BÜLENT SAYLAM Keşanlı Kadın Girişimci Gülcan Kale, Keşan Sanat Merkezinin bulunduğu tarihi konağın kapılarını hem çocuk hem yetişkin tüm sanat severlere açıldığını basın mensuplarının katıldığı kahvaltıda duyurdu. Kahvaltıya Kale Şirketler Grubu Başkanı Ali Osman Kale, Gülcan Kale’nin eşi Evrim Kale ev sahipliği yaptı. Gülcan Kale, uzun bir sürecin sonuna geldiklerini önümüzdeki hafta Keşan Sanat Merkezi’nin açılışının yapılacağını kaydetti. HERKESİ BURAYA DAVET EDİYORUZ Tarihi binanın restorasyon süreci hakkında konuşan Gülcan Kale, açıklamasına şöyle başladı: “Uzun ve sabır gerektiren bir süreç yaşadık. Binayı aldıktan sonra restorasyon yaklaşık 3 sene sürdü. 3 ayrı proje hazırladık, projelendirme aşamasından sonra Tabiat ve Kültür Varlıkları Kurulunun onay süreci oldu. Onaydan sonra da inşaat süreci başladı. İnşaatı da projede uygun bir şekilde gerçekleştirdik. Tescilli bir binamız var. Keşan’ın ilk ve tek tescilli tarihi eser binasını Keşanlıların hizmetine açtık. Bütün Keşan’a kapılarımız açık. Sanatsal etkinliklerimiz olacak. Bu etkinlikler sadece çocuklara yönelik olmayacak kadın-erken yetişkinler de burada sanatla iç içe olsun istiyoruz. Önceden deneyime yeteneğe gerek yok herkese yönelik olacak. Amacımız burada keyifli bir zaman geçirmek olacaktır. Herkesi buraya davet ediyoruz.” 100 YILLIK BİR BİNA Binanın 1920’lerde yapıldığını söyleyen Gülcan Kale, açıklamasına şöyle devam etti: “Bina yapım tarihi olarak kesin bilgi yok ancak tahminen 1920’lerde yapıldığını öngörüyoruz. 1920’lerde Ermeni bir aile tarafından yapılıyor. 1950’lerde Abdül Kerim Üner tarafından satın alınıyor. İlave olarak bir bina daha inşa ediliyor. Üner ailesi bu evde uzun yıllar ikamet etmişler. Biz binayı onlardan satın aldık. İlave binayı tarihi binaya zara verme ihtimaline karşın yıkım kararı verdi. Bir bahçe alanı daha doğmuş oldu bize. Tarihi binamıza yakın bir tarihi bina daha var onun üzerinde 1927 yazıyor. Büyük ihtimal de bu binayı yapan ustanın da bizim binamızı yaptığı tahmin ediliyor. Yapının özellikleri açısından benzerlik gösteriyor. 100 yıllık bir binamız var. Üner ailesinden binayı satın alırken evde bulunan bizim için çok kıymetli kitaplar vardı. Ahmet Üner de bize kitapları hediye etti. Biz de onları çok iyi koruduk, depoladık, inşaat süreci bittikten sonra da korunaklı bir şekilde de sergiliyoruz. İlgili olan herkesle de kitapları paylaşmaya hazırız.” EVİN YANINDAKİ KUYU RUTUBETİ ÇEKİYOR Gülcan Kale’nin eşi Evrim Kale de tarihi bina ile ilgili olarak şu bilgileri verdi: Evi teslim aldığımızda doğramalar ahşap değildi pimapene çevrilmişti. Her yer kapalıydı. Kitaplar alt katta duruyordu. Ve hiçbir yerinde rutubet ve küf yoktu. Evin genelinde de rutubet yoktu. Hemen yanında bulunan kuyu 17 metre derinliğinde anladığımız kadarıyla, ustaların da söylediği tüm satıh sularını çekiyor. Evin altında rutubet bırakmıyor. Büyük ihtimal bu sisteme göre planlanmış diye tahmin ediyoruz.” dedi. KAPIMIZ HERKESE AÇIK Gülcan Kale, Keşan Sanat hakkında da şunları söyledi: “Sanata duyduğumuz sevginin temel değerimiz olduğu merkezimizde yaratıcı ve keyifli atölyeler yapıyoruz. Eğitmenler eşliğinde kendi eserlerini yaratmak isteyen sanatseverlerin önceden hiçbir tecrübesi olmasına gerek yok. Atölye için gerekli tüm malzemeleri ve hoş sohbetlerimize eşlik edecek kahvemizi sizler için biz hazırlıyoruz. Sizlerden istediğimiz tek şey bol kahkaha ile gelmeniz. Bahçemizdeki kafede sabah kahvaltısı, zengin kahve menüsü ve leziz pastalarımız ile sizlerle buluşmayı bekliyoruz. Özel günler, kutlamalar ve toplantılar için size özel mekanlar sunuyoruz. Kapımız herkese açık.” Açıklamasının sonunda Keşan Sanat instagram hesabının önümüzdeki hafta aktif olacağını bilgisini veren Gülcan Kale, “Bütün etkinliklerimizi buradan duyuracağız ve önümüzdeki hafta da açılışımızı yapacağız.” dedi.