, geçtiğimiz Cuma akşamı büyük bir izleyici kitlesine ulaştı ve başladığı günden bu yana en uzun yayın olarak tarihe geçti. İki saat süren programda Ferudun Tümer, Keşan Belediyesi’nin 4 yılını, Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu ile yaşananları ve Meclis toplantılarında neden bazı maddelere hayır dediklerini anlattı. 

“ERİKLİ’DEKİ BAZI KİŞİLER HELVACIOĞLU’NA BASKI YAPMIŞ”

Son yaşanan Olağanüstü Meclis Toplantısı’ndaki tartışamalrın nedenine değinen Ferudun Tümer, iki maddelik Meclis’in ilk maddesinde Belediye Başkanı Helvacıoğlu’nun, gereksiz şekilde gerginlik yarattığını söyledi. Emekli olan belediye personelinin ikramiyeleri için 10 milyon lira kredi istendiğini söyleyen Tümer; dedi. 

“HELVACIOĞLU, ERİKLİ İLE DERTLİ FALAN DEĞİL”

Meclis’in ikince maddesinde yaşananlara da değinene Tümer; “İkinci maddede ise Erikli’de zaten bu dava sona gelmiş. Mustafa Helvacıoğlu’na Erikli’den belli insanlar baskı yapmışlar. O da her zamanki gibi görüntü olsun diye Meclis’e bu maddeyi getirmiş. Evet bu madde önemli. Orada birçok insanın tapuları iptal edilecek. Belediye bunu takip etmeli mi? Geçmiş yıllarda ötelenmiş, oradaki mülk sahipleri de belki çok önemsememişler bunu. Ama neticede iş buraya gelmiş ve Yargıtay’dan da kesinleşmiş bir karar var. Helvacıoğlu, diyor. Kuracağın komisyonda belediye meclis üyelerinin hiç biri teknik eleman değil. Hepsi bir mesai veriyorlar oraya zaten. Biz de bu komisyonu bilirkişilerden kurun diyoruz. Uzmanlarından kurun, siyasi ayağı gerekiyorsa bizler Meclis’te grubu olan üç parti, birlikte Ankara’ya gidelim ve bütün meclis sorumlu olsun bundan. Bütün Meclis komisyon olsun. Meclisimizde tabiî ki hukukçumuz var, mali müşavirimiz var, mimarımız, harita mühendisimiz var ama sonuçta bu özel bir konu. Özel hukuk, özel imar durumu gerektiriyor belki. Bunlarla ilgili bilgileri olmayabilir. Bununla ilgili bir komisyon kurun, komisyon Meclis’te bir sunum yapsın. Herkes elini taşın altına koysun. Oradaki üç kişiyle sınırlı kalmasın. Bizim derdimiz bütün Meclis dertlensin. Mustafa Helvacıoğlu bu konuyla, Erikli ile dertli falan değil zaten. İşin tamamen şov kısmında. Çözülecekse binelim hep beraber gidelim üç parti birlikte basalım, yapabiliyorsak. İnanın bu getirdiği konudan kendi meclis üyelerinin bile haberi yok. Girerken ben konuştum. Yalanlarlarsa buyursunlar konuşsunlar. O komisyonu kurma yetkisi Sayın Helvacıoğlu’nda. Meclis’in yetkisinde de değil. Encümen’de bu tarz ihtisas komisyonlarını kurabilir. Kanuni komisyonlar dışındaki komisyonlar için Meclis’e gerek yoktur. Sizi saydım Meclis’e getirdim diyor ama Keşan Belediyespor’u kurdu, haberimiz yok. Kendi meclis üyelerinin de haberi yok. Keşan’ın kanalizasyon tamirat işini özelleştirdi, Meclis’i by-pass ederek, kimsenin haberi yok” açıklamasını yaptı. 

“ERİKLİ SU PROJESİNİN MALİYETİ 60 MİLYONA DAYANDI”

