MEHMET AYTAÇ

İYİ Parti Edirne Milletvekili Orhan Çakrılar, Türkiye Odalar Ve Borsalar Birliği, Odalar Ve Borsalar Kanunu İle Bazı Kanunlarda Ve 640 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 16. Maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına, TBMM’de konuştu.

“WİLSON HASTALARININ SORUNLARI ÇÖZÜM BEKLİYOR”

İlk olarak Wilson hastalığı ve Türkiye’deki Wilson hastalarının sorunlarını anlatan Çakırlar; Wilson hastalığının, metabolizmanın bozulması sonucu oluşan genetik bir hastalık olduğunu söyleyerek “Karaciğer ve beyin başta olmak üzere daha pek çok organda biriken bakırın yol açtığı organ hasarları, çeşitli yakınma ve bulgulara yol açar. Wilson hastalığı tedavi edilmezse ölümcüldür. Wilson hastaları, aylardır kendileri için hayati önem taşıyan Metalcaptase ve Trovol isimli ilaçların bir an önce tedarik edilmesi için çözüm bekliyor. Sağlık Bakanlığı, hiç zaman kaybetmeden Wilson hastalarına gerekli olan ilaçların tedarik edilmesi için konuya müdahil olmalı ve bu soruna son vermelidir” dedi.

“ET FİYATLARI, İTHALATLA SABİT TUTULMAYA ÇALIŞILIYOR”

İktidarın, ithalat politikalarını da eleştiren Çakırlar, konuşmasında şunları söyledi: “İktidarınız döneminde, tarımda vazgeçemediğiniz ithalat politikaları kesintisiz bir şekilde devam etmektedir. Üretimi arttıracak politikalar gütmeden, ithalat politikaları ile artan fiyatlar düşürülmeye çalışılmaktadır. Türkiye 2007 ve 2008 yılında yaşanan kuraklık nedeniyle gıda krizinden en fazla etkilenen ülkelerden birisiydi. O dönemde de yem fiyatları yüzde 100 artarken çiğ süt fiyatı yarı yarıya azalmıştı. O günün fiyatları ile çiğ sütün litresi 80 kuruştan 40 kuruşa düşmüştü. Yine o dönem 1 milyondan fazla süt ineği kesilmişti. Sütte yaşanan kriz ette de yaşanmaya başlamış et fiyatları artışa geçmişti. İthalat yapılıp et fiyatları düşürülmeye çalışılmıştı. Bugün de seçime giden süreçte ithalatla et fiyatları sabit tutulmaya çalışılıyor. Tarım Bakanlığı Hayvancılık sektörü için 2015 yılında  rapor  hazırlamış ithalatın çözüm olmadığını belirtmişti. Fakat, O gün bu gün kesintisiz ithalat yaparak fiyatları düşürmeye çalışıyoruz. Çözümün ithalat olmadığını üretim olduğunu ne zaman anlayacaksınız? Hazine ve Maliyet Bakanımız;  Türk lirası ne kadar çok değerli olursa siz yurt dışından o kadar çok ithalatta bulunursunuz. Türkiye'de üretim yapmanıza ihtiyaç kalmaz, çünkü paranız çok değerli. Sanayiyi yavaşlatır, durdurur ve zaman içerisinde işsizlik gibi bir sonucu ortaya çıkarır.  Türk Lirası’nı çok değersiz hale getirirseniz ise bunun tam tersi oluşur.

Bu şu demektir; bir taraf zenginliğine zenginlik katarken diğer tarafın yoksulluğuna yoksulluk katmaktır.

Alım gücünün varlığının hissedilmediği bir ülkede vatandaşa kelime oyunu yapma ihtiyacı duymanın sebebi nedir, gerçekten anlamak mümkün değil? Herhalde epistemolojik kopuşun etkisi.”

“SEÇİMİ KAZANMAK İÇİN AÇIKLADIĞINIZ PAKETLER, MİLLETE ZAM OLARAK DÖNÜYOR”

Çakırlar, son olarak iktidarın YET vergi afları, sözleşmeli kadro gibi açıkladığı paketlerin de fayda etmediğini belirterek; “Ülkemiz Titanik gemisi misali her geçen gün su almaya devam ediyor, iktidarda su kaçaklarını kapatmak için her geçen gün yeni paketler açıklıyor.

Fakat açıklanan paketler, alınan sözde önlemlerde maalesef fayda etmiyor ve etmeyecek, aldığınız her sözde önlem maalesef millete zam olarak geri dönmektedir.

Vatandaşımızın geleceğe ekonomik kaygılar çerçevesinde bakmaktadır. 

Artık insanımız gelecek planlamasını yarına göre ayarlamakta çünkü ekonomik açıdan her geçen gün alım gücü azalmaktadır.  Günü nasıl kurtarabilirim anlayışı hakim hale gelmiştir. 

Şimdi iktidar, Emeklilikte Yaşa Takılanlar, vergi afları, sözleşmelilere kadro, konut kampanyaları gibi adımlar atarak seçime giden süreçte ön almaya çalışmakta. İşte sandık korkusu böyledir, koltuk elden gitmeye başlayınca unuttuğunuz seçmenin önemini bir anda hatırlatır yapar.Fakat bunlarda çare olamayacak, seçmen size kendini sandıkta hatırlatacak” dedi.