HABER MERKEZİ Normalleşme sürecinde vatandaşların rehavete kapılmaması gerektiğini belirten Şahin, “Herkes dikkat etmeli, sağlıklıyım, gencim diye kendine güvenmemeli. Ben dikkat ettiğim halde bu hastalığa yakalandım" dedi. Keşan’da yaşayan evli ve 2 çocuk annesi Emine Şahin, eklem ağrısı ve nefes darlığı şikayetiyle 29 Mart’ta Keşan Devlet Hastanesi’nde yaptırdığı koronavirüs testinin pozitif çıkması üzerine Uzunköprü Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Yurdu’na yerleştirildi. Durumu ağırlaşan Şahin, önce Uzunköprü, daha sonra ise Keşan Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak, tedavi altına alındı. 6 gün entübe edilen ve 18 gün yoğun bakımda tedavi gören veren Şahin, hastanede yaklaşık 2 ay süren tedavisinin ardından sağlığına kavuşarak, taburcu edildi. NEFES ALAMIYOR, YATAKTA DAHİ DÖNEMİYORDUM Emine Şahin, hastaneye kaldırıldığında güçlükle nefes aldığını ve harekete etmekte güçlük çektiğini belirterek, “Oksijen satürasyonum (kandaki oksijen doygunluğu) çok düşüktü. Artık tuvalete dahi gidemez hale gelmiştim. Direk beni yoğun bakıma aldılar. Yoğun bir ilaç tedavisi gördüm. Vakumlu bir oksijen makinesi vardı. 5 gün geçmişti, doktorum bana ‘ne bir ilerleme, ne de bir gerileme kaydedemiyorum’ dedi. Ertesi gün çok umutsuzluğa kapıldım. O gün gerçekten öleceğimi düşündüm. Çünkü nefes alamıyor, yatakta dahi dönemiyordum. Oksijen makinesini çıkardıklarında 2 saat sonra yeniden nefes alamaz hale geliyordum. Çoğu zaman yemeğimi dahi yiyemiyordum” diye konuştu. ÖLECEĞİMİ DÜŞÜNDÜM AMA ENTÜBE OLACAĞIM HİÇ AKLIMA GELMEMİŞTİ Hastalandığında entübe edilecek duruma geleceğini hiç düşünmediğini ifade eden Şahin, “Öleceğimi düşündüm ama entübe olacağım hiç aklıma gelmemişti. Entübenin bu kadar ağır bir durum olduğunu bilmiyordum. Entübe edildikten sonra uyandığımda hiçbir şeyin farkında değildim. Ağzımda borular vardı. Neden bu hale geldiğimi hiç anlayamadım. Entübenin böyle bir durum olduğunu bilmiyordum. Entübeden uyandırıldığımda ilk hissettiğim şey karnımın acıkmasıydı. Acıktığımı hissettim. 23 Nisan’da doktorum beni normal servise alacağını söyledi. Çok halsizdim, yürüyemiyordum ama rahat nefes almak beni çok rahatlatmıştı. Rahat nefes alabiliyorum diye kendimi mutlu hissediyordum” ifadelerini kullandı. SAĞLIĞIMA ÇOK FAZLA GÜVENİYORDUM Hayatı boyunca sigara kullanmadığını ve bir hastalığı bulunmadığını ifade eden Şahin, “Grip olup öksürdüğümü dahi bilmiyorum. Çok sağlıklıydım. Hastalığa yakalansam da evde geçireceğimi düşünüyordum. Sağlığıma çok fazla güveniyordum. Ne yazık ki sağlığımıza çok güvenmememiz gerekiyormuş” dedi. BANA ÇOK FAZLA DESTEK OLDULAR Emine Şahin, sağlık çalışanlarının bakım ve ilgilerinden çok memnun kaldığını kaydederek, “Bana çok fazla destek oldular. O kadar güzel ilgileniyorlar ki hastalarla. Ben o süreçte eşimi ve çocuklarımı hiç görmedim. Doktoruma söylemiştim, terkedilmiş gibiydim. Bana çok destek oldular. Sürekli moral verdiler” diye konuştu. UMUDUM AŞILARDAN Normalleşme sürecinde insanların rehavete kapılmaması gerektiğini ifade eden Şahin, “Herkes dikkat etmeli, sağlıklıyım, gencim diye kendine güvenmemeli. Ben dikkat ettiğim halde bu hastalığa yakalandım. O kadar korunuyordum. Sağlıklı olduğuma da çok güveniyordum. Sigara içmiyordum, kronik hastalığımda yoktu. Umudum aşılardan. Aşılarla bu hastalık azalabilir. Aşılama sayesinde o yoğun hastalık dönemine yine girmeyiz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı. İNSANIN SEVDİĞİ BİRİNİ KAYBETME KORKUSU YAŞAMASI TARİF EDİLECEK BİR ŞEY DEĞİL Emine Şahin’in eşi Orman Mühendisi Ercan Şahin (53) ise zor bir süreç geçirdiklerini belirterek, insanın sevdiği birini kaybetme korkusunun tarif edilemez bir duygu olduğunu söyledi. Şahin, “Corona ile ilk tanışmamız, annemin corona olması ve hayatını kaybetmesiyle başladı. Daha sonra ailemizde koronavirüs testi pozitif çıkanlar oldu ancak hafif geçirdikleri için biz korkmadık. Annem şeker ve tansiyon hastasıydı, bypass olmuştu, biz hastalanmasını, kurtulamayışını buna bağladık. Ama eşim korona olduğunda ben de aynı ilaçları kullandım ama ben hafif bir kırıklık hissettim sadece. 15 gün sonra antikor testi yaptırdım ve korona geçirdiğimi öğrendim ama hiç hissetmedim. Eşimin yoğun bakımda kaldığı anlar zor bir süreçti. Entübe olduğu günden bir gün sonra doktor filmi gösterdi ve doku kalmamış, bütün dokular bembeyaz olmuştu. Doktor bana ‘Her şeye hazırlıklı olun’ dedi. O gün çok zor bir gündü. Entübeden çıkana kadar öyle bir süreç yaşadım ki Allah kimseye yaşatmasın. İnsanın sevdiği birini kaybetme korkusu yaşaması tarif edilecek bir şey değil” dedi.