Erikli’de devam eden içme ve kullanma suyu projesi ile ilgili ise Tümer şunları söyledi: “Erikli sorun mu, sorun. Geçen gün, yol tamir ihalesi yapıldı. Belediye motelinden Vali Konağına kadar yapılacak, geri kalan kısım da çıkan taş ile tamirat yapılacak. Tahmin ediyorum 11 milyon TL civarında bir ihale bedeli var. Peki üç ay önce Sayın Helvacıoğlu demedi mi, Erikli’nin kanalizasyonu bitik, artırması bitik diye. İki sene sonra artıma yaparsak 11 milyon lira nereye gidersek Sayın Helvacıoğlu? Sen geçen sene tamir yapamadın, çıkan taşı yerine koyamadın, bağladığın sular patladı. Biz 2021 yılında Denetleme Raporu’nda Erikli’nin suyu ile ilgili Sayıştay’a da bu raporları verdik. Şu anda Sayıştay’da da bir kısım yargılama devam ediyor. Biz bu konuyla ilgili hatların yanlış döşendiğini, bedellerin yanlış ödendiğini, yanlış uygulamalar yapıldığını, kot farklarının olduğunu belirttik. Burası 38 milyona ihale edildi. 59-60 milyona falan mal oldu. Bu arada bir arkada sizleri istifaya davet etti bu konuda. Bu arada madde de askıda kaldı. Sayın Helvacıoğlu sadece bize saygısızlık yapmıyor. Kendi grup sözcüsü Nehir Gergin de konuşamadı. Hatta söz istedi konuşamadı. Sayın Coşkun Lofçalı da konuşamadı. Meclis’i kapattı gitti. Böyle bir idare şekli yok. Hiçbir yere uymuyor bu. Siz maddeyi oylatırsınız. Biz, bilirkişilerden komisyon kurulsun, Meclis’in de tamamı olsun. Sen bunu oylatırsın, karara bağlarsın. Bu karara bağlanmamış. Sonra da çıkmış, yok biz hayır demişiz.” 

“HELVACIOĞLU, KUMSALI BEN DE KİRALARIM DEDİ, KARŞI ÇIKTIK”

Kamuoyunda çok tartışılan, Erikli sahilin satın alınması konusunu da anlatan Tümer, o dönem neden buna karşı çıktıklarını şöyle ifade etti: “Biz 19 bin oy ile seçildik ve o 19 bin oyun yükü sırtımızda. 2020’nin Kasım ayında 7,5 milyon lira yol ve asfalt çalışmaları için kredi istedi Sayın Helvacıoğlu. Dedik ki bu tarihte asfalt atarsan bu asfalt 1,5 ay sonra bozulur. Olaylı Meclis’ti. Bir sürü konuştu. Kendi imkanlarımızla atacağız dedi. 1 milyon liralık bir bütçeyle asfalt attı. 2 ay sümedi o asfalt döküldü. Ve biz o krediyi bu sefer Mart ayında verdik. Biz vermeyeceğiz demedik, hayır da demedik. Biz o tarihte atılamayacağını söyledik ve Mart ayında da bu krediyi verdik. Hayırlardan biri bu. Sahillerin belediyeye alınası ile ilgili de ‘hayır’ dediniz diyor. MUÇEV ile ilgili üç Meclis toplantısında olay çıktı. MUÇEV, bir şirket. Bu şirkete verildi. Ama Çevre Bakanlığı dedi ki . Biz de dedik ki, Sayın Helvacıoğlu’nun Meclis tutanığındaki ifadesi burada. diyor. Biz de diyoruz ki, Ki MUÇEV de aldı, işletemedi. Bizim dediğimiz yerleri aldı. Bir Karun düzeni devam ediyor. Erikli sevdalıları neredeydi o gün? Bizler bunu savunurken, Erikli’de bizi yuhaladılar. Neden? Belediye almamış. Belediye alsaydı da kiraya verecekti. İşte ‘hayır’lardan biri de bu. Belediye o gün oraları alsaydı, kiralamayı 3 yıllığına Meclis engelleyemiyor. Encümen’nden kiralayabiliyorsunuz. 10 yıllığına engeller. 3 yıllığına engelleyemez. O Encümen’in yetkisinde. Encümen’de de 3’e 2 Helvacıoğlu’nda çoğunluk.”

“ERİKLİ İÇİN 30 YIL KREDİ ONAYLASAYDIK, 263 MİLYON LİRA MALİYETİ OLACAKTI”

