AYŞİN SEÇİL GEZER Geçtiğimiz hafta içerisinde dağıtılan derginin içeriğinde yer alan kendisine yönelik eleştirilerle ilgili 13 Şubat’ta yaptığı açıklamada Mehmet Özcan, dergi sahibi Yasa ve Gazeteci Yazar Neşe Tosun’a yönelik dava açacağını bildirmişti. Özcan, açıklamasında “Hamza Yasa denen şahsiyete geçen yıl ilan verdik Kırkpınar Dergisi’ne 14 bin TL fatura kesmiş bize çok fazla dedik, indirmediler. 1 buçuk ay önce aradı beni böyle bir dergi çıkaracağız diye ben bütçe ayıramayacağımı söyledim, girmedim. Sonuçta iki çıplak gibi bir hamamda buluştular. Kalkıp burada benim şahsıma laflar ediyorlar.” demişti. Konuyla ilgili olarak basın toplantısı düzenleyen Yasa, derginin 12. sayısının Ocak ayında yayımlandığını belirterek,“Derginin ‘Yerel siyasetçinin günlük yaşantımızdaki yeri ve performansı’konseptiyle sorgulama yapıyoruz. Keşan’dan başladık. Bu dergiyle iglili yayımlandıktan sonra dağıtımını yaptık. Keşan Belediye Başkanı dergideki yazılarla ilgili yakışıksız sözler söyleyip, ben ve Neşe Hanım hakkında dava açacağını iddia etmiş. Bunlar önemli değil. Bu tür şeylerle karşı karşıyayız. Herkes kanunlar önünde haklarını arayabilir. Mehmet Özcan Bey’in beyanatlarında yanlışlar, yanlış beyanlar var.” dedi. DERGİYİ BİR KİŞİNİ FİNANS ETTİĞİNİ İSPAT EDERSE, DERGİYİ YAYINLAMAKTAN VAZGEÇERİM Mehmet Özcan’ın “Cumartesi günü bir dergi dağıtılmış Keşan’da, Edirne Siyaseti diye, kimlerin finanse ettiği belli.” şeklindeki sözlerini hatırlatan Hamza Yasa, “Bu bir iftira. Bu dergiyi bir kişini finans ettiğini ispat ederse bu dergiyi yayınlamaktan vazgeçerim. 1 kişi de ‘Ben bu dergiye para veriyorum’ derse de gazeteciliği bırakırım. Tamamen kendi imkanlarımlayapıyorum. Bu belgelerle ortada. Erdoğan Bey ya da Hüseyin Bey bana kaç para vermiştir? Abone çalışması da 12. sayıda başladı.”şeklinde konuştu. BELEDİYE BAŞKANINA YAKIŞAN BİR ÜSLUP DEĞİL Özcan’ın “Hamza Yasa denen şahsiyete geçen yıl ilan verdik. Kırkpınar Dergisi’ne 14 bin TL fatura kesmiş bize çok fazla dedik, indirmediler. 1 buçuk ay önce aradı beni böyle bir dergi çıkaracağız diye ben bütçe ayıramayacağımı söyledim, girmedim.” şeklindeki sözlerine cevap veren Yasa, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu komple yalan. Bir kere başta hakaret var; ‘Hamsa Yasa denen şahsiyet’. Belediye başkanına yakışan bir üslup değil. Benim dergimin hiçbir yerinde de böyle bir üslup yok. Ben dergimi geçen sene şubat ayında çıkarttım. Şubat sayında tüm belediye başkanlarını dolaştım. Keşan’a geldik. Yanımda YavuzGöktaş arkadaşım vardı. Belediye Başkanı Mehmet Özcan’a anlattık. Yanında bir arkadaşı vardı. Dergi çıkardığımızı, 6 gazeteciye ek gelir sağlamak amacıyla böyle bir çalışma içerisinde olduğumuzu anlattık. 1. sayıdan elde edilen gelirin masraflar çıktıktan sonra tamamını Edirne’de yerel gazetelerde çalışan gazeteci arkadaşlarıma vereceğim dedim. Kendisinin ne yapabileceğini sordu. Dergi satın alabileceklerini söyledim ve 3 bin tane dergi alacaklarını söyledim. Bunun bedelinin 30 bin TL olduğunu söyledim. Bedelin çok olduğunu kaydetti. Bunun üzerine bin 500 dergi alacağını söyledi. Ben de bin 500 adet fazla dergi bastıracağımı söyleyerek ayrıldım. Bu olay geçen yıl Şubat ayında geçti. Kırkpınar dergisinde kimseden reklam almadım. Özel sayı çıkarttım. Söz konusu parayı da şu ana kadar tamamen ödemedi. Taksit taksit aldık. İcra işlemi başlatmayı düşündüm. Bana o gün toplantıda olan arkadaş ‘İşçilerin maaşlarını ödeyemiyoruz. Böyle bir durumla karşı karşıya kalmayalım.’ dedi. Bende işçiler maaşlarını alana kadar derginin parasını almayacağımı söyledim. Bekliyorum, maaşlar ödendiğinde avukatım icra için görüşecek.” EDEP YAHU DİYORUM Mehmet Özcan’ın “Ben bu projelerin hepsini meyhanede yaptım. Sarhoşken yaptım. Atatürk’e de aynı şeyleri söylüyorlardı.” sözlerine dikkat çeken Hamza Yasa, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu en çok üzüldüğüm ve kızdığım mesele. Kendine atılı bir suçun açığa çıkması için verdiği örnek asla yakışık değil, hele hele Atatürkçü bir partinin belediye başkanıyım deyip de böyle bir laf söylemek kadar ayıp bir şey olamaz. Bu hadsizliğin tam dik halasıdır. Ne demek böyle bir şey? Bunu hadsizlik olarak kabul ediyorum. Açacaksa bundan bana mahkeme açsın. ‘Birileri karalama kampanyasına girmişler’ demiş. 34 yıllık gazetecilik yaşantım boyunca birçok kişi tarafından mahkemeye verildim. bana açılan mahkemelerin hiç birisi karalama kampanyasından ya da yaptığım haberinin yalanından dolayı açılmadı. ‘3 gazeteci güzel şeyler söyledi, 1 tanesi haddini aşmış’ diye söylemiş. Dergide 6 gazeteci arkadaşımız var. 2 tane de ilçe başkanımız var. Feyzullah Bey ve Cavit Deniz’i gazeteci olarak saymamış. Cavit Deniz, Neşe Hanım’dan daha ağır şeyler söylemiş. Her şey bir yana Atatürk benzetmesinde haddini aşmıştır. Sadece Atatürk ile ilgili söylediği şeyler ile ilgili edep yahu diyorum.”