SONGÜL KONAR İddiaya göre; Kadıköy'de ikamet eden 85 yaşındaki bir kadın, rahatsızlığı nedeniyle Keşan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Koronavirüs belirtileri taşıdığı gerekçesiyle koronavirüs testi yapılan kadının testleri pozitif çıkınca, kızı ve oğluna da test yapıldı. Bu test sonuçlarının da pozitif çıktığı ile ilgili iddialar, bir anda Keşan'ın gündemine oturdu. Keşan'ın gündemine oturan bu konuyla ilgili olarak İYİ Parti Keşan İlçe yönetimi tarafından basın toplantısı düzenlendi. Saat 16.00 sıralarında başlayan toplantıya; İYİ Parti Keşan İlçe Başkanı Zafer Sarıkeçe ile Başkan Yardımcısı Doğuş Şimşek ve Basın Yayından Sorumlu Başkan Yardımcısı Levent Kara katıldı. Basın toplantısında, Kadıköy'deki iddialara değinen Sarıkeçe, bahçecilik ile geçimini sağlayan Kadıköylü üreticilerin ürünlerinin, Kaymakamlık veya Keşan Belediyesi tarafından satın alınması gerektiğini, gerekli hijyen önlemlerinin ardından, ihtiyaç sahiplerine dağıtılması gerektiğini, böylelikle hem Keşan merkezin hem de Kadıköylü üreticinin mağduriyetinin giderilebileceğini söyledi. “KÖYÜNDEN ÇIKMA DEMEK ÇÖZÜM DEĞİL BU ÜRÜNLERİ SATMAK ZORUNDALAR” Tüm Kadıköy halkına geçmiş olsun dileklerini ileten Zafer Sarıkeçe, “Bu yeni bir vaka değil. Birkaç gündür bilinen bir vaka. Basın açıklamasını da bu saate alma sebebim de bu konu ile ilgili gerekli kurumların bir karar almasını ve açıklamasını beklemekti. Ama bir karar açıklanmadı. Başkanımıza da teşekkür ediyorum. Kendisi çevremizdeki yetkili birim açığını kapatıyor, iyi ki de kapatıyor başka türlü Keşan’da olan bitenden haberimiz olmayacak. Kadıköy, Keşan’ın gıda ihtiyacının çoğunu karşılayan bir köyümüz. Yarın Keşan pazarına o köyden bir sürü köylümüz gelip ürününü satacak. O köyde yaşayan insanlar, ürünlerini satmak zorunda. Bu köyü bir an önce karantinaya alıp, kestiği, topladığı ve yarın satışa çıkaracağı ürününü de satın almamız lazım. Zarar etmesini önlememiz lazım. Köyünden çıkma demek çözüm değil. Bu ürünleri satmak zorundalar. Bu köyde, bu virüs ne zaman ortaya çıktı? Bu durumun ciddiyeti ile ilgili yetkili kişilerin en ufak bir tedbir açıklamasını duymadık. Bir an önce bu iş ile ilgili bir tedbir alınması gerekiyor. Orada yaşayan insanlarımızın kaçı pozitif, tespit edilmesi lazım. Bir de bu insanların ürünlerinin ellerinde kalmaması için gerekli şeyler yapılmalıdır. Bu kişilerin ellerinde kalan malları, yetkili kurumlar tarafından satın alınmalıdır. Biz bugün Kadıköy’de, ürününü kesip biçip kasalara yerleştiren üreticinin ürününün elinde kalmaması için çabalayıp, onlara köyünüzde kalın diyebilmeliyiz. Ne onları, ne de Keşan merkezi mağdur etmemenin bir yolunu ivedilikle bulmalıyız. Belediyemiz güçlüdür, kaymakamlığız da. Bu köylünün ürününü alıp temizleyip fakire fukaraya dağıtmalıdır” dedi. “BU OLAY BİR OYUNCAK DEĞİL” Keşan Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu'nun, vatandaşları alışverişe davet etmesiyle ilgili açıklamasına