Erikli projesi için Meclis’te neden 30 yıl değil de 5 yıl kredi onayı verdiklerini de anlatan Tümer, şu bilgileri verdi: “Erikli’nin kuyuları ile ilgili de 6 ay boyunca mücadele ettik. Erikli’deki yer altı suyunun yetmediğini söyledik. Mustafa Helvacıoğlu, İller Bankası’ndan bir yetkili getirdi. Yetkili, buradaki kuyuların Erikli’ye yeter dedi. İlk ikinci ayından Mustafa Helvacuğlu’nun yazısında, 120/saniye su lazımken, 60/saniye su olduğu tespit edilmiştir. Ben bunu 3 Meclis sordum. En sonunda Su İşleri Müdürü, evet su yeterli dedi İller Bankası ile birlikte. İkinci ayında 6 tane kuyu açtılar. İhale dosyasında yok. 3 tane kuyunun debileri ölçtünüz, bize getirdiniz, resmi evrak. Yalan atmışlar demek ki. Yetmiyorsa 2 ayda mı bu sular bitti. 6 tane kuyu, ihale dışı açıldı. Bu konu Sayıştay’dadır. Kamu zararı çıkmıştır. Savcılığa sevk edilmiştir. Süreç halen devam ediyor. Siz 50 milyonluk bir hat çekiyorsunuz Erikli’ye, su eksik. Keşan Belediyesi’nin uyguladığı bir Yayla modeli var. Su üç senede geldi. Öncen ödeme yapıldı. Kendi parasıyla sistem döşendi ve su geldi Yayla’ya. Erikli 25 yıldır su sıkıntısı çekiyor. 1 yada 2 yıl ödenecek paraya göre yapılabilirdi. Bunu ben Meclis’te tek tek anlattım. Ama Helvacıoğlu ne yaptı? Yaz başı gitti Erikli’ye. Bir slayt hazırlamış. Benim Meclis konuşmamı da almış, kesmiş, yapıştırmış. Bizi yuhalattı orada. Bir müddet sonra Erikli istiyor tamam dedik. Krediyi verelim. Sonra yıl hikayesine geldik. Ben 4 tane bankaya gitmişim, İller Bankası’na telefon etmişim. 30 yıllık olursa bu kredi kaç paraya mal olur. 263 milyona mal oluyor o günün parasıyla. Yani 38 milyonluk iş, geri ödemesiyle 263 milyon. 30 yıla böldüğümüzde yıllık 9 milyon gibi bir rakam. Aylık 800 bin lira çıkıyor. Benim önümde ödeme tablosu var. Daha 26 milyon lira borcumuz var. Şu andaki aylık ödeyeceğimiz para 887 bin lira. Biz 30 yıllık alsaydık, 30 yıl boyunca 887 bin lira ödeyecektik. Aynı rakam. Bu krediye hemen hemen 9 milyon gibi bir faiz ödemişiz. Helvacıoğlu, Meclis tutanaklarında projenin 3’te 1’ini sizden yani Erikli halkından alırım diyor. Projenin 3’te 1’i 80 milyon yapıyor 30 yıllık kredi alınsaydı. Şu anda ödediğinin iki misli para ödeyecekti Erikli halkı. Para toplanırken de eski üyelerin üyelik haklarını koruduk. Helvacıoğlu 4 ay direndi 12 bin lira toplansın diye. Biz eski üyelerin haklarını 6.800 liraya düşürttük. Kabul etmek zorunda kaldı. Biz Erikli halkının hakkını sonuna kadar savunduk.”

“HERKES HADDİNİ BİLEREK KONUŞSUN”

Tümer, geçtiğimiz haftaki programda Erikli için komisyon kararından dolayı kendisini istifaya davet eden Erikli sakini içinde; “Benim mensubu olduğum Cumhuriyet Halk Partisi’nde istifa kültürü vardır. Onursuz, şerefiz bir şeyler yaparsınız, topluma aykırı bir şeyler yaparsınız, o partide duramazsınız, istifa edersiniz. Biz, onurumuz, şerefimizle Cumhuriyet Halk Partisi’ni temsil ediyoruz. Aldığımız 19 bin tane oyu temsil ediyoruz. Ona leke geldiği gün istifa değildir, başka şeylerdir bizim yapacağımız. Onun için haddini bilecek herkes, haddince konuşacak. Bu kadar net” dedi. 

“ERİKLİ PROJESİ 13 AY UZADI”

Tümer, Erikli konusundaki sözlerini; “Proje altı ayılıktı. Tam 13 ay uzadı. Mustafa Helvacıoğlu oluru ile uzadı bu proje. Pandemiyi bahane ettiler, hava şartlarını bahane ettiler. 6 aylık proje yapıyorsunuz, çıktığınız tarih kış zaten. Bunu öngörmüyor musunuz? Çok acele ediyor. Yayla modeli ile de yapılabilirdi. 2 sene sonra su gelirdi. Şu verdiğiniz paranın yarı parasına gelirdi, Belediye’nin hala 26 milyon borcu var. Belediye bunu ödeyecek. Çok daha uyguna yapılabilirdi. Yapılmışı, örneği var. Biz tabi ki Erikli’ye hizmeti götüreceğiz. Ama burada 62 bin nüfus var. 30 yıllık borçlandırdığımızda 62 bin nüfusu borçlandırıyoruz. Biz bunları da korumak zorundayız. Hak, hukuk, adalet diyoruz ya, bunlar kayboldu memlekette. Kaybolduğunun örneği de Mustafa Helvacıoğlu’dur. Nisan ayındaki Denetleme Raporu’nda detaylandıracağım bazı şeyleri” şeklinde tamamladı.  

