BÜLENT SAYLAM

SOL Parti Keşan İlçe Başkanı Ali Erol Durmaz, yönetim kurulu üyeleri, SOL Parti Keşan İlçe Başkanlığında dün bir basın toplantısı düzenledi. Durmaz, partisinin laiklik vurgusu yaptığı açıklamasında hem iktidarı hem de muhalefeti eleştirdi.

HEM İKTİDARI ELEŞTİRDİ HEM DE MUHALEFETİ

Yoksul halk çocuklarının bu büyük karanlık altında ezilip yok edildiğini ifade eden Durmaz, Bütün bu olup bitenler karşısında mevcut muhalefetin de tarikatlara dokunmadan ve laikliği ağızlarına dahi almadan, günler sonra zoraki birkaç laf edebildikleri bu durum aslında ülkenin nasıl AKP’ye ve din bezirganlarına teslim edildiğinin de bir ifadesidir”

Durmaz, SOL Parti olarak 15 maddede topladıkları laiklik vurgusu yaptıkları açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Son 15-20 gündür tarikat karanlığının ortaya dökülen pislikleri ortadayken, yapılması gerekenler de açık biçimde ortada olmalıdır.  Cumhuriyet’le birlikte son 20 yıldır devletin ve siyasetin bir avuç tarikata teslim olduğu bir fiili şeriat rejimi hüküm sürüyor. Eğitimden sağlığa her şey paralı hale getirilerek yaşam hakları elinden alınmış yoksul halk çocukları bu büyük karanlık altında ezilip yok ediliyor. Bütün bu olup bitenler karşısında mevcut muhalefetin de tarikatlara dokunmadan ve laikliği ağızlarına dahi almadan, günler sonra zoraki birkaç laf edebildikleri bu durum aslında ülkenin nasıl AKP’ye ve din bezirganlarına teslim edildiğinin de bir ifadesidir

SOL PARTİ OLARAK SÖZÜMÜZDÜR;

1-   Aydınlanma ilkeleri ve bilimin yol göstericiliğini egemen kılacağız. Din ve devlet işlerini kesinlikle ayıracağız. Tüm farklı din ve mezheplerin özgürce inançlarını yaşayabilmelerini güvence altına alacağız. Dinin bir inanç meselesi olmaktan çıkıp din bezirganlarının elinde bir çıkar kapısı haline getirilmesine son vereceğiz. 

2-  Tarikat ve cemaatlerin örgütlenmelerine izin vermeyeceğiz. Tarikat ve cemaatlerin okul ve yurtlarını kamulaştıracağız. Dinin ticarete alet edilmesine, dini örgütlenmelerin devletten ihale almasına son vereceğiz. Devletteki tarikat, cemaat, mezhep ağlarını dağıtacağız.

3-   Millî Eğitim Bakanlığı’nın tarikat ve cemaatlerle yaptığı bütün protokolleri iptal edeceğiz. Okullarda zorunlu din derslerini kaldıracağız. Yatılı Kuran kurslarına, hafızlık eğitimi ve medreselere izin vermeyeceğiz. 

4-   4+4+4 kesintili eğitim sistemine son verip, 8 yıllık kesintisiz eğitime geçirecek ve köy okullarını açacağız. Eğitim tüm yurttaşlar için parasız, eşit ve nitelikli bir hak olarak tanımlanacak. Öğrencilerin barınma hizmeti ücretsiz olarak devlet eliyle sağlanacak. 

5-   Toplumsal hayatın her alanını fetvalarla düzenlemeye çalışan Diyanet İşleri Başkanlığı’nı lağvedeceğiz, bütçesini eğitim için kullanacağız. 

6-   Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için mücadele edeceğiz. Kadınların yaşamları ve bedenleri ile ilgili kararlar kendilerinin olacak. Din referans gösterilerek babaları, kocaları, tarafından kadınların özgürlüklerinin vesayet altına alınmasına izin vermeyeceğiz.

7-   Tüm sosyal yardımların hak temelli ve kamu bütçesinden yapılmasını sağlayacağız. Dini örgütlenmelerin hem sosyal amaçlara dönük para toplamasının, hem de hayır, hasenat, yardım vaadiyle mürit devşirmesinin önüne geçeceğiz. Eğitimin, sağlığın, yaşlı ve çocuk bakım hizmetlerinin eşit, parasız, nitelikli biçimde kamu tarafından verilmesine öncelik tanıyacağız. 

8-  İnsanı yalnızlaştıran, köleleştiren, yoksullaştıran, kronik işsizliğe yol açan neoliberalizmin, halkımızı din temelli hayır hasenat ağlarının tuzağına düşürdüğünü akılda tutarak, neoliberalizme karşı mücadeleyi de laikliği kazanma mücadelesinin kopmaz bir parçası haline getireceğiz. 

9-  Konuşmalarımızda, siyasi propagandamızda asla dini referanslardan destek almayacağız. Dinin toplumsal ve kamusal alana müdahalesine karşı çıkarken dini içtihada dayanmayacak; demokrasi, evrensel değerler ve insan hakları çerçevesinde bir söylem kullanacağız. Çalışma ve okul saatlerinin dini ibadet gereklerine göre düzenlenmesini önleyeceğiz. 

10-     Demokrasi ve özgürlük içinde emek kesimi adına sınıf mevzilerini korumak için de, ödediğimiz vergilerin hesabını sormak için de, yaşam tarzımıza, bedenimize, çocuklarımızın geleceğine sahip çıkmak için de gericiliğe karşı barikat örmek zorunda olduğumuzu biliyoruz. 

Laikliği kazanacağımıza  SOL PARTİ olarak söz veriyoruz!”