da değinen Sarıkeçe, “Bu kararı kamuoyuna bırakıyorum. Bir tarafta böyle bir sıkıntı yaşanıyor, diğer taraftan da böyle bir karar alınıyor. Ben de bir esnafım. Halkın böyle bir durumda alışveriş yapmaya davet edilmesi ne kadar doğru olabilir? Esnaf olarak, esnafın para kazanmasını en çok ben isterim. Ancak bu olay bir oyuncak değil. Bu virüsten kurtulunca, gece yarılarına kadar alışveriş yapalım, acısını çıkaralım. Esnafımız da acısını çıkartsın. İhtiyacımız var. Ancak ortada bu bela varken, önce bu belayı def etmemiz gerekmiyor mu? Gün itibari ile İstanbul yönünden Keşan bölgesine ve yazlıklara ciddi bir araç girişi var. Biz böyle giderse, bu yazı da sonbaharı da kaybederiz. Bizim hastanelerimizin de kapasitesi belli. Dikkatli olmalıyız. Bu iş oyuncak değil, ne olur hafife almayalım. Sonra da kurtulunca, sabahlara kadar mekanlarımızı açalım, alışverişimize çıkalım. Bana göre bu karar, intihardır” diye konuştu. “KEŞAN BELEDİYESİ, KAYMAKAMLIĞI YÖNETSİN O ZAMAN, KAYMAKAMLIK DA BELEDİYEYİ YÖNETSİN” Zafer Sarıkeçe, Keşan’da pandemi sürecinin nasıl yönetildiği ile ilgili soruyu da şöyle cevapladı; “Keşan’da bankaların önündeki kuyruklar, ne kadar başarılı olduğumuzun kanıtıdır. Biz şu maskeleri hala dağıtamadık. Ne kadar başarılı olduğumuz buradan da belli, kararı siz verin. İyi yapılan şeyler de var. Teşekkür ederiz. İnsanlar bir TC almak için oradan oraya koşturuluyorsa, bir terslik de var demektir. Mesela muhtarlar bu işin neresinde? Kaymakam beyi görmek istiyoruz. Bir vatandaş olarak, kaymakam beyimizi görmek istiyorum. Caddeler bu kadar dolu, bankalar bu kadar dolu. Demek ki Keşan’da sorun yok. Yarın öbür gün bir patlama yaşandığında, nasıl bir savunma yapılacağını çok merak ediyorum. Kadıköy’deki olay bir günlük olay değil. O köyde kim bilir kimlere bu virüs bulaştı. Demek ki en az iki haftadır bu köyde bir sıkıntı var ve biz bilmiyoruz. Kaymakam beyimiz açıklama yapsın diye saat 16.00’ya kadar basın açıklaması yapmak için bekledik. Kaymakam Bey bu konuyu önemsemiyor mu? Neden belediye başkanımızın ağzından duyuyoruz? Keşan Belediyesi, Kaymakamlığı yönetsin o zaman, kaymakamlık da belediyeyi yönetsin. Böyle mi yapalım? Bu konuların artık konuşulması lazım. Vergi sırası var vergi. Esnafa diyorum ki ‘bir şey sattın mı?’ Satmadığını söylüyor.” ŞİMŞEK: “OLABİLECEK BİR KARANTİNAYA KARŞI BU İNSANLARIN MAĞDUR EDİLMEMESİ LAZIM” Daha sonra konuşan Doğuş Şimşek, Kadıköy halkına geçmiş olsun dileklerini ileterek, “Kadıköy muhtarımıza haber geldiğini ve köy halkına cumartesi günü pazara iştirak edilmemesi için anons yapıldığı bilgisini aldık. Bu insanlar bahçelerine gitti ürünlerini çıkardı ve hazırladı. Bu bölgede yapılan insanlarımız pazarlarımıza ürün getiriyor. Bu köyde olabilecek bir karantinaya karşı bu insanların mağdur edilmemesi lazım. Üretim önemlidir. Bahçecilikte, ürünü çıkardıktan sonra, satışının yapılması lazım. Yetkililerin mağduriyeti gidermesini temenni ediyorum” diye konuştu.