“BÜTÇEYE ORANLA BELEDİYENİN BORCU %87.64”

Keşan Belediyesi’nin bütçesi ve borçları ile ilgili de konuşan Tümer; “Sayın Başkan’ın rakamlarla arası iyi değil. Önüne koyulanı okuyor, o bittikten sonra sorulan hiçbir soruya cevap veremiyor. Çünkü konuyla ilgili donanımı yok. Başkan diyor ki 855 milyon lira bütçemiz var. O tahmini bütçe. 2022’ye döneceğiz. Ne kadar gelir elde ettiniz 31 Aralık 2022 tarihine kadar? Ne kadar borcunuz var? Elimdeki evrak, Mali Hizmetler Müdürlüğü’nden almış olduğum resmi evraktır. 2022 yılı tahmini bütçemiz 525 milyon civarındaydı. Gerçekleşen ne kadar? Keşan Belediyesi tarihinde ilk defa gerçekleşme oranı %64’ düşmüş. Sen şişirmişsin rakamları demek ki. Bu seneki bütçe de öyle. 855 milyon diyor. Peki siz aktif pasif kısmını nasıl dengelemişsiniz? 400 milyon hemen hemen mal satışı, hibe, çeşitli gelirler ve bağış. Suya yazı yazdım, başka bir şey değil. Bu yıl gerçekleşecek olan bunun altında olacak. 31 Aralık 2022 itibariyle borcumuz 237 milyon 198 bin lira. Yani bütçenin %87.64’ü borç. Başkanın dediği gibi %28’i değil. Hayali bütçenin, hayali borçlarını anlatıyor başkan. Sayın başkan geldiğinden beri vergileri ödemiyor. 26 milyon lira vergi borcu var belediyenin. Belediye personelinin de sigortalarını ödemiyor. Oraya da 28-30 milyon lira borcumuz var. Şirkete 36 milyon lira var. Kar paylarını da ödemiyor oraya başkan. Allah’tan Sayıştay geldiğinde rapor tuttu da emekli sandığı ve sigortalarını ödüyor. İtfaiye alıyoruz krediyle. Böyle ters aritmetiği olan belediyelerde bunların hiç biri olmuyor. Çok sert şekilde kente ihanet ediyorlar. Biz kente ihanet etmiyoruz. İtfaiye bu, can. Parası yoksa borçlanalım, alalım. Kim gelirse ödesin. Çünkü burada biz babamızın evinden getirmedik o koltukları. Yarın yokuz. İtfaiye alımı için Meclis’te 2-3 oylama yapıldı. Hepsine evet dedik. Büyük bir beceriksizlik. 3 milyon liraya 2 itfaiye alacakken, 3,5 milyon liraya 1itfaiye aldık. İki tane iş makinesi aldık, kamyon aldık krediyle. Bizim dönemden kalan pazaryeri borçları bitti. Bu böyledir, böyle devam eder. Ama bir asfalt yapmakla, kaldırım yapmakla belediye övünmeyecek. İnsanlara dokunur işler yapacaksınız” dedi. 

“PAŞAYİĞİT’E SU DEPOSU İÇİN KREDİ ONAYI VERDİK, NEDEN YAPILMADI?”

Tümer, İzzetiye ve Paşayiğit mahallelerine yapılacak işler için kredi onayı verdiklerini ancak Paşayiğt’e su deposu yapılmadığını ifade ederek, şöyle konuştu: “Biz 2022’nin 6. ayında 8 milyon lira kredi vermişiz. İzzetiye’deki yolu yapıyor Sayın Başkan. Altında Kadıköy Barajı2ndan gelen isale hattının 970 metresi kalmış. Bize söylenen bu. Bir de Paşayiğit’teki su kuyularımız 30 yıllık, iki tane su deposu yapılması gerekiyor. İki gün su kesildiğinde su yetmiyor, Paşayiğit susuz kalıyor. 8 milyonun 5 milyonu Paşayiğit’e, 3 milyonu da İzzetiye’ye ayrıldı. Ama ne hikmetse hemen biz İzzetiye’nin yolu ile ilgili krediyi kullandık. Paşayiğit’in 5 milyonluk verilmiş kredisi ile ilgili hiçbir çalışma yok. Su depoları yapılmadı, Paşayiğit iki gün su kesildiğinde susuz kalıyor. Krediyi istememişler bile. İzzetiye’yi araştırdığımızda baktık ki borular yolun altında kalmıyormuş. 16 kilometre asbest boru varmış. 900 metresini değiştirerek rehabilite edemezsiniz siz bu hattı. Çünkü 15 kilometresi asbest hala. Niye yaptık İzzetiye’yi o zaman? 4,5 milyon lira para harcadık biz o yola borularla birilikte. Aciliyeti neydi onun? Yolun altında kalıyor dediler, kalmıyor. Kenarda kalıyor borular. İzzetiye ne olacak? Niçin yaptık bunu? Bu konuyla ilgili de bir sürü söylenti var. Paşayiğit susuz siz kredisini almıyorsunuz, İzzetiye’yi yapıyorsunuz. Bunlar verdiğimiz krediyi almaktan aciz. 1,5 senede itfaiye alamıyorsun, iş makinesi alamıyorsun. Şimdi su problemi diyoruz. Başkan Kadıköy’de gidiyor, şov yapıyor. 6 tane açılmış kuyu var. Mehmet Özcan döneminde açıldı. Mehmet Gemici de toprağı bol olsun bu günleri görmüş. Kumdere’deki isale hattını, kuyuları açmış, ömrü vefa etmedi. Mustafa Başkan (Ürek) tamamladı. Ona da teşekkür ediyoruz. Mehmet Özcan da 6 tane kuyu açtı. Bu kuyulara 4 senedir bakmamışlar, 2 tanesi çökmüş. 6 kuyuyu da faaliyete soktuğumuzda Keşan’ın suyunun %80’i karşılanıyor. Şimdi bakım yapmaya çalışıyorlar. Çalıştırmak için 10 milyon para lazım.” 

“55 ARABA İÇİN HER YER BETON YAPILDI”

Devam eden Cumhuriyet Meydanı ve otopark inşaatı ile ilgili görüşlerini de açıklayan Tümer; “Ankara’dan proje yapılıyor, sonra proje değişiyor. Keşan’ı bilmeyenler, Ankara’dan Eşan’a proje yapıyor. Kimsenin fikri, görüşü alınmıyor. Mesela Meclis’te sordum. Cumhuriyet Meydanı’nda yapılan otopark kaç araçlık diye sordum, 100 dedi. Yanlış söyledi, 77 araçlık bir otopark orası. Bu direklerle de 55 araç sığacak. Allah aşkına böyle bir yatırım 55 araç için yapılır mı? Beton yığını yaptık orasını. Keşan Belediyesi büyük bir belediye. Borç olur, öder. Ama bu kafayla giderse olmaz. Borç oranı büyüyor” dedi. 

“OSB’NİN SUYU YOK”

“OSB’de neler oluyor?” şeklindeki soruyu yanıtlayan Tümer, şunları söyledi: “OSB, benim Keşan İşadamları Derneği başkanıyken başlıyor. İlk Yeniceçiftlik’te TEMA’nın itirazıyla reddedilen yerle başladı. Mütevelli heyetindeydim, çok kez Ankara’ya gittim bununla ilgili. Organize İhtisas Sanayi bölgesini duyunca çok sevindim. Çünkü OSB’ler kentin bütün dinamiklerine dokunuyor. Özellikle tarım ihtisaslar böyle. Ama o günlerde OSB’nin gelmesi çok önemli ama bunların dereceleri olduğunu söyledim. Buraya bir işverenin gelmesi için sizin teşviklerinizin olması lazım. Şırnak’taki, Giresun’daki, Antep’teki gibi. 6. seviye en iyi teşviktir. Bizimki 2. seviye teşvik bölgesi. Yani 3 yıl sigorta yok, elektrik %50 ucuz, vergi indirimleri var. Bir sebep olması lazım. Bu sebebi yaratalım dedik. Dediler, başlayalım yaratırız. Yer tespiti yapıldı. Yer fiziki olarak engebeli. 1,5 yıl önce birlik seçimleri yapıldı. 6 ayda bir denetleme raporu vermek zorundayız. Bir imza attırdılar bize tapuların alınmasıyla ilgili, bir daha da ne arayan var, ne soran var. Sonra araştırdık ki OSB’de su yok, su. Tarım OSB’nin bulunduğu yerde su yok. Paşayiğit’te zaten su sıkıntısı yaşanıyor. Peki nasıl aşmışız biz bunu? Sayın Helvacıoğlu ilk geldiğinde 6. ayında dosyayı tamamlasın diye Keşan Belediyesi, bu suyu getirmeyi taahhüt eden bir evrak verdiği söyleniyor. Geçenlerde Denetleme Kurulu’ndan bunu Su İşleri Müdürü’ne sordum. Çokal dedi, Keşan’dan dedi. 16 kilometre hat uzunluğu var. 16 kilometreye biz artırılmış içme suyu götüreceğiz. Zaten garabet orada başlıyor. Meyve suyu fabrikasında elma, şeftali yıkasın diye biz arıtılmış suyumuzu göndereceğiz. İnsani kullanımdan bahsetmiyorum. Bir meyve suyu ya da salça fabrikası kurduğunuzda tonlarca su kullanılıyor. 16 lirayla kullanılabilir mi? Peki biz bu suyu nereden götüreceğiz? Bir senedir durdu işler. Tapular çıktı. Sunumu yapıldı, parseller belli oldu ve hiçbir gelişme yok şuanda. Mustafa Helvacıoğlu bunu tek imza il taahhüt etmiş diye söyleniyor. Kendisine sorarsınız. Benim bilgim yanlış ise de özür dilerim. Ama bu suyu kim taahhüt etti? Kadıköy Barajı’nda gidip suyumuz bitti diyeceksiniz, Kumdere’den su vereceksiniz? Nasıl vereceksiniz? Bu hattı nasıl döşeyeceksiniz? Kim verir bunun parasını? Bu yalanlarla uyuttular herkesi. Bu işler olur ama samimiyetle yaklaşırsanız olur.”

“15 YIL TİCARET ODASI BAŞKANLIĞI YAPTIN, HESAP VEREMEDİN”

Mustafa Helvacıoğlu’nun yönetim tarzını ve söylemlerini eleştiren Tümer; “Yönetim tarzı hiç yakışık almıyor. Meclis üyelerine de hakaretler ediyor. İnsanlar geriliyor. Millet İttifakı meclis üyeleri gerçekten çok sabırlılar. Biz o meclisin aydınlık yüzüyüz. Biz toplumu temsil ediyoruz orada. O seviyeye düşmek istemesek de bazen biz de gaflete kapılıp hiddetlenebiliyoruz. Bunlar yaşanıyor. Bazen sinirlerinizi mi aldırdınız, nasıl bu kadar dayanıyorsunuz diyorlar. Dayanmak zorundayız, onun seviyesine düşmek istemiyoruz. Kadın meclis üyelerimize yaptığı hakaretler bini geçti. Bu bizim kadın meclis üyelerimizin şahsına yaptığı değil bütün kadınlara yaptığı hakarettir. Sayın Helvacıoğlu, belli bir yerden sonra kontrolünü kaybediyor. Sürekli aynı yere takık. Hep 30 yıl, 30 yıl yapıyor. Sen de 15 yıl ticaret odası başkanlığı yaptın. Hesap veremedin kendi meclisine. Bunlar konuşulmaya başlandığında bu iş sonuca varmaz. Tamamen hukuksuz kanunsuz davranıyor Meclis’te. Yapılacak bir şey yok. Vatandaş bunun kararını sandıkta verir. Millet İttifakı’nın meclis üyeleri olmasa belediye hakikaten çalışamaz. Komisyonlarda can hıraş çalışıyor arkadaşlarımızın hepsi. Helvacıoğlu’nun hakaretleri ve tehditleri bitmiyor. Şurada 1 senemiz kaldı. 12 meclisimiz kaldı. Görevimiz bittiğinde hepimiz şu sokakta yürüyeceğiz. Ama o yürüyemeyecek. Çünkü o kadar insanı kırdı, o kadar insana hakaret ediyor ki. Sayın Helvacıoğlu her gün daha da hadsizleşiyor maalesef. Meclis kararlarının %99’u oybirliği ile geçmiş. Kendi meclis üyeleri Meclis’e gelmiyor” şeklinde konuştu. 

“MEVCUT PAZARYERİNİ KAPATAMAYAN, YENİSİNİ NASIL YAPACAK?”

Tümer, pazaryeri tartışmaları için ise şöyle konuştu: “Biz pazaryerini yaptık. Bir özeleştiridir bu. Üstünü kapama modelimiz çok uygun değildi. Bunun da özeleştirisini yapıyoruz. Pazaryerinin bir üstünün kapanması kalmıştı. Geldiğimizin ilk yılında bu iş12-13 milyon liraya oluyordu. Başkan bir proje çizdirmiş. Güneş enerjisi, üstünde kafeler, granit döşüyordu hatta 11 bin metrekare. 32-33 milyon lira çıkarmıştı proje için. Sonra imar komisyonu çalıştı ve 12-13 milyon olduğu ortaya çıktı. Biz kendisine limitsiz, ne kadar istiyorsan, kaç yıl istiyorsan kredi al dedik. Ben kredi alamam dedi akabinde Erikli için 38 milyon lira kredi aldı. Konferans salonunda bir toplantı yaptı, vekille bir canlı bağlantı yaptı, karıştı ortalık. Bizi pazarcının önüne atmaya çalıştı. Ben 35 senedir pazaryerinin içinde yaşıyorum. Bana sen cumartesi günü pazaryerinin içine çıkamayacaksın dedi. Ben 7.30’da oradaydım, Helvacıoğlu yoktu. Helvacıoğlu 4 senedir pazara çıkmıyor. Daha önce de çıkmıyordu zaten. Hele gene yağmurlu havalarda Keşan’ı terk ediyor. Pazaryerinin üstünün kapanması çok zor değil, maliyeti büyüdü. Subay kantinin orası çıktı. Savunma Bakanlığı bedava verecek burasını dedi. Sonra cüzi bir paraya verecek dedi. Sonra pazarcıya katkı payı verin yapalım dedi. Sonra da Savunma Bakanlığı 50 milyon lira istedi. Festival alanında bir yer var. Pazarcı oraya gitsin istemiyor. Esnaf da istemiyor. Pazaryerinin üstünü kapatsak belki farklı uygulamalarla tuhafiyecileri ve gıdacıları bir araya getirip bir şeyler yapabiliriz. Ama kapanması lazım. Aşağıya taşıyacaksınız 30 bin metrekare. 11 bin metrekareyi altı varken üstünü kapayamayan, 30 bin metrekareyi nasıl yapacaksın? Orası bize pazaryeri olarak 49 yıllığına verildi. Biz de onay verdik. Pazaryeri olarak imarını değiştirdik. 10 sene, 20 sene sonra kullanılabilir mi evet kullanılabilir. Belediye bir kazançtır o. Keşan Belediyesi’nin 250-300 milyon lira pazaryerine harcayacak bir lüksü yok artık. Olanı kullanılır hale getirmek lazım. Helvacıoğlu sürekli proje gösteriyor ama ortada hiçbir şey yok. Sadece Cuma günleri dua ediyor yağmur yağmasın diye. Ve burada da bizi suçluyor.”

“HİÇBİR KARAMIZDAN PİŞMALIK DUYMADIK”

Helvacıoğlu’nun, Millet İttifakı üyelerini projelere ‘hayır’ dedikleri gerekçesiyle suçlamasına da değinene Tümer; “Birçok karara biz hayır vermedi, öneri ile gittik. Başkan 29 tane hayır dediğimizi söylüyor. Biz hayır demedik. Biz hepsine bir öneride bulunduk. Mesela meşhur 21 dönüm arsa var. Sattırmadınız dedi. Tam 1 sen oldu kız yurdu yapılacaktı, yetki verdik. Neden başkan bununla ilgili hiçbir şey konuşmuyor? Çünkü oradan bir şey gelmeyecek başkana. Hayırlar bunlarsa eğer, verdiğimiz hiçbir hayırın pişmanlığını duymuyoruz ki hayır değildi bunlar. Asfalt atma dedik haklı çıktık. Beton yol yapma dedik. Muhtar Ali Çevikel Caddesi’nde yarısını yaptı, dökülüyordu. Müteahhit ile kavga etti. Tekrar söküldü, asfalt yapıldı. Biz haklı mıydık, haklıydık. O bizimle kavga etti. Biz etmedik, biz doğruyu söyledik. 21 dönüme kendi meclis üyesi teklif getirdi. Toplu konut yapalım dedik. Bu da bir satıştır ama bu topluma, insana dokunan bir şeydir. Orada 280 hane genç kardeşlerimiz ev sahibi olacaktı. O satalım ya da müteahhide verelim diyor. Hayır, biz müteahhit işlerine karşıyız. Kesinlikle tüm kararlarımızın arkasındayız. Hiç biri ‘hayır’ değil” dedi. 

“BU YÖNETİMDEN KURTULMADAN BELEDİYE BAŞKANI OLSANIZ DA OLMASANIZ DA ANLAMSIZ”

“Belediye Başkanı adayı olmayı düşünüyor musunuz?” şeklideki soruyu yanıtlayan Tümer; “Siyasetçinin bir koltuğa aday olması bir şey ifade eder ama onu ne kadar istedikleri ile alakalıdır. Sizi toplum, halk bir yere iter. O itme yaşanırsa her siyasetçi bir sonraki dönem bu koltukları düşünebilir. Ama Türkiye’nin geldiği şu ortamda koltuk ikbali hiç kimsenin olmamalı. Ben gelecek ikbalimiz var diyorum. Onun için bu seçimi bu Karun yönetimden kurtulmadığımız sürece bir sonraki dönem belediye başkanı olsanız da olmasanız da hiçbir şey ifade etmez” diye konuştu.

“EVLATLARIMIZ İÇİN MÜCADELE ETMELİYİZ”

14 Mayıs Seçimleri’ni de değerlendiren Tümer, şöyle konuştu: “14 Mayıs’ı hakikaten çok umutluyum. Sayın Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu sana söz dedi. Gençlerimiz için, kadınlarımız için, emekçilerimiz için, yaşlılarımız için dedi. O mutabakat metninde yazılanları tek tek anlatmamız gerekiyor. Çok çalışmamız, 45 gün eve girmememiz gerekiyor. Bu aslında bizim mücadelemiz değil. Bu sana söz, evlatlarımız için bir mücadele, bu sana söz yaşlılarımız için bir mücade, sana söz işsiz bekleyen üniversite mezunlarımız için, teknik okul mezunlarımız için, liyakatsiz bir şekilde işe alınan insanlar var, bir sürü gencimiz üniversite bitirmiş, temizlik görevlisi olarak çalışıyor. Bunu getirmek için sana söz dedi. Millet İttifakı’mızın tamamı çalışmalı. Hakikaten 21 yıllık böyle bir iktidarı çalışmadan devirmeden çok zor. Birbirimize saygı duyacağız. Bu mücadeleyi hep birlikte vereceğiz. Bunun da sonunda bir koltuk kavgası olmamalı. Bu seçim öyle bir seçim değil. Daha öncekiler değildi ama 35 yıllık siyasi hayatımda çok seçim gördüm. Ama bu kadar hayati bir seçimi görmedim. Köprüden önce son çıkıştayız. Çıkamazsak, Allah evlatlarımızın yardımcısı olsun.”

“2024’TE BELEDİYE SEÇİMLERİNİ CHP KAZANACAK”

CHP’nin bir yıl sonraki yerel seçimlerdeki durumu için de konuşan Tümer, sözlerini; “Bir sonraki yerel seçimde Cumhuriyet Halk Partisi için hepimize bir derstir. Belediye meclisi bizde. Bu arada iktidarda iken meclis üyeliği yapmak çok kolaydır. Bu şekilde bir Meclis uzun yıllardır yaşamıyoruz. Genç kardeşlerimizin hepsi belediyeciliği öğrenmek zorunda kaldılar. Milet İttifakı üyeleri, iyi belediyeci oldular. Elimizde o konuyla ilgili bir havuz var. Bunu takviye ile çıkardığımız dersleri yaptığımız hataları bir daha yapmayarak Cumhuriyet Halk Partisi, 30 yıl sonra verdiği koltuğu tekrar 2024’te geri alacaktır. Buna Ferudun Tümer isem ben ismim kadar o kadar inanıyorum. Dersler çıkarıldı, yapılan hatalar tespit edildi. Yaşanması gerekiyordu, böyle bir kaza yaşadık. Keşke olmasaydı. Ama yapılacak da bir şey yok. Sadece bu hatalarla 2024’e gitmememiz gerekiyor. Ve ben gitmeyeceğimize de inanıyorum. Kadrolarımız yeterli. Keşan Belediyesi’ni bu kadrolar aslında mutfağını temizliyor. Helvacıoğlu sadece şapkayı takıp tabağı götürüyor”

Programın tüm detaylarını ve tamamını Medya Keşan Facebook ve YouTube sayfalarından izleyebilirsiniz.